Muhabbet Kuşu
BiLgi

Muhabbet kuşu

 Muhabbet Kuşu(Ön bilgi)

Muhabbet kuşu, papağan türleri içerisinde yer alan, evcil bir kuş türüdür. Avustralya kıtasına özgü Melopsittacus cinsinin içinde yer alan tek türdür. Küçük, uzun kuyruklu bu kuşlar yabani ortamda genel olarak yeşil veya sarı tüy rengine ve kanatlarında siyah taralı çizgilere sahiptir. Bu alımlı dış görünüşlerinden ötürü, muhabbet kuşları, dünya genelinde yoğun olarak evcil olarak beslenmektedir. Evlerde beslenen muhabbet kuşları mavi, beyaz, tamamen sarı veya tamamen beyaz renge sahip olabildikleri gibi, çok farklı kombinasyonlarda olabilirler. Öyle ki bazı muhabbet kuşlarının ibikleri bile bulunabilmektedir. Doğal ortamlarında ağırlıklı olarak tohumla beslenen bu tür, Avustralya'nın kurak bölgelerindeki zorlu koşullarda beş milyon yıldan beri varlıklarını sürdürmektedir.

Muhabbet kuşları, kırmızı papağanlar ve incir papağanlarıyla yakın akrabadırlar.

Anatomi ve fizyoloji

Doğal ortamlarında muhabbet kuşları, 18 cm uzunluğunda, 30-40 gram ağırlığındadır. Karın ve but bölgeleri açık yeşilken, arka ve kanat yüzeyleri siyah-sarı çizgi ve desenlerle örülüdür. Alın ve surat bölgesi yetişkinlerde sarıdır. Ancak genç bireyler, 3-4 aylıkken yetişkin tüylerine ulaşmaya başlamalarına değin, gagalarının üstündeki zara kadar uzanan siyah çizgiler barındırır. Gırtlaklarının iki yakasında mor bir bölge ve siyah benekler bulunduran bu kuşlar, koyu mavi kuyruğa ve kuyruk tüylerinin dışında açık sarı bölgelere sahiptir. Kanatlarında yeşilli-siyahlı uçuş tüyü barındırırlar. Gagaları zeytin yeşili ve iki parmaklı bacakları mavimsi gri renge sahiptir.[8]Avustralya'da doğal ortamlarında yaşayan muhabbet kuşları, evcil olanlarına göre daha küçüktür. Bunun yanında evcilleşmiş olan kuşlarda mavi, gri, alaca, menekşe gibi renkler hakim olabilir. Ancak evcil hayvan dükkânlarında en çok mavi, yeşil ve sarı olanlarına rastlanır. Birçok diğer papağanda olduğu gibi, bu kuş türünün de kanatları morötesi ışık altında floresan özellik gösterir. Bu durumun cinsel seçilim ve kur yapma ile bağlantılı olduğu düşünülmektedir.[9]Burun bölgesinin rengi, cinsiyetler arasında farklılıklar gösterir. Erkek bireylerin burunları mor ve koyu pembeyken, dişilerin burunları beyaza yakın renklere sahiptir. Bazı dişilerin burunları yavrulama dönemlerinde kahverengiye döner. Ancak albinoluk veya bazı diğer genetik bozuklukluğa sahip olan erkeklerin burunları daima açık pembe kalır.[8][10]

Doğal ortamda bir muhabbet kuşu topluluğu. (Queensland, Avustralya)

Altı aylıktan daha büyük muhabbet kuşlarının cinsiyetleri, gerek burun renkleri, gerek davranışları, gerekse kafatası şekilleri nedeniyle rahatça anlaşılabilir.

Erkekler genelde mutlu, dışa dönük, kura yatkın, barışçıl ve ötücüdürler. Dişiler genelde baskın ve sosyal açıdan hoşgörüsüzdür.[11]diğer papağanda olduğu gibi, bu kuş türünün de kanatları morötesi ışık altında floresan özellik gösterir. Bu durumuncinsel seçilim ve kur yapma ile bağlantılı olduğu düşünülmektedir.[9]

Burun bölgesinin rengi, cinsiyetler arasında farklılıklar gösterir. Erkek bireylerin burunları mor ve koyu pembeyken, dişilerin burunları beyaza yakın renklere sahiptir. Bazı dişilerin burunları yavrulama dönemlerinde kahverengiye döner. Ancak albinolukveya bazı diğer genetik bozuklukluğa sahip olan erkeklerin burunları daima açık pembe kalır.[8][10]

http://bits.wikimedia.org/static-1.21wmf8/skins/common/images/magnify-clip.pngDoğal ortamda bir muhabbet kuşu topluluğu. (Queensland, Avustralya)

Altı aylıktan daha büyük muhabbet kuşlarının cinsiyetleri, gerek burun renkleri, gerek davranışları, gerekse kafatası şekilleri nedeniyle rahatça anlaşılabilir.

Erkekler genelde mutlu, dışa dönük, kura yatkın, barışçıl ve ötücüdürler. Dişiler genelde baskın ve sosyal açıdan hoşgörüsüzdür[11]

 

Açık yeşil Muhabbet kuşu:





Açık yeşil muhabbet kuşları isminden de anlaşılacağı gibi genelde açık yeşil renkli olur. Hiç mutasyona uğramamış doğal kuşlardır. Vücut uzunlukları ortalama 18 cm’dir. Ortalama ömürleri 5 ile 8 yıl arasında değişmektedir. Bakım, beslenme, stres gibi cevre şartlarına göre kuşun yaşama süresi de değişmektedir. İyi bakıldığında 12-15 yaşına kadar yaşayabilirler.

Açık yeşil Muhabbet kuşu fiyatı 20 – 50 TL arasında değişmektedir.

Açık yeşil muhabbet kuşları en doğal muhabbet kuşlarıolduğundan en kolay konuşan muhabbet kuşlarından bir tanesidir. Özellikle kısa kelimeleri ve içerisinde tekrar hecesi olan kelimeleri(cicim,babacım) kolaylıkla telaffuz edebilirler. Açık yeşil muhabbet kuşları bağışıklık sistemi en dayanaklı kuşlar olduğu ve kolay evcilleştirilebilir olduklarından tercih 
itibariyle birinci sırada yer alırlar.


 
Jumbo, Show, Şov (İngiliz-Hollanda) Muhabbet kuşu:


Jumbo muhabbet kuşları genellikle İngiliz ya da Hollandaadı altında adlandırılır. Normal muhabbet kuşlarına çok benzerler fakat onlardan daha iridirler. Vücut uzunlukları ortalama 24 cm’dir. Normal muhabbet kuşlarına göre kafası daha iri, göğüs yani döş kısmı daha büyüktür. Tüyleri daha canlı, ibik diye tabir edilen kısımdaki tüyleri daha fazladır. Bir iki yaşındaki Jumbo, Show, Şov (İngiliz-Hollanda) muhabbet kuşlarının,özellikle tüm tüyleri çıktıktan sonra gözlerinin içeri gömüldüğü, gaganın üstünün tüylerle kaplandığı görülür.

Jumbo (İngiliz-HollandaMuhabbet kuşu fiyatı 75 – 150 TL arasında değişmektedir.

Jumbo muhabbet kuşlarının gagasının üzerindeki sert kısım(cere) soluk renkli, toz pembeye yakın renkte ise dişi, mavi ya da daha koyu(kahverengiye yakın) renkte ise erkektir. Tüyleri çok fazla olduğu için deri hastalıkları normal muhabbet kuşlarına oranla daha fazla görülür. Özellikle göz çevreleri ve gaga, tüylerle kaplı olduğundan bu bölgelerde bulunan alerji, parazit, mantarları görülmeyebilir. Bu hastalıkların hepsinin ilk belirtisi kaşıntıdır. Eğer Jumbo tipi muhabbet kuşunuzda iştahsızlık, kaşıntı ya da kabarıklık tarzında bir oluşum görürsenüz mutlaka 
veterinerinize danışın.


Albino(beyaz) Muhabbet ku
şu:


 

Albino muhabbet kuşları adlarından da anlaşılacağı gibi beyaz tüylü ve kırmızı gözlü muhabbet kuşlarıdır. Veteriner hekimler arasında tavşan kuş olarak da adlandırılırlar.

Albino(beyaz) Muhabbet kuşu fiyatı 75 – 150 TL arasında değişmektedir.

Ülkemizde albinoların %90’ı dişidirErkek albino muhabbet kuşları çok zor bulunur. Muhabbet kuşlarında cinsiyet tayini yapılırken cere kısmı “koyu renk ise erkek, açık renk ise dişi” olduğu düşünülür. Fakat Albino türü muhabbet kuşlarında bu tam tersidir. Gagasının üzerindeki burun kısmı pembe ve soluk renkte olan kuşlar erkektir. Albino muhabbet kuşlarına parlak ışık altında dikkatlice bakıldıgında kanat tüyleri mavi, açık mavi ve açık yeşil renkli görülebilir. Bu onların cezbedici özelliklerinden bir tanesidir fakat deri hastalıklarına karşı dayanıksızdırlar.


Lutino Muhabbet ku
şu:



Lutino muhabbet 
kuşlarının gövde, maske ve kanat rengi saf sarı renklidir.
Lutino muhabbet kuşlarında siyahi tonlar yerini gümüşi renkte beyaz yanak beneklere, pembe ayaklara ve turuncu bir gagaya bırakmıştır.
Kuyruk tüyleri ise sarı ve beyaz renkli, gözleri ise kırmızı renklidir.

Lutino Muhabbet kuşu fiyatı 75 – 150 TL arasında değişmektedir.

Erkek lutino muhabbet kuşunu dişisinden ayırırken cere rengine bakılır. Pembe ya da mor ise erkek, kahverengi ise dişidir.


Gri kanatlı gök mavisi Muhabbet ku
şu:




Gri kanatlı gök mavisi muhabbet kuşları adlarından da anlaşılacağı gibi kanatları gri, döş(göğüs) bölgesi gök mavisi olan kuşlardır. Kafa üstünde yatay siyah çizgiler olabilir.

Gri kanatlı gök mavisi muhabbet kuşları, albino ırka en yakın olan muhabbet kuşudur. Uzunlukları ortalama 18-19 cm’dir. Gagalarının üzerinde bulunan kısım(cere) açık veya soluk renkli ise dişi, mavi veya biraz daha koyu renkli ise erkektir. Uzun süre güneşe maruz kaldıklarında deri ve alerji problemleri görülebilir. Kolay evcilleştirilirlerGri kanatlı gök mavisi muhabbet kuşu sahipleri kuşlarıyla ne kadar çok ilgilenirse konuşma oranları o derece artacaktır.


Gri Muhabbet ku
şu: 



Göğüs bölgesi genelde koyu gri renktedir. Kuyruğa doğru inildikçe açık griye döner. Hafif siyah çizgileri vardır. Boy uzunluğu ortalama 18 cm’dir. Ömürleri ortalama 7 yıldır.Gri muhabbet kuşları normal muhabbet kuşlarına göre daha yabani ve agresif olurlar. Bu yüzden eğitimleri biraz daha zordur.

Gri Muhabbet kuşu fiyatı 75 – 150 TL arasında değişmektedir.


Pakistan (Patagonya) Muhabbet ku
şu:

Pakistan muhabbet kuşları normal bir muhabbet kuşundan çok daha küçüktür. Bir şerçe büyüklüğündedirler. Ülkemizde fazla yetiştirilmemektedir. Pet shop’larda bulunan pakistan muhabbet kuşları yurt dışından kaçak olarak getirilmektedir.

u makale www.muhabbetkusum.com adresinden (ç)alınmıştır.

Çekoslavak(Çekoslovak) Muhabbet kuşu:



Çekoslavak muhabbet 
kuşlarının kanat ve kuyruk tüyleri çok uzundur. Vücutları ince yapılıdır. Uzunlukları normal birmuhabbet kuşundan çok daha fazladır. Uzun olmalarının yanında iridirler.

Çekoslavak(Çekoslovak) Muhabbet kuşu fiyatı 75 – 150 TL arasında değişmektedir.


Muhabbet Kuşlarında Cinsiyet Tayini : 


...::: Yavru Muhabbet Kuşlarında Cinsiyet Tayini :::...

..:: Cere Renkleri ::..

Yavru dişilerde cere renkleri buz mavisi,krem rengi,beyaz ve uçuk mor olabilir.
Ama en önemlisi ise yavru dişilerin burun delikleri çevresi beyazdır.Bu 
şekilde yavru dişileri seçebiliriz.

..:: Cere Renkleri ::..


Yavru erkeklerde cere renkleri mor ve pembe tonlarındadır.Erkeklerde dikkat edilmesi
gereken cerenin her bölgesinin aynı renk olmasıdır.Cere tek renktir.

...::: Yetişkin Muhabbet Kuşlarında Cinsiyet Tayini :::...

.:: Cere Renkleri ::..

Yetişkin dişi muhabbet kuşlarında kızgınlık döneminde kahverengi tonlarında olan cere kızgınlık dışı
zamanlarda yavru dişilerin rengine döner.Kızgınlıkta olmayan dişilerde cere buz mavisi,beyaz,açık kahve rengini alır
Bazı dişilerin cereleri hiçbir zaman kahverengi olmayabilir.Bu bir sorun değildir.Ceresi kahverengi olmayan kuşta üreyebilir.

..:: Cere Renkleri ::..

Yetişkin erkek muhabbet kuşlarında cere renkleri pembe koyu mavi yada laciverttir.Mutasyon kuşlarda
cere yavruyken de yetişkinken de pembe kalır.


Muhabbet Kuşlarında Yaş Tayini : 

Muhabbet kuşlarında yaş tayinin 3 temel yolu vardır.Bu 3 temel göstergeden yola çıkarak 
1 yaşını geçmeyen muhabbet kuşlarının yaş tayinini yapabiliriz.Bu 3 temel gösterge; 

A) Alın Tüyleri
B) Cere Rengi
C) İris Halkası Rengi

A) Alın Tüyleri

Muhabbet kuşları ilk doğdukları süreçten ergenliğe adım attıkları sürece kadar alınları siyah çizgilidir.(Lutino-albino-tek renk hariç) 
Ergenliğe girmeye başladıktan sonra muhabbet kuşunda alın tüyleri çıkmaya başlar.Bu dönem 5-6 aylar arasına rastlar
Bu tüyler kuşların bağlı olduğu seriye göre sarı yada beyaz renginde çıkar.
Mavi seride kafa tüyleri beyaz,yeşil seride de sarı olarak çıkar.Ama sadece Altın Yüz faktöre sahip kuşlarda
mavi seriye dahil olmalarına karşın sarı alın tüyleri çıkar.

Alın tüyleri olmayan kuş 5 aylıktan küçüktür,alın tüyleri görünmeye başladıysa minimum 5 aylık yada üzeridir.

B) Cere Rengi

Muhabbet kuşlarında cere renginden de yaş tahmini yapılabilir.Yalnıca erkek kuşlarda kesindir. (lutino-albino-tek renk-çekinik parça hariç)
Dişi kuşlarda kızgınlıktan çıkmış yetişkin kuşla yavru dişi kuşun ceresi arasında neredeyse hiç fark olmadığı için yanlış tespit olabilir.
Ama erkeklerde bu daha nettir.Erkek muhabbetlerde 5-6 aylık arasında iken mor yada pembe tonlarda olan cere
bu 5-6 ayları geçip yetişkinliğe adım attığında lacivert rengini alır.

C)İris Halkası Rengi

Muhabbet kuşlarının göz iris renkleri da bize yaşları konusunda yardımcı olur.
Ancak lutino,albino,tek renk,çekinik parça gibi faktörlerde gözde iris olmaz.
Bu bilgiler normal faktör muhabbetler için geçerlidir.

0-4 Aylık Arası = Siyah Göz

Muhabbet kuşlarının göz iris renkleri ortalama 4. aya kadar görünmez.Baktığımızda simsiyah bir göz görürüz.

4-6 Aylık Arası = Koyu Gri İris

4-6 aylık arası muhabbet kuşlarında koyu gri iris bulunur.

6-8 Aylık Arası = Açık Gri İris

6-8 aylık arası muhabbet kuşlarında açık gri iris bulunur.

8 Aylık Ve Üzeri = Beyaz İris

8 Aylık ve 8 aydan büyük muhabbet kuşlarında insan gözü gibi beyaz iris bulunur.

1 yaşını geçmiş kuşlarda da yaş tahmini zorda olsa mümkündür.
1 yaşından büyük kuşlarda ayaktaki pullanma yıpranmış kirli görüntü,tünekte dik değil yatay duruş,
gaga ve cerede yıpranmış görüntü,az hareket etme,az ötme vb göstergeler vardır.
Ancak en iyi tahmini iyi bir tecrübeyle yapabilirsiniz.

 


Muhabbet Kuşunu Evcilleştirme

muhabbet kuşuna nasıl konuşma öğretilir muhabbet kuşu evcilleştirme kuşu nasıl evcilleştirilir kuşuna konuşma öğretilir kuşları evcilleştirilir

Evcilleştirme :

öncelikle yeni evine gelen muhabbet kuşunuzun birkaç gün yeni ortamına ve kafesine alışmasını 
beklemelisiniz. Muhabbet kuşlarını evcilleştirmek kolaydır ve kısa sürede karşılığını alırsınız. ilk olarak evcilleştirme bir kişi tarafından yapılmalıdır. Bukişi kuşla yalnız olmalı ve ani hareketlerden kaçınmalı, stres 
yapmasını önlemelidir. Eğitime kafes içinde başlanmalı, kafes içine sokulanel mümkün olduğunca yavaş hareket ettirilerek ona dokunmaya çalışılmalıdır. ürkütmeden güvenini kazanmaya çalışmalısınız. Bu arada sakin, yumuşak ses tonuyla onunla konuşun. Bir süre sonra kendisine dokunmanıza izin verecektir. Bu şekilde onun güvenini kazanıp daha sonra işaret parmağınızla göğsüne dokunarak parmağınıza çıkmasını tembihleyin. Kesinlikle elinizle kavrayıp tutmaya çalışmayın. Bu onların en nefret ettiği şeydir ve size güvenini kaybeder.
ilk aşamada kafesine ve size alışan kuşunuzu artık kafes dışına çıkarabilirsiniz. Bunu yapmadan önce bir takım önlemleri almalısınız ;

* Kapıların, pencerelerin kapalı olmasına ve camların önünde tül yada perde olmasına dikkat 
etmelisiniz. Aksi taktirde açık kapı yada pencerelerden dışarı kaçabilir veya camları fark etmeyerek 
çarpıp ölebilir. 
* Odada kedi, köpek olmamalı. 
* Aspiratör varsa çalışır durumda olmamalı. 
* Ateş yada kızgın bir şeyler olmamalı. 
* Yeterli derecede ışık olmalı.

Uygun ortam sağlandıktan sonra, elinizi yavaş hareketlerle kafese sokup işaret parmağınızın üzerine çıkmasını sağlayın. Bir süre tam bir güven sağlayana kadar onunla konuşup iletişim kurun. Daha sonra elinizi yavaşça kafesin dışarısına onunla birlikte çıkarın. ilk başta gönülsüz olacaktır. Dışarı çıkmak istemediğinden parmağınızdan atlayıp kafesin tellerine tutunacaktır. Birkaç defa denedikten sonra kafesin dışına çıkmaya ikna edebilirsiniz. Dışarı çıktığında uçarak etrafı tanımasına müsaade edin. Uçarken üzerinize konmaya çalışacaktır. Onu korkutacak ani hareketlerden kaçınmalısınız.Kafesin üzerine konan kuşunuz, kafesinin içerisine kendi girebilir. Girmediği taktirde işaret parmağınızın üzerine alıp içeriye sokmaya çalışın. Asla onu yakalamak için kovalamayın. içeri girmiyorsa yapılacak en son şey; havanın kararmasını bekleyerek veya suni bir karartma uygulayarak görüş olmadığı için uçamayacak olan kuşunuzu yumuşak bir şekilde kavrayarak kafesine koyabilirsiniz.
Konuşmayı öğretmek
Birçok papağan türü insan mimik ve konuşmalarını başarıyla taklit edebilir. Muhabbet kuşları da 
iyi bir konuşucudur.
Genç olanlar
ı yaşlı olanlara oranla konuşmayı daha çabuk öğrenir. Erkeklerin konuşma haznesi 
di
şilere göre daha fazladır. Muhabbet kuşları kelime haznelerinde 20 den fazla kelimeyi rahatlıkla 
tutabilirler. Bu alandaki rekor 1000 kelimenin üzerindedir.

Günün belli saatlerinde onunla ilgilenirken devaml
ı olarak onunla konuşun. Sizin çıkardığınız sesleri dikkatle dinleyecek ve aynısınıçıkarmaya çalışacaktır. ilk olarak ona adını öğretmekle başlayabilirsiniz.

Seslerinizi teybe kaydedip ona dinleterek de ö
ğretebilirsiniz. Kafesine ayna koyarak öğrendiklerini onunla konuşmasına, pratik yapmasına fırsat yaratın.Muhabbet kuşunuzun kısa sürede ve ilginiz doğrultusunda çok sayıda kelimeyi net olarak çıkarabildiğini göreceksiniz. Kelime haznesini de onunla muhabbetiniz doğrultusunda geliştirecektir.

18 Gün içinde yumurtadan çıkan yavru muhabbet kuşlarının cinsiyetlerini ayırt etmek oldukça zordur. Bu dönemde yem yiyemeyen yavruları yaklaşık 1 ay süreyle anneleri bakar. bu süre içinde yine anneleri yavrulara yemek yemenin yanı sıra uçmak gibi yavrular için pek çok önemli alışkanlığı da öğretir. Yavrular büyüdükçe burunlarınıüstünde bulunan ve önceleri beyaz olan burun eti bazı yavrularda mavi renk almaya başlar ki bu yavrularda cinsiyetlerinin ayırımında oldukçönemlidir. Renk değişikliği olan yavrular erkek yavrulardır.

ŞU HASTALIKLARI VE TEDAVİLERİHAKKINDA TÜM BİLGİ


KUŞLARIN ÇIĞLIK ATMASI, TÜY YOLMASI DAVRANIŞLARININ ANLAMI?

Kafes kuşlarının temel ihtiyaçları ile ilgili eksiklikler ve hatalı uygulamalar kolaylıkla davranış problemlerine yol açabilir.

 

Isırma ve saldırganlık, rahatsız edici sesler çıkarma ve çığlık atma, kendi tüylerini yolması ve değişik korkular geliştirmesi bu davranış problemlerinin en belirgin olanlarıdır. Genellikle ‘kuşun tabiatı böyle’ diyerek yaklaştığımız bu sorunlar aslında;

kafesin büyüklüğü ve konumu, iletişimdeki hatalar ve uyku düzeninin bozulması gibi sebeplerle karşımıza çıkar. Kafes kuşunuzun temel ihtiyaçları olan yiyecek, barınma, uyku düzeni ve sosyal iletişimi ile ilgili ihtiyaçlarını uygun, sağlıklı ve yeterli düzeyde karşıladığınızda davranış problemlerini kolayca çözebilir veya engelleyebilirsiniz. İşte dikkat etmeniz gereken konular...

Uygun kafes: En önemli nokta, kuşun kafesinin yeterli büyüklükte olması ve kuşun hareket alanını kısıtlamamasıdır. Uygun boydaki bir kafes, en-boy-yükseklik ölçülerinin en az kuşun kanat açıklığı mesafesinin 1.5-2 katı kadar olanlarıdır.

 

Kafesin konumu: Kafesin evdeki yeri de önemlidir. Bazı kuşlar günün çoğunu evin en çok kullanılan odasında evdekiler ile sosyal iletişim halinde geçirmeyi isterken, bazı kuşlar da tam tersine evin sessiz bir yerinde olmak isteyebilirler. Kafesinin sessiz bir odada olması uygun olan kuşların da sosyal iletişime ihtiyacı olduğu hatırdan çıkarılmamalı.

 

Emniyet hissi: Kafesin bir tarafının duvara yakın durması, kuşun kendini emniyette hissetmesine yardımcı olur ve stresi azaltır. Kafesin sürekli olarak cam önüne konulması kuşun emniyet duygusunu sarsabileceği ve strese yol açabileceği için genellikle önerilmemektedir. Kafesi, dışarıyı seyretmesi için belli sürelerde cam önünde bulundursanız da, daha sonra kuşun kendini emniyette hissedeceği bir yere alınması gerekir. Kafesin bulunduğu yükseklik omuz hizanızdan yüksekte olmamalı. Yüksek bir kafes, kuşun sizinle olan iletişimini bozar. Aynı şekilde çok alçağa yerleştirilmiş kafes de kuşun iletişim ve emniyet açısından rahatsız olmasına neden olur.

 

Eğlence: Kuşun sıkılmasına yol açacak unsurlar davranış problemleri geliştirmesine yol açabilir. Bu, günde 8-10 saat evde yalnız kalan kuşlarda sık görülür. Yalnızken, tabiatta olduğu gibi aktif bir şekilde günü geçirmesine yardımcı olacak materyallerin kafeste bulunmasına dikkat etmelisiniz. Eski oyuncaklarından sıkılabileceğini göz önüne alıp, yeni oyuncaklar temin etmelisiniz. Oyuncakları belli aralıklarla değiştirmek ilgisini çeker. Oyuncakların içine yiyecek gizlemek, yiyecekleri büyük parçalar halinde verip onun küçük parçalara ayrılması için vakit harcamasını sağlamak, siz yokken sıkılmasını önlemek açısından faydalı olabilir.

 

Uyku düzeni: Kafes kuşlarının çoğu tropikal hayvanlardır. Bu nedenle doğal yaşamda günün 10-12 saatini uyuyarak geçirirler. Kuşunuzun uyku ihtiyacını alması için kafesini geceleri sessiz bir odaya alıp karanlık bir ortamda dinlenmesini sağlamalısınız. Sabah olduğunda tekrar ailenin bulunduğu yere almak günü keyifle geçirmesini sağlayacaktır.

 

MUHABBET KUŞLARINA YAKALIK NASIL YAPILIR?
Bazen muhabbet kuşlarımızın birine "yakalık" takmak için zorunlu olduğumuz durumlar vardır. Yavrularımız, yağ kistlerine yakalanabilirler ve genellikle dokunulmaması gerekmektedir. Bununla birlikte; tümörler, büyürler ve hareket ettikçe çarpma ve sürtünmeye daha açık olan alanlarda ortaya çıkarlar, aynı zamanda kuşlar, kaşıntılı olduğu bilinen tümörleri daha çok gagalayacaklardır. Tüy yolma gibi durumları da unutmamak gerek.


Bazen kuşumuz Berdie' ye, polisporin (krem merhem değil) veya hekimin tümör için verdiği dinlendirici kremi sürdüğümüzde yakalık takıyoruz. 5-7 gün boyunca takılı bırakırız ve sonra onu yıkanması ve tüylerini düzeltmesi için çıkarırız. Kendisine zarar vereceğini düşünmediğimizde de çıkarıyoruz. Veteriner hekimin bizim beğenimize sunduklarının dışında tasarladığımız yakalık örneğini sizlerle paylaşmak istedik. Veteriner hekimin gösterdikleri sert plastikti, kocaman bir metal çıtçıtı vardı ve Berdie ondan nefret etti. Bu örnek hariç, yakalıkların hiçbirini sevmedi, egzersizlerini yapması için serbest bıraktığımızda, uçabilmesi için , genişleterek yukarı doğru takıyoruz.


Neye ihtiyacımız var:

16 ölçek şeffaf vinil asetat (Kırtasiye vs.den)

7-10 mm. çift taraflı verev kesilmiş pamuk şerit

Kilitleme için yuvarlak cırtbant

Aşağıda, muhabbet kuşu için şeffaf bir yakalık örneği görülmektedir. Tam boyutdadır. 16 ölçek şeffaf vinilden yapılmıştır. Bu örneğin çıktısını (print) vinilin üzerine alarak çizip kesebilirsiniz. "+" işaretleri cırtbantların nereye dikileceğini gösterir. Önce çıtçıtlar denenmiş ancak yakalığı ağır ve kullanışsız yapmıştır. Cırtbantlar, sadece üstüste iken yapışan çemberlerdir, bu çemberler öyle dikilmelidir ki tam kapanma sağlanmalıdır. Yakalığın boynun kısmının çevresine , kesilme ve incinmeyi önlemek için 7-10 mm. çift taraflı verev kesilmiş pembe pamuk şerit dikilmiştir. Farklı renk kullanılabilir. Pembe kullanılmasının nedeni muhabbet kuşumuzun dişi olmasıdır.

Kuş, kafesinde olduğu sürece yakalık bir pelerin gibi takılır ancak etrafta uçması için kafes dışına çıkarıldığında, rahat uçabilmesinin sağlanması amacıyla, yakalığın bir koni gibi yukarı doğru döndürülmesi gerekecektir.

 

YANIKLAR

Ocak, tava, tencere, içecek gibi çok sıcak nesnelere dokunma nedeniyle oluşan yanıklara, acilen soğuk su (BUZ DEĞİL) ile müdahale edilmelidir ve acil durumlarda danıştığınız hekimin de görüşü sağlanmalıdır.

Hekim gözetimi sağlanıncaya kadar aşağıda önerilen destekleyici bakım uygulanmalıdır:

Etkilenen tüm bölge ılık bir tuzlu çözelti ile temizlenmelidir. 


Enfeksiyon, ana problem olduğu için, yaralar, düzenli olarak (ağrı/acı dindirici özelliği de bulunur) Neosporin'le veya noncaustic iodine ile tedavi edilmelidir.. Neosporin'in kullanımı, büyük özenle ve yalnızca gerekli durumlarda yapılmalıdır (hekim değerlendirmelidir). Neosporin, bakteriyel hastalıklar içindir ve kuşun bakteriyel hastalığı yoksa yararlı olmayacaktır.

Neosporin'le bağdaştırılan riskler vardır:
1) Kuşlar, bu merhemin sürüldüğü bölgeleri gagalayıp yutabilir.
2) Merhem, tüylerde hızlıca yayılabilir ve kaplanan tüyler yalıtkan özelliğini yitirerek kuşun üşemesine yol açabilir.

İçmesi için katkısız Pedialit (Marketlerde bebek reyonunda bulunabilir) verebilirsiniz. Onun elektrolitlerini arttıracaktır.

Aloe Vera suyu veya jeli, düzenli olarak kullanıldığında yatıştırıcı ve tedavi edici özelliği vardır. * Not: Aloe Vera pek çok kuş için yararlıdır ancak nadiren bazı kuşlar reaksiyon gösterebilir. Bir parmağınızla kuşun ayağına sürüp 24 saat boyunca bırakın ve tepki verip vermediğini gözlemleyin.

Ilık ve sakin bir ortamda tutulabilmesi için kuşu bir "Hasta kafesi"ne yerleştirin. Sıvı içecekler sağlayın. Hasta kuşun iyi yediğinden emin olun, aksi halde, elle/tüple beslemek zorunlu olabilir.

Yaralar iyileşinceye kadar gagalanmasını engellemek için diğer kuşlardan uzak tutun.

 

 

GÖZ PROBLEMLERİ

 

Göz nezlesi (Konjunktivit)

Etkilenmiş kuşlarda tipik olarak, gözlerinin etrafında çeşitli derecelerde kabuğumsu kıvamlı oluşumlar görülür. İlerlemiş hallerde, bu büyümeler tamamen gözü örtebilir. Gözler çoğunlukla kırmızımsı, suludur. Konjunktivitli kuşlar ayrıca, ölümle sonuçlanabilen solunum problemlerine de yakalanabilir.

Konjunktivitin nedeni birkaç faktör olabilir; yaralar, bakteriler, mantarlar, ipliksi kurtlar ve tekhücreli canlılar. Her konjunktivit olayında, nedeni tam olarak belirleyebilmek için teşhise yönelik test zorunludur.

Gözkapağı İltihabı

Aşağıdaki öneriler, bu konudaki genel görüşleri içermektedir ve her olaya uygulanmayabilir. Herhangi bir tedavi yöntemi, deneyimli bir hekimce kararlaştırılmalıdır....


Bu hastalık, göz kapaklarının ağrılı şişliğidir. Göz kapağı kenarlarının ağrılı şişliği şeklinde gözlemlenir. Genellikle, gözlerde kızarıklık, kaşınma ve her iki gözde göz kapaklarının tahrişine sebep olur. Görünüşü, çoğunlukla konjunktivitle karıştırılır ve "Tekrarlayan konjunktivit" olarak değerlendirilebilir.


İki tipi vardır:
1. Ön iltihaplanma, göz kapaklarının önünü etkiler. Nedenler; seboreik dermatit (kırmızı pullu kaşıntılı bir döküntü,kepeğe benzer) ve nadiren de Stafilokok bakterileridir.
2. Arka iltihaplanma, göz kapaklarının gözlere temas eden yüzeyini etkiler. Buna, bu bölgedeki yağ salgı bezlerince neden olunmuş olabilir.

Aşağıdakiler kuşlara uygulanabilir.


Not: Herhangi bir tedavi yöntemi (aşağıdakiler dahil) deneyimli bir hekimce önerilmelidir.

Her iki göze, günde bir ya da iki kez 5 dakika süre ile sıcak kompresler uygulanır. Ilık papatya çay poşetleri çok etkilidir ve anti enflamatuardır (kaşıntı, yandı giderici)!. Papatya çay poşeti açılarak üzerinde sıcak su dökülür, su fazlası sıkılır ve kullanılabilir ısıya ulaştığında kuşun gözüne nazik ve dikkatli biçimde konulur!

Veteriner hekim, gözün temizlenmesi için (eritromisin gibi) göz merhemi önerebilir.

İltihaplanmaya bağlı olarak, çabuk rahatlatma için uygun antibiyotik ve steroit damlası karışımları veya merhemler önerilebilir. Ancak, bu uygulama, göz tansiyonunu artırabilir ve posterior subkapsüler katarakt (PSK) biçimi için önemli riskler taşıyabilir.

Uzmanlar; anti-enflamatuar, mantar ilacı veya hafif etkili steroid tedavisi önerebilir .

Katarakt (Göz Perdesi)

Kuşlarda katarakt, kapsamlı araştırılmamıştır ama genel anlamda insan, köpek, at gibi canlılarda olduğu gibi çeşitli nedenlerden oluştuğu düşünülmektedir.

Bu nedenlerden bazıları:

Kalıtım: Bazı kataraktlar (onunla doğulmuştur) doğuştandır; diğer kalıtımsal olanlar, yaşamın ileri evresinde görülebilir.

Şeker hastalığının yan etkisi

Gözdeki enfeksiyonun yan etkisi

Stres

Radyasyon dahil mikrodalga ve ultraviole

Yıldırım düşmesi (kazazedeler katarakt oluşum riski altındadır)

Çeşitli toksinler

 

YÜKSEK SICAKLIKLAR

 

Kuş dostlarımız, havalandırmalar nedeniyle iç ortamlardaki sıcaklıklara alışmışlardır. Yüksek sıcaklıklar bu yüzden ölümcül olabilir. Kuşu dışarı çıkardığınızda, direkt güneş ışığından kesinlikle korumalısınız. Kuşunuzla, aracınızla yolculuk ediyorsanız, asla yalnız bırakmayın. Aşırı sıcaklıklar aynı zamanda diğer tamamlayıcı kaynaklardan da oluşabilir (aşırı konuma getirilmiş bir ısı kaynağı, ısıtma yastığı veya bir lamba gibi). Bazı koşullar, aşırı şişmanlık gibi, kuşların aşırı nefes almasına neden olur ve kendilerini serinletmesini önleyebilir. Veteriner hekim, kuşu değerlendirerek, yaşı, boyutu ve türü için uygun ağırlığı belirleyerek ağırlığını koruması için gerekenleri önerecektir. 

Bulgular: Bu belirtilerde ve diğer sıcak hava koşullarında, kuşunuzun aşırı ısınma durumunu gözlemlemelisiniz.

Bu işaretler:

Açık ağızla aşırı soluma,

Kanatlarını vücudundan uzak tutma (kendini serinletmek için),

Stres altındaymış gibi davranışlar.

Tedavi / önleme:

 

Derisine kadar ıslanıncaya kadar soğuk su püskürtmek,

Ayak ve bacaklarını serin suya sokmak,

Esmeyen daha serin ortama koymak,

Soğuk almasını önlemek için gevşekçe beze sarmak,

Şok durumu için kuşu izlemek,

Daha fazla tedavi önerisi alabilmek için veteriner hekimi aramak.

 

TÜY VE DERİ BOZUKLUKLARI, KELLİK

 

Tüy ve deri bozukluklarına yol açan özgün koşullar/nedenleri:
Kellik
Gaga ve tüy hastalıkları (PBFD)
Gaga - Pulsu / Kuru
Bumblefoot (Ayak tabanında yaralar)
Kahverengi Büyüme (Cerenin boynuzlaşması ve kabuklaşması)
Tüy Yolma
Tüy Kistleri/Yumruları

Tüy Bitleri
Tüy ve Deri Maytları
French Molt
Tüy dökümü (Uzun süreli)
Polifolikül (Bir kökten çok sayıda tüy çıkması)
Yetersiz Tüy Sağlığı / Uzun dönem Tüy Dökümü
Preen Bezi Tümörleri (preen bezi büyümesi)
Saçkıran (Tüylerin bölgesel dökülmesi)
Tüy Yolma
Ülserli Deri İltihabı (Kırmızı, sızıntılı, ülserli deri)
Ksantoma (Köpük hücresi, deride portakal kıvamlı yer yer çukurlu oluşumlar)

Kellik

Kafadaki tüylerin dökülmesidir. Genellikle kanaryalar ve cockatiellerde görülür. Bir hormonal dengesizliğin veya kalıtımın sorumlu olduğu düşünülmektedir. Kellik aynı zamanda eş ya da başka kuşun gagası ile düzeltmesi sonucu da olabilir. İşlevsiz, aşırı küçük ve/veya hastalıklı foliküller kelliğin ortak nedenleridir. Bir kuşta bölgesel tüy kaybı, A vitamini (beslenmesine eklenerek tedavi edilebilir) eksikliğinden de olabilir. Saçkıran da neden olabilir.
Bazı kuşlarda görülen anormal tüy dökümü, başlarındaki tüm tüylerin dökülmesine de yol açabilir. Kuşlar, ilk yavruluk tüy dökümlerinde de maruz kalabilir. Kelliğe tüy bitleri veya tüy matyları da sebep olabilir.

Preen bezi tümörleri

Bu bez büyümüş ve şekli bozulmuştur. Sonuç olarak salgı bezinin üzerinde küçük tüyler büyür , kuyruk tüyleri dökülür ve tekrar büyümez.

Kahverengi Büyüme

Genellikle muhabbet kuşlarında görülür, sümüksü yüzey akıntısına benzer ve kronik hastalıkların birçok tipinde meydana gelebilir. Bazı bölgelerde oluşan enfeksiyonların neden olmadığı söylenebilir ancak ideal tedavi yöntemi, temeli oluşturan nedenin bulunarak belirlenmesi ve müdahale edilmesidir.
Cere (burun deliklerini çevreleyen oluşum) aşırı büyür, boynuzlaşır ve tabakalanır. O, çıkık bir "Boynuz " görünüşünü andırır. Bu durum dişi kuşlarda çok görülür ve dişinin üreme dönemine girdiği sanılır. Erkeklerde ise östrojeni önleyen üreme organı tümörleri akla gelmelidir.
Tedavi: Klasik veteriner hekimler; (özellikle kabarmış ve gagayı engellemişse) az miktarda yağlı losyon, morina karaciğeri yağı, Dettol veya tahriş etmeyen bir merhem uygulanarak nemlendirmeyi ve kümelenmiş oluşumu hafifçe kaldırmayı önerirler.

Polifoliküller

Bir folikülden birden çok tüy sapı büyümesidir. Hiçbir probleme neden olmayabilir veya tüyler ve deride kronik yangıyla birleşebilir. Kaşıntılı polifolikül iltihabı, lovebird ve muhabbet kuşlarında görülür. Kuyruk ve sırt/boyun bölgesi en çok etkilenen alanlardır. Bu duruma bir virüsün yol açtığı düşünülebilir.

Yetersiz tüy sağlığı / Uzun süren tüy dökümü

Yetersiz tüy sağlığı/uzun süren tüy dökümü ve pulsu gagalar; kuşun beslenmesindeki metiyonin amino asidi sınırını akla getirebilir. Gaganın biraz etkilenmesi halinde, methionin bazen tüy gelişimini tersine çevirebileceğinden şaşırmamalıyız,. Birçok diğer eksiklik, neyle beslediğinize veya neyi daha çok yediğine bağlı olarak ortaya çıkabilir.
Günlük Essentials3 ve CalciBoost desteği bu kusurları engelleyecek, tüy ve gagaları onaracaktır. Bu tedavi, yeni bir gaganın büyümesi için 9-12 aylık bir süreyi kapsayacak ve dökülen bölüm kısa sürede eski halini almayacaktır.

Saçkıran

Tek (yalnız) bir kuşun bedeninin bir yanında, kalın, gri, kabuksu deri ile bölgesel tüy açıklığı görülmüştür. Bunun, Trichopyhton mantarının enfeksiyona yol açmasıyla oluştuğu anlaşılmıştır. Hastalık, tedavi edilebilir olmasına rağmen sahibi tedaviyi kabul etmemiştir.

Ülserli deri iltihabı

Kırmızı, akıntılı, ülserli görünümdedir. Etkilenmiş alan çoğunlukla şişmiştir ve kuş çoğu kez, hastalık göstergesi sayılan yüksek beyaz kan hücresi sayısına sahiptir. Bu hastalık, önceden geçirilen travma, yaralar, şeker hastalığı ve belirli bağırsak parazitleri ile ilişkilendirilebilir. Kuş, derisini yolar ve ülsere dönüştürür. Bu yaralar, çoğu kez kaşıntılıdır ve o bölgeyi daha çok kaşımasına neden olur. Bakteriyel ve/veya mantarsı hastalıklar ikincil lezyonlara yol açar. Tedavi; temeli oluşturan nedenlerin ortadan kaldırılması, yaranın temizlenmesi, uygun olduğu kararlaştırılmış bir antibiyotiğin sistemli kullanımı ve yaranın iyileşmesini sağlamak için kuşun boynuna "collar boyunluk" takılması ile sağlanır Muhabbetkuşları, cockatieller, gri yanaklar, amazonlar ve Avustralya papağanları en çok etkilenenlerdir.

Ksantoma

Ksantoma; sarıdan portakal rengine kadar koyulukta, lipit ve kolesterol birikmesinden oluşan derideki çukurumsu bölgelerdir. Göğüs kısmı, uyluklar ve kanat uçları en sık etkilenen yerlerdir. Bu hastalık çoğunlukla yayılmacı aynı derecede de tahrip edicidir. Muhabbet kuşları, cockatieller ve Avustralya papağanlarında en yaygın görülür. Nedeni henüz bilinmemektedir ama aşırı yağlı beslenmelerin katkısı olabilir.

 

DALGINLIK VE OLDUĞU YERDE DÖNME

 

Bu hastalık daha çok finçlerde görülmekle birlikte diğer kuşları da etkilemektedir, bu hastalıkla doğan kuşlara da rastlanır.

Belirtiler:

"Dalgınlar" sürekli olarak başlarını arkaya atarlar, kafalarını bacaklarının arasına sokarak uyurlar; daire çizerek yürürler; tavana bakarlar, başlarını dairesel çevirirler.
Dalgınlık, geçmiş hastalık problemleri veya herhangi bir uyarı olmaksızın aniden başgösterebilir.
Bazı kuşlarda, koşullar zaman içinde kendiliğinden ya da gereken koşulların sağlanmasından sonra düzelebilir.
Yumurta içinde uygun olmayan konumda , yetersiz yumurta koşullarında doğmuş kuşsa; ana nedenin kötü beslenme olması durumunda koşullar değiştirilerek hastalık düzeltilebilir. Antibiyotik ve benzeri ürünlerle başarılı bir tedavi yöntemi hastalığın iyileşmesini sağlayabilir.

Eğer bu durum düzeltilemezse aşağıda belirtilen süreç görülebilir;

Uçma yetersizliği.
Denge kaybı, tünekten düşme.
Kafeste zorlukla hareket etme.
Yem ve su bulamama nedeniyle açlık sorunu.
Sonuç olarak da hemen hemen daima ölüm.

Neler sebep olur ?

Henüz kesin bir neden belirlenememekle birlikte aşağıdakilerden şüphelenilmektedir:

Yumurta konumu(?)
Virüs/bakteri veya mantar enfeksiyonları
Kimyasal dengesizlik
Vitamin ve/veya mineral (beslenme) yetersizliği: D Vitamini eksikliği (doğal güneş ışığı eksikliği). Aşırı kalsiyum kuşun sarhoş görünmesine yol açar.
Genetik eğilim.
İç kulak problemleri.

Dalgınlık tedavisi

Aşağıdaki tedavilerin oldukça etkili olduğu bildirilmiştir:

Nistatin
Trimethoprim Sulfa
B 12 Vitamini: sinir sisteminin güçlendirilmesi için
Beslenme rejimi değişikliği: beslenmedeki yetersizlik ve hatalarının düzeltilmesi için

Önleme

Aşağıdaki adımlar yalnız bu hastalığın değil diğerlerinin önlenmesi için de önemlidir.

Yavrulara da geçmesini önlemek amacıyla bu hastalığa kalıtsal eğilimi olan kuşların üremeleri engellenmelidir.
En iyi beslenme düzeni sağlanmalıdır.
Temiz su ve hava sağlanmalıdır.
Kuşunun ortamı temiz tutulmalıdır. 

 

TOPALLAMA, AKSAMA, AYAK BACAK PROBLEMLERİ

Topallama genellikle bir ya da iki bacağın tümüyle veya kısmen kullanılamaması şeklinde görülür.

Nedenleri:

Tırnakların aşırı uzaması: Tırnakların; çok uzuması durumunda, parmağın ilk boğumunun yükselterek yüzeye tutunmayı engellemesi ya da yana doğru kıvrılmaları nedeniyle tutunamayı zorlaştırması nedenleriyle topallama belirebilir. Tırnaklar kısaltılmalı ya da aşındırıcı tüneklerle (genelde ağaç tünek, zımparalılar sağlıklı değildir) problem çözülmeye çalışılmalıdır.

Artrit: Genellikle yaşlı veya uygun olmayan tüneklerde yaşayan kuşlarda görülür.

Stafilokok Enfeksiyonları

Ayak Enfeksiyonu: Ayaktaki bir iltihaplanma topallamaya neden olabilir. Ayak muhtemelen şişmiş ve sıcak olacaktır. Antibiyotikli dıştan sürülen merhem tedavi için uygundur.

Kırık / yaralı ayak ve bacaklar

Bacak ve tırnak çıkıkları

Beslenme yetersizliği (dengesiz beslenme)

Tümörler (Çoğunlukla böbrek tümörleri bacaklardaki sinirlere ve kan damarlarına baskı yapar.)

Kafa veya belkemiği yaralanmaları: Bacaklara sinir mesajlarının gönderilmesini engeller.

 

KARACİĞER HASTALIKLARI, KARACİĞER YAĞLANMASI

Karaciğer hastalığı yavaştır, karaciğer dokusunun yağlanması ile ilerler. Karaciğer hastalığı ilerlediğinde kuş aniden hasta gözükebilir.
Dişiler, erkeklerden daha çok etkilenir; Bu, üreyen dişilerin hormonal faaliyetlerine bağlanabilir. Genç kuşlarda da bu hastalık görülebilir. Bu genellikle, annesi tarafından beslenmesi kesildikten sonra sürekli olarak elde fazla beslenen kuşlarda olur. Elde besleme formüllerinin kalorisi yoğundur ve bebek kuşlar hareketsizdir. Herhangi bir fazla kalori, karaciğerde yağ olarak depolanır. Bu çoğunlukla, doyduktan sonra gene yemek isteyen Avustralya papağanlarında görülür.

Bulgular:

Büyüyen karaciğer, vücut boşluğuna baskı yaptığından zorlukla nefes almaya sebep olabilir.

Kuşun karnı şişkin görülebilir ve bazen karaciğer, omurga altından bile görünür.

Kuş ishal olabilir ve dışkı, safra kesesi salgısı yüzünden normalden daha yeşilimsi bir renkte alabilir.

Kalitesiz tüyler oluşabilir ve cockatiellerde, örneğin, beyaz tüyler daha sarımsı bir renkte alabilir.

Bazı kuşlarda, gaganın etrafında yumuşak alanlar meydana gelir. Kuşlarda fazla büyümüş gagalar ve tırnaklar gelişebilir.

İleri safhadaki karaciğer hastalığı:Toksinler, kan akışını arttırır, merkezi sinir sistemi bulgularına yol açar,pıhtılaşmama ve felç problemleri oluşur.

Kanayan tüy problemleri oluşabilir: Basit bir kan tüyü kırılması, uzun dönemde yaşamı tehdit eden kanamaya dönüşebilir.

Beslenme ve sağlıklı yaşam biçimi ile karaciğer sağlığını desteklemek:

Diyet: Veteriner hekimin, kuşun diyetinde değişiklikler önermesi muhtemeldir. Süregelen protein içerikli beslenme tarzını tercihen organik besinlerle yani yağca fakir olan diyet ile değiştirmek önemlidir.
Yağca fakir ve muhtemelen proteince düşük olan yüksek kaliteli tohumlar, kuşlar için mükemmel bir ana diyetdir.

Not ediniz: Kuşunuzu tohumlarla beslediğinizde, (portakallar dahil) fazla ekşi meyveler veya C vitamini açısından zengin yiyecekler (C vitamininin besin ve ek gıdalardaki demirin emilmesini artırması nedeniyle) vererek "Demir fazlalığı hastalığı"na yol açmamaya dikkat ediniz.

Tohumları sevmeyen kuşlar için, filizlenilen tohumlar mükemmel bir seçenektir. Filizlenme süreci, tohumdaki yağ deposunu büyüme için kullanacaktır. Bu nedenle filizlenilen tohumlar, yağ bakımından daha düşüktür. Hücreler, sebzeden daha çok hoşlandıklarından, bu da kuşu sebze yemesi için cesaretlendirebilir.

Karaciğere daha çok zarar verebilen ve micotoksin içeren yerfıstıkları veya diğer yiyecek maddelerini vermeyiniz.

Karaciğeri destekleyen ek besinler:

Vitamin eksikliği ile karaciğer yağlanmasının gelişimi arasında ilişkiden ve tedavi için besin desteğinin gerekliliğinden. şüphelenilir ve aşağıdaki vitamin desteğinin yapılması önerilir:

Kolin, biyotin ve metiyonin. Biyotin ve kolin (B vitaminleri). Kolini yüksek olan yiyecekler, yumurta, yumurta sarıları, bira mayası, baklagiller ve tüm tane tahıllarıdır. Biotin kaynakları; ceviz, meyveler, bira mayası ve esmer prinçtir.

Metiyonin (hücrelerden yağların taşınmasında gerekli olan bir amino asit) şunlarda bulunabilir: Yumurta, balık, et ve süt. Yine de, kuşlar, şekeri sindiremediği için laktoz içeren besinler verilmemelidir. Laktoz neredeyse tümüyle, birçok peynir ürünü, yoğurt veya beyaz peynirin imalat sürecinde çıkarılır, bu maddeler kuşlar tarafından tüketim için genellikle güvenlidir. Uygulayacağınız diyet mutlaka veteriner hekimle birlikte kararlaştırılmalıdır.

Devedikeni, zarar gören karaciğer için çok iyi destektir.Hekim, kuş için uygun tedavi yöntemi ise önerecektir. Herhangi bir devedikeni desteğinde aşırı etil alkolu içermediğine emin olunuz, potansiyel olarak küçük bir kuşu sarhoş edebilir ve alkol karaciğere daha fazla zarar verebilir.

(DMG) Dimethilglisin (B16) bir antioksidandır ve karaciğer hastalığı olan kuşlar için iyi bir destektir.

Aşağıdaki ek besinler, kuşlardaki zehirlerin etkisi gidermek için yardımcıdır:

Aloe Detox: (Yerel sağlık depolarından veya web'den edinilebilir). İlerlemiş karaciğer hastalığı bulunan ve hekimlerce birkaç haftalık ömür biçilen kuşlara, sahipleri tarafından günlük Aloe Detox verilmesi ile tamamen iyileşmişlerdir. Bir hekim "Verilebildiği kadar Aloe Detox" önermiştir. O olayda (büyük bir papağandı) günde üç kez, üç ölçü suya bir ölçü Aloe Detox şeklinde seyreltme ile (sahibi, süzülmüş/damıtılmış su kullandı) 1/2 oz (sıvı birimi) verilmiş üç hafta sonra, papağanın kan dolaşımı tamamen normale dönmüş ve papağan daha sonra yıllarca yaşamıştı. Eğer evcil içmek istemezse, favori ekmeği ya da tahıl ekmeği ıslatılıp zevkine sunularak yemesi sağlamak için iyi bir yol olabilir. Bir hekim, zehir atımı gerekliliği dışında Aloe Detox'un 3 haftadan daha uzun süre verilmemesini önerebilir. İçme suyuna katıldığında, tadı beğenmeyen bazı kuşlar içmeyi durdurabilir! Kuşunuzun yeterli sıvı aldığına emin olun. Veteriner hekimle kuşunuz için doğru programı görüşmelisiniz.

Karaciğerde oluşan problemleri ortadan kaldıran, karaciğer sağlığını koruyan otlar: Aloe, devedikeni, karnıyarık otu tozu, karahindiba ve diğerleri.

Birçok olayda, karaciğer hastalığıyla beraber ikincil hastalıklar oluşur ve veteriner hangi ilaç tedavisinin, karaciğeri zehirlemeyeceğine karar verecektir. Birçok ilaç karaciğer tarafından değiştirilir veya atılır, bundan dolayı hekim, dozajları ayarlayabilir.
Alıştırma: Hareketsiz bir kuşla uğraşıldığında, alıştırmalara yavaşça başlanmalı ve aşamalı olarak artırılarak ilerlemelidir. Kanat çırpma alıştırmaları, merdiven tırmanma ve yürüyüş güvenlidir. Yine de, kuşun, sürekli olarak,herhangi bir anda güç kaybedip kaybetmediği yakından izlenmelidir.

Birçok hastalık yapıcı organizmalar ve zehirler, hava ve su yoluyla geçer. Bir problem belirlediğinizde (veya gerçekten önlemeyi düşünüyorsanız) lütfen kuşların içme sularının arıtımı ve havalarının filtre edilmesi için tüm olanakları araştırıp sağlayınız.

 

ZEHİRLER

 

Ev kuşlarının en çok zehirlenme nedenleri:

Böcek ilaçları %11

Temizlik ürünleri %27

Bitkiler %12

İlaçlar %25

Ağır metal içerenler dahil diğerleri %25

Kurşun; perde ağırlıklarında, kurşunlu ve vitray camlarda, balık oltası ağırlıklarında, dikkatsizce küllüklere atılan ya da yere düşen silah (saçma) mühimmatında, ziynet eşyasında, etrafı kurşun kaplı (şarap şişesi gibi) kapaklarda bulunabilir, bunlar en çok bilinen genel nedenlerdir.

Bayanlar ! Kuşlarımız omuzlarımıza çıktığında takılarımızı didiklemeyi severler. Buna izin vermeyin! Kuşunuzla birlikte olduğunuzda bu takıları çıkarmanız en iyisidir. Çok küçük parçaları yutacak ve bu da muhtemelen ölümüne yol açacaktır.! Bu nedenle ölen pek çok kuş bulunmaktadır. Güvenliklerini düşünün !

Evimizdeki çok bilinen tehlikeler ve etkileri:

Nikotin (Tütün ürünleri):

Yenmesinden kısa süre sonra, genellikle 15-45 dakika içinde etkisini gösterir.

Uyarılma, hızlı solunum, tükürük salgılama ve kusma

Şiddetli hallerde, kas zayıflaması, kas seyirmeleri, depresyon, hızlı kalp atımı, solunum güçlüğü, içe kapanma, koma or kalp durması

Solunum felçleri nedeniyle ölüm

Katyonik Temizleyiciler (Sıvı karışım yumuşatıcılar, dezenfektanlar, temizlik ürünleri):

Göz etkilenmeleri: Hafif tahrişten ağır kornea yaralarına kadar

Ağız yolu etkilenmeleri: doku ölümü, kangren, ağız, dil,yutak, yemek borusu iltihaplanması

Deri etkilenmesi

Kızartı, ödem, şiddetli acı ve ülserleşme.

Politetrafloretilen (PTFE) - Kaplı mutfak gereçleri (Aşırı ısıya maruz kalan (yaklaşık 280 °C) teflon mutfak gereçleri):

Hırıltı, solunum güçlüğü, bunalım, huzursuz davranışlar ve ölüm

Avocado (Yapraklar, meyve, zehirli olduğu bilinen bazı tür türlerin kabuk ve tohumlarında)

Solunum sıkıntıları, genel kan/sıvı birikimi, kalpte sıvı toplanması,ödem ve ölüm.

Zehir alınımının 12 saat sonrasında belirtiler başlar ve 1-2 gün sonra da ölüm gerçekleşir.

Kalsiyum okzalat kristalleri içerenbitkiler (Ahraz otu Difenbahya, devetabanı,potos, sarmaşık,beyaz yelken çiçeği, şeflera)

Yutma zorluğu, kusma, iştahsızlık.

Yutulmuşsa, kristaller oral tahrişe, aşırı yanmaya ve ağız boşluğu tahrişine neden olabilir. 

Zehirli maddelere örnekler

Bazı yapışmaz yüzeyler (demir kaplı yüzeyler ve ütü masası kaplamaları, tencere, tava ve benzerleri, süzgeçler)

Teflon, yapışmaz yüzeyler

Halı ve döşeme spreyleri

Yakıt (benzin vs.) buharları

Duman (kaynağı ne olursa olsun)

Egzost dumanı ( karbon monoksit

Kendini temizleyen ocaklar

Böcek sprey ve dumanları

Kimyasal spreyler (böcek öldürücü, deodorant, mobilya boya ve cilaları)

Yapıştırıcılar, boyalar, ojeler

Amonyak veya çamaşır suyu

Naftalin

Yanan gıdalar, kızartma yağları

Dezenfektanlar (sulfur florid, alüminyum phosfid)

Spreyler

Nefes sorunlarında, kuşu derhal zehirlenme kaynağından uzaklaştırın ve temiz hava desteği sağlayın!

Veteriner hekiminiz aşağıdaki tedavileri uygulayabilir;

Nemli oksijen tedavisi.

Akciğer ödemine karşı diüretik desteği.

Nefes açıcılar yararlı olabilir.

Ateş düşürücü ilaçlar ve geniş etkili antibiyotikler.

Isının ayarlanması ve beslenme desteği.

Sıvı desteği tedavisi de gerekli olabilir. 

Göz etkilenmeleri

Gözlerini yumuşak şekilde steril su veya tuzlu su ile 20-30 dakika temizleyiniz.

Küçük kuşlarda temizlemek için göz damlalığı kullanın.

Kimyasal maddelerce tahriş durumlarında veya kırmızılık, ağrı veya göz akıntıları belirirse flüorressein boyası uygulayıp tedavinin gidişini gözlemleyin

Deri etkilenmeleri:

Önce kuşunuzu stabil hale getirin !

Kuş çok hasta ise tüylerindeki zehirli maddeleri temizlemeyin.

Hafif deri etkilenmelerinde, ılık su ve yumuşak sıvı bulaşık sabunu ile yıkayın ve yavaşça ovun , sonra sabunu temizlemek için ılık su ile durulayın. Gerekirse tekrarlayın.

Ağır deri etkilenmelerinde, tüm bir banyo gerekebilir. Elle kurulayın, vücut sıcaklığının düşmemesi için gözlemleyin ve sıcak tutun.

Deterjanın tüyler arasına sızması halinde, defalarca durulama gerekebilir.

Tüylerini temizlemesini, zehiri yemesini önlemek için e-collar (boyunluk) gerekebilir. 

Çevirenin Notu:Zehirleyici ve kuşlarımızın ölüme neden olan besinler / insan yiyecekleri bu kapsamda belirtilmemiştir. Bu konu hakkında da lütfen bilgi edininiz.

 

                                                                 KANAMALAR

Görsel tanı olarak kanın nereden geldiği belirlenerek, o bölge genel olarak, kanın temizlenmesi için hidrojen peroksitle silinmelidir. Olayların çoğunda, bu kanamalar uçmayı sağlayan kanat tüylerinde veya kuyruk tüyünde veya kırık bir ayak tırnağında olmatadır.

Uygun önlem: 
Yaralar için kuş kontrol edilirken, onu hemen serbest bırakmak için de hazır olunmalıdır, kuş, herhangi bir stres işareti gösterebilir (başın düşmesi, gözlerin kapanmaya başlaması vb.). Asla herhangi bir şekilde göğsünü kavramayınız. Onun yerine baş veya boyun çok sınırlı şekilde nazikçe tutulmalıdır. Kuşlar bir diyaframa sahip değildir ve eğer göğüs, serbest biçimde hareket etmezse nefes alamazlar. 

Tüyler: 
Veteriner hekimlere en ortak başvurulan acil durumlardan biri, kırılarak kanayan kan tüyleridir. Vücuttaki tüm tüyler, büyürken dolu olan, büyüyünce de kanın kuruduğu bir kanal içinden akan kanla beslenirler.

Kanatları kesilen kuşlarda, yeni çıkan kan tüyleri, çevresindekilerden daha uzun olacağından kırılmaya karşı çok korunmasızdır ve kuş, kanatlarını çırptığı zaman ve bir şeye vurduğunda kırabilir.Daha az sıklıkla bir kuyruk tüyü veya daha küçük beden tüyü kanayabilir ve aynı tedavi yöntemleri bunlar için de geçerlidir.

Kan, kafesin yakınında duvarlara sıçratılabilir veya gövdesinin yan taraflarına bulaşabilir ama asla tek bir kırık tüyden ölen kuş olayına rastlanılmamıştır.

İzlenecek yol:

Kuş, bir havluya sarılarak, nazikçe kanadı açılır ve büyük uçuş tüylerinin köklerini meydana çıkarmak için kanadın kenarının altındaki küçük tüyler aralanır. Bir kan tüyü, pembe veya çok koyu bir damara sahiptir, olgun tüy damarları ise şeffaftır ve içi boştur.

Kanayan bölgeye, kan durdurucu toz, un veya mısır unu/nişastası uygulanır. Bu kanama bölgesi; deriden dışarı çıkan ve zorlukla görülebilen küçücük bir uç olarak veya yaralanan tüyün damarının sonunda görülebilir.

Eğer kanama durdurulursa, kuş kafesinde sakin ve sessiz dinlendirilmelidir.

Hiçbir fazla kanama yoksa ve kuş normal hareketliliğini sürdürüyorsa bir hekim tedavisine ihtiyaç duyulmayabilir.

Eğer kuş kafes tabanına inerse veya kanama tekrar ederse bir hekim kırık tüyü çekmek zorunda kalabilir. Kanama çok fazla değilse bu gene de acil bir durum değildir, bundan dolayı gecenin yarısında acil müdahale için dışarı çıkmak zorunda değilsiniz.

Not: Quick Stop ürünü veya gümüş nitrat çubukları kan zehirlenmesine yol açabileceğinden önerilmemektedir.

Ayak tırnağı kırılır veya gaga ucu yaralanırsa:
Kanama, 5 dakika boyunca, un veya mısır nişastası dökülerek ve çok hafif bir baskı uygulanarak durdurulabilir. Eğer yapılabiliyorsa, Gelfoam (kanayan yerleri kaplamada kullanılır) uygulanır ve medikal doku yapıştırıcısı ile kaplanır. Kanamanın devam etmediğinden emin olmak için 2 saat kadar gözünüz üzerinde olmalıdır. Bir hekim, yaranın alanını değerlendirmek isteyebilir. Gaganın ucu, travma yüzünden kırıldıysa çatlaklar daha yukarı yükselebilir. Gaganın sağlamlaştırılması için akrilik kullanılabilir. Gaga yaraları acı verebilir ve normal olarak yemeye başlayana kadar yumuşak bir diyet gerekebilir.

Ağız ve dışkılıkta kanama:


Çok ciddi ve acil durum düşünülmelidir. Kuş sakin ve ılık tutularak hemen veteriner hekime götürülmelidir.

Deri yırtmaları veya kesikler:

Derideki bir kesiğe pıhtılaştırıcı toz veya un uygulamayın.Kanayan bölge nazikçe %3 lük hidrojen peroksit karışımı, Nolvasan veya Betadin ile temizlenir ve 3-5 dakika boyunca basınç uygulanır. Eğer yırtılma, 5 mm.den küçükse, yara, iyileşene kadar hidrojen peroksitle günde iki kez temizlenir. Eğer yırtılma 5 mm.den daha büyükse, yaranın, bir hekim tarafından dikilmesi gerekebilir. Asla ilk yardım merhemlerini veya herhangi bir merhemi veteriner hekim kontrolü olmadan kuşun herhangi bir yerine sürmeyin. Merhemlerin çoğu tüylere onarılamaz zarar verecek ve birçoğu da ciddi sağlık problemlerine yol açacaktır.

Eğer hekim yardım etmek için hemen müsait değilse ve dehidrasyondan (aşırı sıvı kaybı) şüphelenilirse, destekleyici özen sağlanmalıdır. Küçük bir şırınga ile gaga açılarak, su, birkaç damla meyve suyu veya elektrolit verilmesi, sıcak tutulması gibi. İyi aydınlatma ve yaranın büyütülerek gözlemlenmesi kolaylık sağlaması açısından yardımcı olacaktır. Pamuk bez, kumaş veya sargı bezi de yanınızda bulunmalıdır.

Sıvı kaybı: Sıvı kaybı olan kuşlar, gözlerinin etrafında kırışık deriye sahiptirler. Sıvı kaybının belirlenmesinin başka bir yolu, bir saniye boyunca derilerini kıstırmaktır. Sıvısız kalmış deri, birkaç saniye boyunca , eski halini alacağına çadır şeklinde kalkık duracaktır.

Veteriner hekime ulaşıncaya kadar, birisi, kanayan alana basıncı sürdürmelidir. Kuşların çoğunluğunda, alana uygulanacak 5 dakikalık basınç pıhtılaşmayı sağlayacaktır.

Bir acil durumda, üreticiler, yaralanmalarda, çabucak kapatan medikal doku yapıştırıcısı kullanmaktadırlar. Bu yapıştırıcı, başlangıçta, savaş alanında acil durum yaralanmalarında kullanım için geliştirildi. Bu konuda tıbbi personel arasında, yapıştırıcının bazı zehirlenme riskleri taşıyabildiği tartışılmaktadır. Bazıları savunurken diğerleri karşı çıkmaktadır....

Not: Uygun olan ilk yardım önlemleriyle kanamanın durdurulması başarısızlığa uğrarsa, karaciğer hastalığını oluşturacak göstergeler belirebilir. Bu durumda acilen veteriner hekime başvurmanız gerekecektir.


MUHABBET KUŞU KARANTİNA PROGRAMI

 

Emniyetli ve etkili bir karantina için aşağıdaki listede ana hatları ile vurgulanan aşamalar, kuşlarınızı, yeni katılanların oluşturabileceği potansiyel hastalıklardan koruma içindir.

1. 
Dış parazitler (Bitler ve keneler)
Karantinaya koymadan önce önerilen davranış, spreylemek veya müdahale etmektir.

2. 
İç parazitler (Kurtlar)
Etkili bir kurt kontrolü programı ile karantinanın ikinci günü müdahale. İki gün sürdürülür.
Bütün kafes kuşlarına, en azından yılda dört kez kurt müdahalesi yapılmalıdır.

3. 
Pamukçuk
Sizin seçeceğiniz uygun bir ürünle pamukçuk müdahalesi. Beş gün.
Önerilen pamukçuk müdahaleleri için veteriner hekime danışabilirsiniz. Uygulanacak karışım solüsyonu her gün tazelenir.

4. 
Koksidiyoz (Bir tür barsak hastalığı)
Koksiyiyoz'a (COCCIDIOSIS) seçeceğinin uygun bir ürünle mühale edilir. Beş gün.
Önerilen Koksidiyoz müdahaleleri için veteriner hekime danışabilirsiniz. Uygulanacak karışım solüsyonu her gün tazelenir.

5. 
Megabakteri
Önerilen ilaç tedavisi on gün boyunca uygulanır. Uygulanacak karışım solüsyonu her gün tazelenir.

6. 
Beslenme
Tüm karantina dönemi boyunca extra vitamin, mineraller, probiotikler ve protein desteği sağlanır.

7. Karantina süresi
Bir karantina dönemi 30 günden daha az olmamalıdır. Her zaman ilk olarak kendi kuşlarınızla ilgilenin, antibiyotikli bir el sabunu ile ellerinizi yıkayın ve karantinaya alınan kuşları tutmadan önce steril eldiven takın. Karantinaya alınan kuşlarla ilgilenirken farklı ayakkabı giymek de önerilebilir.

8. Kafesler
Muhabbet kuşları için minimum kafes boyutu 600mm x 450mm x 350mm'dir.

9. Konum
İç ortam koşullarında, ayrı havalandırma.
Dış ortam koşullarında , diğer kuşlardan en az beş metre uzaklık.

10. Hazırlık
Karantina kafesleri temizlenip ve dezenfekte edilir.
Kafes altına kağıt yerleştirilir ve muntazaman değiştirilir.
Tüm yiyecek ve içecek kapları yıkanır ve dezenfekte edilir.
Dışkı, tüyler veya herhangi bir diğer atık, mevcut salmaya / kafese gelmeyecek şekilde dikkatle taşınır.
Karantinadaki kuşların bakımından sonra eller yıkanır.

11. Karantina esnasında gözlem. Neye bakacaksınız?

Uzun süreli hareketsizlik.

Göz veya burun akıntıları.

Ağırlık kaybı.

Kirli dışkılık veya ishal. Zemini kağıtla örtülen kafesler, dışkı gözlemini kolaylaştırır.

Hırıltı veya nefes darlığı.

Eğer bu işaretlerin herhangi birisi meydana gelirse, hasta kuşu karantinadaki diğerlerinden ayırıp hekimle iletişim kurulmalıdır.
Bir hastalık salgınının başlaması halinde, ilk belirlediğiniz günü ve hastalığın türünü baz alarak hastalık kaydını tutun. Derhal ilgili kişilere başvurun.
Diğer kuş sahiplerinin hastalıklı kuşlarla temas etmesine izin vermeyin ve her zaman katı hijyen uygulayın. Hastalıklı kuşları satmayın.

 

TÜY KİSTLERİ, NEDİR BUNLAR?

Kuşlardaki tüy kistleri, insanlarda içeri doğru/ters büyüyen bir saçın karşılığıdır. Tüy kistleri; tabii ki tüyler saçlardan daha büyük olduğundan, büyük boyutlardadırlar. Kistlere, derinin altında gelişen şekil bozukluğu olan tüyler neden olurlar. Onlar, tek veya çeşitli tüy foliküllerini kapsayan oval veya uzun şişlikler olarak görünür.

Herhangi bir bölgede meydana gelebilmesine rağmen, genellikle, ana kanat tüylerinde karşımıza çıkarlar. Bir tüy kisti, tüy büyüdüğünde , deriyi delerek dışarı çıkamadığı ve folikülün içinde kıvrıldığı durumlarda meydana gelir. Tüy, büyümeye devam ettiğinde, kütle büyür ve keratin esaslı peynirimsi bir madde birikir.

Derinin altında küçük sarı kütleler veya deri üzerinde büyük keratinsi kütleler şeklinde olabilir. Hepsi, tüy materyali içerir ve sıkılıp boşaltılabilir veya kesilip çıkarılabilir. Daha çok, ilk tüy değişimi yerine ileri zamanlardaki tüy dökümlerin görülür. Gelişmeleri, kalıtsal bir eğilim sonucudur.....veya başka deyişle, kalıtsaldır. 

Neredeyse bütün tüy kistleri, bazı kuşların boyunlarında görülmesine rağmen, kanat veya kuyruğun dış kısımlarında oluşur. Kistler, üç tiptir. Olayların % 70 ini içeren ilk tip, kabaca küreseldir, 1.25 cm.nin üzerinde çapa sahiptir.. Bu tip kistler, doku kapsülünün kalınlığına bağlı olarak ya çok sert ya da biraz yumuşaktır. Bu kapsül, sarı peynirimsi madde ile çevrelenmiş ve bir veya daha çok tüy kalıntısı içermektedir. 

İkinci tip, ilkine çok benzer ama etrafındaki deri kızarmış ve kalınlaşmıştır. Bu doku bozukluklarının çoğunda , kistin gelişip büyümesinin önce ya da sonrasında deriye verdiği zararlar, kuş sahipleri tarafından fark edilmeyecektir.

Üçüncü tip sadece kanatlarda görülür ve olayların % 10 unu kapsar. Bunlar, fazla sayıda, uzun ve dar biçimlidir, bir ana tüy folikülüyle uyumlu olarak yan yana büyürler. Onlar, diğer kistlerde olduğu gibi peynirimsi madde içerir ama bir oranda, çok kısa şekilsiz bir tüy, kistin ucundan dışarı çıkar.

Bazı teoriler, bu durum için şunların neden olduğunu düşünür: Uygunsuz veya eksik beslenme, kalıtsal eğilim, enfeksiyon, tüy folikülünün yaralanma veya çarpması.

İlk iki tip arasında çok kuvvetli bir ilişki vardır. Bu tür kalıtsal tüylere sahip kuşlarda, kistleri geliştirmesi için kuvvetli bir eğilim vardır. Aile soyağaçları ile kalıtımsal olarak tüy kisti taşıdığı bilinen kuşların ayrılmaları ve üretim için kullanılmamaları, üreticiler arasında genellikle tartışılan bir konudur.

Bu koşulların tedavisi için cerrahi girişim dışında başarı şansı yoktur ve bu girişimin sonucunda , kuşun tüylerinin asla tekrar büyümemesi olasılığı akılda tutulmalıdır. Tüy kisti sorunu olan veya onlarla yakın akraba ilişkisi olan kuşların üretimde kullanılmamaları önerilmektedir.

Tüy kitleleri, bulundukları yerlere bağlı olarak kuşa gerçekten acı verebilir. Eğer , bir sinirde veya bir iç organda basınca neden olacak yerde oluşmuşlarsa, uzun vadeli zararlara hatta uygun koşullarda ölüme neden olabilirler.İşlem, ilgili tüy foliküllerini cerrahi olarak çıkarmaya dayanır. Eğer folikül sadece yarılırsa ve keratin birikmesine yol açan tüy çıkarılırsa, genellikle, yeniden oluşacaktır. İlk katmanın kesilmesi büyük bir prosedür değildir ama tüy folikülü geniş alanda kesilerek çıkarılmazsa tekrarlaması olağandır. Ancak fazla sayıdaki tüyü etkilenmiş kuşlarda bu yöntem uygulanabilir değildir.

Yayımlanan raporlar; kesilme, kazınma ve çıkarılma şeklinde uygulanacak tüy kisti operasyonlarının, kistlerin sık sık oluşmaları, tekrarlamaları nedeniyle önerilmediğini göstermektedir... 

Bazı deneyimli besleyiciler; küçük kitleler için, bazı amino asitleri başarılı bularak önerirler: Çeşitli yiyeceklerde bulunan methionine, lysine, threonine ve tryptophan. Lecithin gibiler (Doymamış yağ asidi) problemsiz tüy büyümesine yardım ettiklerinden önerilirler. Uygun B vitaminleri, mineral içerikliler (özellikle çinko), folic asit ve biotin gibi elementlerin de sıkıntı yaratmayan tüy dökümü için gerektiği belirtilir.
Muhabbet kuşunun kanadında tüy kisti örneğini gösteren fotoğraf (Bu tüy kisti defalarca tedavi edildi ve gene tekrarladı).
  

 

GAGA KIRILMASI

Bir muhabbet kuşunun günlük diyetinin ana parçası, farklı tahıl ve tohumları içeren kuş yemi karışımıdır. Bu tohumların, yenmeden önce kuşlarca soyulmaları gerekir. Gaga, tohumları soymak için mükemmel bir alettir ve bu yüzden hayatta kalmayı sağlar. Gaganın, eksiksiz olması zorunludur; aksi halde kuş yeteri kadar yiyemez. Gaganın bir kazada veya başka bir kuşla kavgada zarar görmesi durumunda, muhabbet kuşunun başı derde girecektir çünkü bu, onun artık yiyemeyeceğini dolayısıyla yakında açlıktan öleceğini ifade eder. Gaga iyileşip yeniden tohumları soyacak hale gelinceye kadar yardıma ihtiyacı vardır.

Yaralanma sonuçları

Uçan bir kuşsa örneğin ayna veya pencereye çarpabilir, bu da, zedelenme gibi gaga yarasına sebep olabilir. Bu çarpışma yüzünden çoğunlukla gaga kırılır, olayların çoğunda üst çene, doğrudan engele vurması nedeniyle etkilenir. Alt çene, üst çene tarafından korunur ve genelde bir kazada zarar görmez. Ama kuşlar, gaganın sadece bir tarafı ile (alt ya da üst) yiyemez.

Kuş, kafatasına sıkıca birleşen alt çenesiyle tahılı düzeltmek için kullanılır. Üst çene, kuş tarafından hareket ettirilebilir ve alt kenarı ile tahılın kabuğunu ayırır. Üst çene kırıldığında veya ciddi yaralandığında kuş artık, tohumları soymak için gagasını kullanamayacaktır. Muhabbet kuşları , kabuklu tohumları yutamadığından, üst çenelerinin bir parçasını kaybettiklerinde çoğunluk açlıktan ölmeye 
mahkumdurlar. Üstelik, yemleri, üst gaganın çarpma nedeniyle ciddi şekilde zedelenmesi durumunda o yüzeye değeceğinden yutamayacaktır.
Ama üst çenenin bir parçasının kaybı her zaman muhabbet kuşunun açlıktan ölmesini gerektirmez. Bazen üst çenenin kalan parçası, üst ve alt çene arasına yem sıkıştırarak kabukları ayırmasını sağlayacak kadar uzundur ve yara iyileştikten beslenebilir. Fotoğraflarda gösterilen mavi muhabbet kuşu , üst çenesini kırdıktan sonra hala tohumları kırıp yiyebilen şanslı kuşlara bir örnektir.

Üzücü bir şekilde üst çenesi, cereye yakın yerden kırılan bir muhabbet kuşu bir daha yeniden tohumları soyamayacaktır. Böyle yaralar iyileştirilir ama çoğunlukla gaga doğal boyutuna tekrar dönmeyecektir. Çok katı bir karar olarak görülse de, bazen, zavallı hastayı uyutmak (ötanazi) daha iyi olacaktır. Açlıktan ölmesini engellemek için tek çare, yaşamının geri kalan kısmında her gün birkaç kez el ile beslemek olacaktır. Bu, kolay değildir çünkü özel yiyecekler yumuşak olacaktır ve birçok kuş püre yapılan tahıl ve tohumları yutmayı sevmez. Eğer alışkın olmayan bir kuşu beslemek zorundaysanız bu muhabbet kuşu için bir işkence olacaktır. Bu yüzden, veteriner hekimle bu özel olayı görüşmeli ve kuş için neyin en iyi olduğunu bulmalısınız: Onu beslediğiniz her anın işkence olması veya uyutmak.

Ama içiniz rahat olsun, bir kaşıktan özel yumuşak yiyeceğini yemeyi öğrenen muhabbet kuşları var. Kısa sürede sahiplerine güvenmeye başladığından beslemek çok kolay olmaktadır.

Çarpmadan sonraki ilk günler

Çarpışmadan sonra kırık gaganın kenarı ağrı ve acıya çok duyarlıdır ve dokundulduğu zaman yeniden kanamaya başlar. Dürüst olmak gerekirse,gagası incinmiş bir kuşun herhangi bir şeyi yemesi hiç kolay değildir. Bu yüzden kuş için uygun ağrı kesici hekimle görüşülerek belirlenmelidir. Yumurta maması ve ezilmiş taze besin (Elma, muz, sebze...) gibi yumuşak yiyecekler de iyi bir seçenekdir. Ayrıca bebek maması da denenebilir ama laktoz içermemelidir, çünkü muhabbet kuşları onu sindiremez.

Besleme için başka bir yol, yaralı kuşa tohumları soyarak vermektir. Kumaşın iki parçası arasına tohumlar konulur ve kabuğunun ayrılması bir oklava kullanılır. Tohumlar kırılmayacak sadece kabukları ayrılacaktır. Ara sıra kumaşın üst parçası açılarak kabuklar hafifçe üflenir. Bu adımlar, tohumlar kuşa verilmek için hazır oluncaya kadar tekrarlanır. İpucu: Gagası yaralanan bir kuş için özel bir diyet yiyeceği olarak en sağlıklısı soyulmuş veya kırılmış akdarıdır. Ve bu arada, pek çok yaralı kuş, çimlendirilmiş akdarı/tahılları yemeyi tercih eder. Lütfen kuşunuzu bir haftadan daha uzun süre yalnızca akdarı ile beslemeyiniz. Kuşlar, sağlıklı kalmaları için farklı tahıl ve tohumlara ihtiyaç duyar.
Yalnızca tek çeşidi içeren(= akdarı) dengesiz bir diyet kısa sürede eksiklik (vitamin vs. açısından) bulgularına neden olacaktır! Ve tabii siz veteriner hekimle bu özel diyeti kararlaştırmalısınz.

Gaganın kırıldığını fark eder etmez, kuşunuzun daha çok incinmesini önlemek için, çimlenmiş / ıslatılmış tohumlar (tohum karışımı) vermelisiniz. Dikkatli şekilde, kuşun aç kalmadığından emin olmak için izlemelisiniz. Birçok muhabbet kuşu kırık bir gagayla yemeyi öğrenir. Gagaları, çoğunlukla, fazla doğal uzunluğu kadar büyümeyecek olsa bile, kuşlar, bu olumsuzluğa rağmen iyi bir yaşam sürdüreceklerdir. Kuşun ağırlığını en azından haftada bir kez kontrol etmelisiniz. Muhabbet kuşları, 35-45 gram arasından daha hafif olmamalıdır. Eğer kuşunuzun beslenmesiyle ilgili durumundan emin değilseniz, ağırlığının uygun olup olmadığının belirlemesi için hekime danışmalısınız.

 SOĞUK-SICAK AYAK

 Bir muhabbet kuşunun ayağının sıcaklığının yardımıyla, sağlık durumu hakkında çok fazla bilgi edinilebilir. Evcil bir kuşun sıcaklığını ölçmek, birçok muhabbet kuşu sahibinin parmaklarında tünemeyi sevdiğinden veya eline konduğundan çok basittir. Ayaktan ısısı ölçülmeye çalışılırken en iyi sonuçlar, kuşun durgun , rahat olduğu zamanlarda alınabilir. Eğer bir kuş aktifse veya çok fazla etrafta uçmuşsa, kalp atışları hızlanacak ve ayaklar olağan biraz daha sıcak olacaktır. Bundan dolayı her zaman, güvenilir bir sonucu almak için tamamen durgun, sakin kuşun sıcaklığı ölçülmelidir.

Bir muhabbet kuşunun genel vücut sıcaklığı, vücudunun iç kısmında 41°C civarındadır. Genelde ayakların sıcaklığı ise 39°C dir. Başka zaman elinize aldığınızda sağlık durumunu anlayabilmek, ayak ısısındaki değişikliği algılayabilmek için denemeler yapınız. Bu sıcaklığın nasıl hissedildiğini ve kuşunuzun kişisel performansına göre değişen ortalama ısıyı kaynak olarak kullanılmak üzere aklınızda tutunuz. İleride bu ortalamadan herhangi bir sapmayı fark edebileceksiniz.

Geçici ayak ısısı değişikliği
Ayaklar, aşırı derecede sıcaksa ısı 40°C'nin üzerindedir ve kuşun vücut ısısı daha da yüksektir, hemen, kuşunuza iyice bakınız. Tüyleri, bedenine çok yakın mı ve kuşunuz kanatlarını kartal gibi (Sağdaki fotoğraf) açmakta mı? Gagasıyla tamamen açık olarak mı nefes alıyor? Bu davranışlar gözlendiği takdirde kuş kendini çok sıcak hissetmektedir. Yaz aylarında veya fazla uçuşlarda bu durum olağandışı değildir. Veya sıcaklığını belirlemeden hemen önce kuş panik halinde de olabilir . Panik, kalp atışlarını hızlandırır ve vücut ısısını yükseltir. Kısaca, kuş, bir şeyden korktuktan sonra veya yoğun uçuştan sonra, ayak ısıları, ortalama sıcaklığına ulaşıncaya kadar düşük olacaktır. Yaz aylarında , kuşa, serin ve gölge bir ortam sağlamalısınız.Aksi halde, bir sıcak çarpması tehlikesindedir.

Uzun süreli ayak sıcaklığı
Ayakları, uzun bir dönem boyunca sıcak kalıyorsa , en olası neden böbrek hastalığıdır (Nefrit). Kuşun organizması, hasta böbrekler yüzünden vücuttaki zehirleri atamadığından , vücut "Ateş"'ile tepki gösterir ve fazla ısınır. Acilen harekete geçilmeli, mümkün olduğu kadar çabuk veteriner hekime götürülmelidir. Böbrekleri etkileyen herhangi bir hastalık, kısa sürede tüm vücudu sarar, bundan dolayı , tedavi edilmezse yaşamını kaybetmeye kadar varacak büyük tehlike altında olacaktır.

Lütfen not edin: Fazla kilolu muhabbet kuşlarının, bu paragrafta belirtilen kuşlar gibi her zaman zayıf kuşlardan biraz daha sıcak ayakları vardır, çünkü depoladıkları vücut yağları, vücutlarını izole eder. Bu yüzden sıcak ayaklar, tıknaz , kilolu kuşlarda mutlaka bir hastalık işareti değildir!

Geçici ayak soğukluğu
Yalnızca zaman zaman ayaklarda soğukluk belirlendiğinde,heyecanın ya da stresin bir işareti olabilir. Başka bir olasılık, ısısını ölçmeden önce kuşun yeni banyo yapmış olmasıdır. Eğer tüyleri veya hatta ayakları ıslaksa, vücut sıcaklığı, normalden biraz daha düşüktür.. Birkaç dakika içinde sıcaklık, yeniden kuşun sağlıklı olduğu zamandaki düzeye yükselecektir, bundan dolayı korkmaya gerek yoktur. Bir uyarı: Gün içinde birkaç kez ve birkaç dakika ayaklarının soğuk olması , dolaşım sistemi rahatsızlığı için işaret olabilir. Ayaklar ve parmakları bu hastalık sonucu kanla yeterince beslenememektedir. Bir hekime veya bu belirtilerdeki hayvanların tedavisi konusunda uzman kişilere danışılmalıdır.

Uzun süreli ayak soğukluğu

Muhabbet kuşunun ayağı sürekli olarak soğuksa, kuş, tepkisiz görünürsa, tüyler bütünüyle kabartılmışsa ve genelde olduğundan daha çok uyuyorsa, çok muhtemelen, (ağır) hastalığa yakalanmıştır. Daha ileri komplikasyonları önlemek için acilen bir hekime danışılması önerilir. Neredeyse bütün hastalıkların bir ortak yanı vardır: Bir kuş; bakteriler, virüsler veya diğer hastalık yapıcı mikroplarla savaşabilmesi için beslenmeyi de bıraktığından daha çok enerjiye ihtiyaç duyar. Bu yüzden vücut sıcaklığı düşer , vücudu ısıtmak daha çok enerjiye mal olacaktır. İnsanlardan farklı olarak kuşlar, çoğu kez ateşlenmezler ,aksine yetersiz ısıdan etkilenirler. Pek çok durumda, kafesin yakınına kızılötesi bir ısı lambasını yerleştirerek kuşa yardım etmek daha uygundur.

 

ŞOKA BAĞLI TÜY DÖKÜMÜ

Her hangi bir şokun tüy kaybına sebep olması , gerçek bir tüy döküm hastalığı olamaz. Bu, aslında  kuşunuzun doğal bir  korunma refleksi olark bilinir. Evcil olmayan kuşlarda, yaşamlarını tehdit eden tehlikeli durumlarla karşılaşabilirler. Herhangibir düşman tarafından yakalanır yada bir yerde sıkışır ise,  bir saniyede kuyruk ve yönlendirme tüylerini (kuyruğun yanındaki küçük tüyler) feda ederek onları dökebilirler. Bunun yanında diğer küçük tüylerde bu olaydan etkilenerek  dökülebilir. Bu olayı savunma mekanizması olarak kullanarak düşmanlarnı pençelerinden kurtulabilirler.
Şok nedeniyle yaşanan bu tüy kayıplar genellikle, evcil kuşlarda çok nadiren yaşanır. Bu kadar tüy kaybı için tipik bir durum veteriner ziyareti olabilir. Kuş için, bekleme veya tedavi odaları , yabancı bir ortam olmaları nedeniyle korkutucudur. Eğer ellerle kovalanıp yakalanırsa bu da tüylerini bırakmasına neden olabilir. Ama bu veteriner hekime kuşunuzu götürmenize engel olmamalıdır, bu tür kayıplar herhangi bir zarara yol açmaz.

Bu tüyler, birkaç gün veya haftada tekrar büyür. Kuşun, bu tüyleri çıkarmak için ilk düzenli tüy değişim dönemine girinceye kadar beklemesi de gerekmez.

Zedelenmiş kan tüyleri

Tüy dökümü sırasında, kuşlarımız, doğal değişim sonucu eski,yaşlı tüylerini de döker. Bu kan kaybı olmadan gerçekleşir. Yeni tüyler, onların yerinde gelişir. Derilerinden çıkan kalem , diken benzeri küçük parçalar halinde başlarlar. Bu çerçevede yeni tüyler, aslında ana damarlar içeren keratinden yapılmış kanla beslenen küçük dokulardır. Bu, her tüyün, kan dolu canlı bir yapı olduğu anlamındadır.

Bu kan desteği, hücrelerin gerekli besinlerle büyümesini sağlaması nedeniyle tüylerin gelişimi için zorunludur. Böylece, genç tüyler, kanla yüksek ölçüde desteklenerek hızlı büyüme sağlar. Gelişimin bu olgusunda "Kan Tüyleri"nden bahsedebiliriz. Tüy, tam olarak büyüdükten sonra, gövdesinin alt kısmı boşalıp oyulacak ve artık daha fazla kan ile dolmayacaktır.

Eğer bir kan tüyü, dışarıdan gelen bir etki ile zarar görürse veya yolunursa, kuş, çok fazla kanamaya neden olan bir yaralanmaya maruz kalır. Darbeye maruz kalan kan tüyünün boyutuna bağlı olarak kuşu, kan kaybı nedeniyle ölüme kadar götürebilir! Bu takdirde aşağıdaki kural geçerlik kazanabilir: Daha büyük tüyler, kan tüyü olgusu sırasında daha tehlikeli yaralanmalara yol açacaklardır. Kan tüyü yaralanmalarında dikkate değer kötü kanamalar kanatlardaki ana tüylerde sırasıyla kuyrukta ve yönlendirme tüylerinde(Kuyruğun bölgesinde) oluşacaktır

Bu kan tüyleri ve varsa deri içinde kalan kısımları acilen veteriner hekim gibi uzman bir kişi çıkarılmak zorundadır. Aksi halde kanama zorlukla durdurulabilir. Kan tüyü parçası bir veteriner hekim kontrolünde çıkarılırsa, oluşacak küçük deri lezyonu, kırılmış veya yaralanmış kan tüyünden daha kolay şekilde tedavi edilecektir.

Zarar görmüş tüyü çıkarmak için veteriner hekime götürme olanağı yoksa, kuşun ölümüne neden olabilecek kanamayı siz durdurmak zorundasınız. Genel uygulama olarak, steril bir şeyle (örneğin kolonyasız mendil) 10 dakika kadar kanamaya hafif bir baskı uygulamalısınız. Bu, insan yaralanmalarından bildiğimiz tampon uygulamasına benzer. Ama lütfen kuşun küçücük kemiklerini kırmamak için sert bastırmamanız gerektiğini unutmayınız. Emin olmanız ve hissetmeniz gerekli! Bilinen durdurucu ilaçlar, genellikle, kan tüyü yaralanmalarına karşı çok etkili değildir!

Cere üzerindeki kan tüyleri

Kan tüyleri yaralanması çoğunlukla, cerenin tam yukarısında meydana gelir. Genelde bu kanamalar, şiddetli değildir ve herhangi bir müdahale yapılmasızın birkaç saniye içinde kendiliğinden durur. Bu paragrafın altında soldaki resimde, cerenin yukarısında dokunulmamış kan tüylerini görebilirsiniz. Biri kolayca, kan tüylerinin kanla dolduğunu gösteren pembe rengi görebilir. Bazen muhabbet kuşlarında başka kuş tarafından kan tüyünün gagalandığı zararsız bir tartışma ile karşılaşılabilir. Bu yaralanmış kan tüyü, sadece birkaç saniye boyunca kanar ve sonra tüyünde kan lekesi kalır, alttaki resim.

 

                          KAN ZEHİRLENMESİ ( SEPSİS, SEPTİSEMİ)


İnsanlar gibi kuşlar da kan zehirlenmesi olabilir. Veteriner hekimler ve tıp doktorları, bu hastalığa sepsis adını vermişlerdir. Kan zehirlenmesi, tüm vücudu etkileyen ağır bir hastalığın neden olduğu çok ciddi tıbbi bir durumdur.

 

Genelde bir kan zehirlenmesi, bakteriler, virüsler veya parazitlerin lokal bir iltihaplanmadan yararlanarak (örneğin tırnaktaki minik bir yara) kan yolu ile dolaşım sistemine girmelerinden meydana gelir. Hastalık, vücudun her parçasına yayılır ve sonuç sistemik inflamatuvar yanıttır. Bu yüzünden organizma zayıflatılır ve birçok fiziksel işlev aksar.

Tipik tepkiler, dolaşımla bozukluğu, iç organlarda toptan işlevsizlik,kan pıhtılaşmasında azalma veya yorgunluktur. Aynı zamanda, hasta kuşta şokun bir çeşidi (mikrobik şok) gözlenebilir.

İnsanların çoğu, kan zehirlenmesine yakalandığında iyileştirilebilir, çünkü birçok olayda hastalığın kaynağı belirlenmektedir. İltihaplı yaralar genelde, kolayca bulunabilir ama kuşlarda çoğunlukla, tüylerin altında saklanır. Bu yüzden, herhangi bir kazadan sonra kuşları incelemek, oluşabilecek bir kan zehirlenmesine karşı önlem almak için çok önemlidir. Eğer, bir yerde kan damlaları görürseniz, örneğin kafes tabanında veya tünekte , yaraya bakmalısınız. İnflamatuar bir sürecin herhangi bir işareti aranmalıdır. Bir belirti durumunda veteriner hekimle olası bir zehirlenmeyi engellemek için iletişim kurulmalıdır.

Tedavi

 

Erken bir safhada teşhis sözkonusu olduğunda, kan zehirlenmesi olayların çoğu başarılı bir şekilde tedavi edilmektedir. Ancak, bir organ etkilendiğinde ve herhangi bir işlev bozukluğu gösterdiğinde kuşun yaşamını kurtarmak zordur. Başta tüylü hastamız, veteriner hekim tarafından muayene edilmelidir. Kan veya doku örneği yardımı ile, doktorun hangi patojenin iltihaplanmadan sorumlu olduğunu bulması zorunludur. Sonraki adım, güçlü bir antibiyotik gibi ilaç belirlenmesidir. İltihaplanmaya bağlı olarak, antibiyotik tedavisi birkaç günden bir haftadan fazla süreye kadar uzayacaktır.

Kan zehirlenmesinden korunmak
Kuşları mikropsuz bir ortamda bulundurmak imkansız olduğundan , bağışıklık sistemleri her gün patojenlerle karşılaşmaktadır. Genelde hayvanın bağışıklık sistemi çok verimli çalışır ve bu yüzden doğal çevredeki standart patojenleri hiçbir ağır sağlık problemi yaratmaz. Ama kuşun (mesela kuvvetli bir tüy dökümünden dolayı) bünyesi zayıfladığı vaya patojenlerin aşırı etkili olduğu durumlarda, enfekte bir yara zehirlenmeye yol açabilir. Böyle patojenlerin, bir kafeste veya evde bulunması tümüyle nadir olduğundan , kuşun ortamının sık sık dezenfekte edilmesi gerekmemektedir. Bu, kan zehirlenmesini engellemeyecektir ama dezenfektanların içerdiği kimyasallardan dolayı kuşu hasta edecektir.

 

Hemen her gün kuşları dikkatle gözlemlemek, herhangi küçük bir yarayı fark etmek için çok önemlidir. Yaraların çoğu herhangi bir probleme sebep olmadan iyileşir ama enfeksiyon belirtileri gördüğünüzde hekimle mümkün olduğu kadar çabuk temas kurulmalıdır. Bu, erken dönemde , zehirlenmeyi engellemek veya tedavi başlangıcı için en kolay yoldur.

Lütfen bazen radikal kararlar vermenin gerekliliğini not edin. Örneğin bir parmağı iltihaplanır ve antibiyotikle iyileştirilemezse kan zehirlenmesi oluşabilir. Bunu engellemek için hekim muhtemelen ayak parmağını hatta ayağını kesmeyi düşünecektir. Hastalığın kaynağı ortadan kalkınca, kuş, tek bacakla yürümeyi öğrenmek kalacaktır ama kuşların çoğu çabukça kaderini kabullenir ve organının kesilmesinden sonra çabucak sağlıklarına kavuşurlar.

Fotoğraf bir muhabbet kuşunun enfekte yarasını göstermektedir. Kolayca görebildiğiniz gibi, bir ayak parmağı şimdiden ölmüştür, siyah renk çürümüş dokusu için tipiktir. Maalesef, bir organ kesimi ve antibiyotik tedavisi, hasta kuşu iyileştiremezdi. Onun ismi Janniydi ve o zehirlenmenin meydana geldiği zaman sadece üç aylıktı. Onun için hiçbir umut olmadığından, bakıcıları, büyük bir üzüntü içinde veterinere getirdi. Onun için yapabildikleri son şey, zavallı Janni'yi o gün uyutmak oldu.

 

BEYİN FELCİ

 

Kuşlarda felç, genel olarak çok nadirdir. Çoğu kez yaşlı muhabbet kuşları, cockatiel cinsi papağanlar ile cennet papağanları bu sağlık probleminden etkilenir. Açıkçası, genç bir kuşun bu hastalığa yakalanması pek olası değildir.

Beyin felci nedir ?

 

Kabaca basitleştirilen bir şekilde açıklarsak, beyne yerleşmiş küçücük kan pıhtılarının felce neden olmasıdır. Beynin hangi alanının hasar gördüğüne bağlı olarak etkiler de farklı olabilir.

Böyle kan pıhtıları, beynin etkilenen kısmında/kısımlarında oksijen eksikliğine yol açar veya hatta tamamen kan dolaşımını engeller. Hücreler hemen ölür ve beyinde ağır sinirkası rahatsızlıkları veya felçler gibi farklı bulgularla gözlemlenen ağır hasarlara yol açar. Eğer etkilenmiş beyin bölgesi, kuşun yaşamını engelleyecek kadar büyükse, inme, birkaç saniye içinde ölüme yol açar.

Belirtiler
Beyin kanamaları / felç, en çok geceleri, kuş durgun , sakinken hatta uykuda iken gerçekleşir. Yukarda bahsedilen felç ve kalpkası bozuklukları bulguları herhangi bir uyarı olmadan, saniyeler içinde belirir ve kuş artık bir dal veya salıncakta tüneyemez. Kuşların çoğu tüneklerinden düşmeleri nedeniyle panik yaşar ve uçmayı denediklerinde bu girişimi pek çok durumda felce bağlı olarak gerçekleştiremezler. Pek çok etkilenmiş kuş, kendisine ne olduğunu anlayamadığından yüksek sesle çığlık atar.

Beyin felcinin en sık bulgusu, vücudun bir kısmının , tamamen tutmamasıdır. Bu, ayak parmakları, ayak, bacak, ve hatta kanatlarının felç olmasıdır. Bu kolayca açıklanabilir: Genellikle beynin bir lobu oksijen yetersizliğinden etkilenir ve vücudun diğer tarafı bu darbe nedeniyle felç olur. Birçok kuş kör olur ama genelde tek göz etkilenir (vücudun tutmayan tarafındaki). Kuş, tünekten düştükten sonra yerde yatar ve zorlukla hareket eder. Hayvan yönünü kaybetmiş görünür ve birçok kuş paniğe kapılır. Bir muhabbet kuşunu, felç meydana geldikten sonra sakinleştirmek kuş sahibi için çok zordur.

Olaydan sonraki ilk günlerde, kuşların çoğu, sahibi özel bakım uygulanması için hemen hayvan hastanesine götürmezse iştah kaybı yüzünden açlıktan ölebilir.

Beyin felcini tanılama
Kuşunuzun felç olduğunu düşündüğünüz takdirde, mümkün olduğu kadar çabuk (hatta gece) veteriner hekime veya hayvan hastanesine götürmek zorundasınız. Genelde, hekim felç olup olmadığını belirleyecektir. Bulgular ortaya çıktığında acele etmek, tıbbi belirlemenin yapılabilmesi ve tedaviye başlanabilmesi açısından daha önemlidir.

Tedavi
Almanya'da yaşayan yazarımıza göre: Veterinerlerin, muhabbet kuşları ve diğer evcil kuşları, kortizonla, "beyin kompozesi” denilen bitki bazlı bir ilaçla ve yüksek dozda B vitamin kompleksinin enjeksiyonu ile tedavi ettiklerini belirtir. Genelde bir veya iki gün sonra, ikinci bir enjeksiyon yapılır ve B vitamini kompleksi içme suyuna eklenir. Bir felçten sonra kuşun dinlenmesi için ılık, sakin ve sessiz bir ortam sağlanmalıdır.

Tedaviden iyi sonuç alındığı takdirde , kuş, bir hafta içinde hayati tehlikeyi atlatmış olacaktır. Eğer ilaçlar bir hafta sonra hala hiçbir etki göstermemişse felcin neden olduğu beyin hasarlarının, tedavi edilemeyecek kadar çok ağır olduğu ortaya çıkar. Böyle durumda , sizin için çok zor bir karar olsa da zavallı kuşu uyutmayı düşünmelisiniz. Bazen yaşam, felçten kurtulan bir kuş için bir işkence haline gelir ve bazı şeylerin eski haline gelmesi için hiçbir umut yoktur. Uyutma, çok zor da olsa, hasta kuşumuz için kurtuluştur.

Felçli kuşların barındırılması

 

Felçli kuşların çoğu, olayın gerçekleşmesinden sonraki ilk günlerde denge sorunu yaşarlar.Bu yüzden, alıştıkları şekilde tüneyemezler. Bazı kuşlar, tünemeyi dener ama bir bacağın felci ve denge sorunu yüzünden zemine düşer. Diğerleri, tırmanmak için çok halsizdirler ve yerde otururlar. Kumaşla (mesela bir havlu) kafes tabanının doldurulması ve kağıt havlu ile sarılarak günde en az bir kez kirlenme nedeniyle değiştirilmesi (dışkı vs.) uygun olacaktır. Salıncaklar; hasta kuş, düşüp yaralanacağından ve daha çok incineceğinden kafesten çıkarılmalıdır. Bu fotoğraf, felç olduktan birkaç saat sonra bir muhabbet kuşunu gösterir. Tüneklerde duramayacağından karın üstü yatmaktadır.

Lütfen dikkat:
 Asla kuşa yakın bir yere su tabağı koymayınız, felcin etkisiyle yaşadığı denge sorunu ve genel durumu nedeniyle boğulabilir! Daha yukarıya, kafesin tellerine çok küçük bir suluk uyarlamak daha uygundur. Bu küçük suluklar, kuşun, içme suyundan boğulmamasını sağlar.

Kuşa yardım edebilmeniz için yapabileceğiniz diğer şeyler
Felçten sonraki birkaç gün, pek çok hastayı olduğu gibi, kuşu yeteri kadar beslemek kolay değildir. Bazı durumlarda denge sorunları öyle ağırdır ki, kuş yiyemez. Böyle kuşlar, hayvan hastanesinde kalmak ve açlıktan ölmemeleri için tıbbi personel tarafından beslenmek zorundadırlar.
Hala başlarını hareket ettirebilen ve beslenirken dik tutabilen kuşlara evde bakılabilir.

Yumuşak ve sağlıklı yiyeceklerden oluşan beslenme, kuşlar için çok önemlidir. Çimlenmiş ya da filizlenmiş tohumlar verilmelidir. İhtiyaçları olan B vitamininin sağlanması için besin karışımlarına buğday katılmalıdır. Meyve ve sebzeler gibi taze gıdalar günlük beslenmelerinin bir parçası olmalıdır.

Bazı veteriner hekimler, içme suyuna vitamin eklenmesini önerir.Suluklarının günde en az bir kez temizlenmesi iyi olacaktır. Sıvı ek vitaminlerin çoğu şeker içerir ve bu yüzden içme suyu kolayca hastalık mikropları tarafından kirletililir. Bu yüzden sulukları temizlemek ve hatta dezenfekte etmek çok önemlidir.

Kuşların çoğu, felçten sonra üşüdüklerini hissetse bile, asla, kızılötesi bir lambayla ısıtılmamalılar (Isı tedavisi). Sıcaklık yüzünden, özellikle beyin damarları açılır ve bu kan basıncını artırır. Yüksek kan basıncı, beynin etkilenmiş kısımlarında onarılamaz hasarlara neden olarak kuşun sağlık durumunu kötüleştirebilir.

Felçli organların hareketliliğinin tekrar sağlanması için kuşu dikkatli şekilde eğitmek/antreman yaptırmak önerilir (Fizik terapi). Lütfen bu eğitim hakkında hekimle görüşün, erken başlamış olmayın. Hasta kuş, felçten sonraki ilk hafta eğitilmemelidir.

Felçten sonra kuşun yaşamı

 

Maalesef , hastaların hepsi tamamen iyileşmezler. Bazı durumlarda, bacak veya kanadının biri, kuşun yaşamının geri kalanında felçlidir. Bu, günlük yaşamını ve kuşun özel ihtiyaçlarını etkiler. Örneğin bazı kuşlar, dallarda tüneyemez, üzerinde durabilecekleri ve hatta geceleri üzerinde uyuyacakları yüksek zeminlere ihtiyaç duyarlar. Ayrıca kalıcı bir sağlık problemi de başın olağandışı bir pozisyonda kalması olabilir (Sağdaki fotoğraf).

Hepsinden kötüsü, kuşun, kalıcı hasarlarla bundan sonra iyi bir yaşam sürüp süremeyeceğini kararlaştırmaktır. Bunun yaparken objektif bir karar vermek çok zordur, her zaman en iyisi en azından bir başkasının yardımını istemektir. Ve tabii , hekimle durum raporu ve tahminleri görüşülmelidir. Bazen hasta, hayatta kalır hatta ilk birkaç haftada toparlıyor görünür. Fakat daha sonra sağlık durumu daha fazla düzelmez ve kuş örneğin asla sahibinin yardımı olmadan yiyemez. Bir tarafta umut görülse de diğer tarafta sevgili evcili kaybetme korkusu vardır, bazen son adımı atmak zorunludur ve kuşun uyutulması gerekecektir.

 

ŞOKA BAĞLI TÜY DÖKÜMÜ VE ZEDELENMİŞ KAN TÜYLERİ

 

 

KALP YETMEZLİĞİ


Farklı nedenlerden oluşan kalp yetersizliği veya kalple ilgili bir kusur, kuşlarımızı etkiler. Bu rahatsızlıktan hem muhabbet kuşları hem de diğer kuş türleri etkilenebilmektedir. Genellikle kalple ilgili yetersizlikler, sağlıklı ve formda olan genç kuşlardan çok, daha büyük kuşları etkiler. Diğer taraftan kalple ilgili kusurlar doğuştandır ve bu yüzden genç kuşları da etkileyebilir. Sağlıklı ancak büyük bir kuş, kalbi etkileyen ağır bir hastalığa yakalanmış olabilir. Bu hastalık daha sonra kalp yetersizliği veya kalp kusuru olarak etkisini gösterecektir.

Bulgular

Kalp yetersizlikleri ve kusurları, ayırtedilebilir bulguların çeşitliliği nedeniyle birbirlerinden ayrılabilir. Bu yüzden bir kuş sahibi için her gün kuşlarını gözlemlemek ve tanımak çok önemlidir. Sık sık, davranışlarındaki sıradışı değişiklikler gözlemlenmelidir, bu değişiklikler daha sonra bir karar aşamasında belirleyici olacaklardır. Herhangi bir şekilde kalp hastası olan kuşlar, en kısa sürede veteriner hekime gösterilmelidir, erken dönemde teşhis edilen herhangi bir hastalık, ileri dönemdeki hastalıktan daha kolay iyileştirilebilir!
Bir olası bulgu, nefes sıklığıdır (örneğin uçma sırasında). Hızlanmış bir solunum (bazen kuşun dinlendiği zaman da) etrafta uçma isteğini azaltacak veya anormal bir yorgunluğa neden olacaktır. Bir kuşun vücuduna kanı pompalayan kalptir. Kalp kası herhangi bir hastalık yüzünden güçsüzleştiğinde, dokulara kanı pompalamak için zayıflayacaktır. Çoğunlukla kuşların ayaklarını ve parmaklarını etkileyen yetersiz kan akışı bu durum için belirleyicidir. Deri, herhangi bir beden hareketinden (mesela uçuş) sonra maviye döner ve ayak parmakları soğur.
Çarpıcı bir renk değişikliği de gagaya bakıldığında görülebilir. Kanla uygun şekilde desteklenmeyen kuş, uçma veya başka bir nedenle yorulduğunda, bu yüzden soluklaşır (fotoğraflara bakınız) .
Tüm bahsedilen bulgular görülebilir ama bu katı bir kural değildir ve bu bulgulardan yalnızca birinin görülmesi de yeterlidir. Bu bulgular bir kalp hastalığı için ipuçları olabilir ama aynı zamanda diğer hastalıkları da işaret edebilir. Bu yüzden kuşda kalp kusur veya yetersizliğinden şüphelenildiğinde veteriner hekimle iletişim kurulması çok önemlidir.

 

Her iki fotoğraf da aynı muhabbet kuşuna aittir. Soldaki fotoğrafta Cordelia sağlıklıdır, diğer fotoğrafta ise kalp yetmezliği rahatsızlığına yakalanmıştır.

Nedenler

Kalp hastalığına yol açan birçok farklı neden vardır. Örneğin; kaslarını geliştirmek için izin verilmeyen (hiç uçmayan) bir kuş aynı zamanda fazla/yanlış besleniyor ise aşırı kilo da alacaktır. Aşırı kilo, kalp için tehlikelidir ve yaşamlarının sürdürülmesinde sağlıkları için uygun değildir.
Vücutta iltihaplanmalara yol açan hastalıkların fark edilmemeleri durumunda, daha uzun dönemdekalp kasına bulaşma olasılığı vardır. Kalp kasının olumsuz etkilenmesi de kalp yetersizliğine hatta daha ağır ve sürekli zararlara yol açar. Ayrıca uzun bir dönem (birkaç hafta) süren beslenme yetersizliği veya bir zehirleme kalp kasına zarar verebilir. Birkaç hafta veya ay boyunca kuşun yakalandığı ciddi bir hastalık bünyesini zayıflatır ve bu yüzden daha fazla problem ortaya çıkabilir. Bundan başka, bir ilacın yan etkisi de kalp kasına zarar verebilir.
Özellikle bir yaşına kadar olan genç kuşlar, doğuştan gelen kalp kusurundan dolayı aniden ölebilir. Bu, genç muhabbet kuşlarında ölümün en bilinen nedenlerinin biridir.

Veteriner hekim, bir kalp hastalığını nasıl belirler ?

Çoğunlukla veteriner hekimler, bir kalp hastalığını stetoskopla dinleyerek belirlerler. Bazı hekimler veya uzmanlar, stetoskoba ihtiyaç duymaz, onlar kuşu ellerine aldıktan sonra hayvanın göğsünde kulağını dayayıp kalpteki ritim bozukluğunu dinlerler. Gerçekten kalp hastalığı bulunan kuşlarda, çoğunlukla kalpte böyle bir ritim bozukluğu görülür.
Kuşun tüm görünüşü dikkatli şekilde izlenerek (mesela derisinin veya gagasının renginden) bir kuşun kalbi hakkında çok fazla bilgi edinilebilir. Bunun nedeni, dengesiz bir kan dolaşımının, mavi deriye ve gagada daha koyu bir renge neden olmasıdır. Özel durumlarda yalnızca röntgen ile kalp hastalığı veya bu hastalığın nedeni belirlenebilir.

Tedavi

Veteriner hekim ilk olarak , kalp hastalığı nedenlerini tam olarak belirleyebilmek için kuşu muayene edecektir. Tabii kuşlar üzerine uzmanlaşmış bazı yetiştiriciler de bu muayeneyi yapabilir. Üzücü bir şekilde, olayların çoğunda, zarar gören bir kalbi iyileştirmek mümkün değildir. Ama hasta kuşun sağlık durumu, uygun ilaçlar kullanılarak çok fazla düzeltilebilmektedir. Kalp hastalığının nedenine bağlı olarak seçilen ilaca da bağlıdır. Bazı bitkisel ilaçlar da kalp hastalıklarının etkilerini hafifletebilir. Özellikle kalp hastalığı olan fazla kilolu kuşlar (hatalı beslenmenin neden olduğu) zayıflamaları için daha az yemek zorundadırlar.
Kuş, kalp hastası ise stresin her çeşidini engellemek çok önemlidir! Heyecanın her türü kuşu öldürebilir! Gene de kuşta bir kalp hastalığı bulunmasından şüphelenildiği takdirde hekime danışılmalıdır. Bu tabii ki strese sebep olur ama kalp hastalığı için nedenlerin bulunması zorunludur. Uygun bir teşhis olmadan hasta bir kuşun sağlık durumunu iyileştirmek olanaksızdır. Belki, hekimin evde muayenesi ile stres engellenebilir.

 

BÖBREK HASTALIKLARI(NEFRİT)

Kuşlarda böbrek hastalıkları olaylarının çoğu, belirlenmeden olduğu gibi kalmaktadır, çünkü bulgular -sulu dışkı- ishalle karıştırılır. Eğer bir kuşun dışkısı tamamen suluysa ve çoğunlukla beyazımsıdan sarı renge kadar değişen renk içeriyorsa böbreklerde bir şey yanlış gidiyor olabilir. Kuş, genel olarak hasta görünüyorsa, muhtemelen iç organlarında bazı hastalıklardan etkilendiği anlaşılabilir. Sağda, ağır bir böbrek hastalığına yakalanmış muhabbet kuşunun idrarını görebilirsiniz, bu nefrittir.

Neden böbrek hastalıkları ishalle sık sık karıştırılır? Nedeni basittir: Kuşların sindirim sistemi, bizimkinden tamamen farklıdır. Kuşlarda hem dışkı hem de idrar için yalnızca bir boşaltım çıkışı bulunmaktadır. Dışkı normal olarak her iki ögeyi de içerdiğinden fazla sulu olacak ve insanlar, bunu kendi sindirimleriyle kıyaslamaya yönelerek ishali düşüneceklerdir. Ama kuşlarda dışkı, idrar miktarının arttığı oranda sulanacaktır. Normal dışkıdaki idrar kısmı, krem beyazı renginde ve katıdır (sağdaki fotoğraf)

Bazen kuşlar çok su içer, örneğin banyo yaptıklarında. Ayrıca, salatalık, elma veya kavun gibi besinlerden büyük miktarda tükettiklerinde yaklaşık bir saat civarı sulu dışkı yaparlar. İnsanlarda olduğu gibi: Bizler de, kavun veya salatalıktan büyük bir parça yedikten sonra tuvaletten fazla uzaklaşmamalıyız... Sağdaki resimde kavun yedikten sonra dışkılayan bir muhabbet kuşuna ait örnek görülmektedir. Eğer böyle sulu dışkı görürseniz, lütfen kuşunuzun, çok miktarda taze yiyeceği yeyip yemediğini düşünün. Yenilen sulu taze yiyecekten sonraki sulu dışkılar normaldir ve genelde bir böbrek problemini göstermezler. Bir saatten sonraki dışkılar, genelde yaptıkları gibi olmalıdır ve çok sulu olmamalıdır.

Kuşunuz, banyo yapmamış veya fazla miktarda taze yiyecek tüketmedi ise bir saatten daha uzun süre sulu dışkı yapması durumunda muhtemelen bir böbrek problemiyle uğraşmak zorunda olacaksınız. Ve aynı zamanda böbrek hastalıklarına yakalanan kuşlar, çok susuz kalır, bundan dolayı bütün gün içtiklerinden fazla su tüketirler. Uç noktadaki olaylarda, dışkı, herhangi bir katı parça içermez, sadece idrardan oluşur. Kuşunuzda bu durumu gözlemlediğinizde, mümkün olduğu kadar kısa sürede veteriner hekime götürmelisiniz. Hızlı davranmak çok önemlidir, çünkü bir böbrek hastalığına yakalanan kuşlar, vücut sıvısının (idrar) sabit düzeyinin aşırı azalmasından dolayı (Kuruma) susuzluk çeker. Lütfen not edin: Rahatsızlanan muhabbet kuşları yaklaşık yarım saat içinde çok sulu dışkı yapabilirler.

Hasta kuşlarda, anüsü çevreleyen tüyler, ıslak dışkılama nedeniyle ıslak, yapışkan ve kirlidir. Tüylerin, uzun süre nemli kalmasından, renkleri, sarımsı veya yeşilimsi olarak değişir (Sağdaki fotoğraf). Ve siz de burnunuzun yardımıyla hastalığı belirleyebilirsiniz, çünkü tüyleri kötü koklamaya başlar. İdrar kokusu, enfeksiyon ilerledikçe daha kuvvetli hale gelir. Buna ek olarak, idrar, anüsün etrafında deriyi tahriş eder ve birçok kuş kaşıntı çeker. Bu hoş olmayan duyu yüzünden de bazısı tüylerini çekiştirir.

Polyuria denilen bir böbrek hastalığına birkaç farklı şey neden olabilir. Çoğunlukla, günlük beslenme düzenindeki hatalar bu problemlere sebep olabilir. Bir kuşun, fazla yağlı olan ve çok fazla protein içeren tohum, tahıl ve gıda alması durumunda , uzun dönemde böbrekler zarar göreceklerdir. Aynı zamanda insan yiyecekleri, bir böbrek problemine sebep olabilir: Tuzlu insan yiyeceklerinden atıştıran kuşlar, kendilerini en kötüsü ölümcül bir böbrek hastalığına kadar götüren aşırı miktarda tuzla zehirlenirler. Başka bir neden, içme suyundan kaynaklanabilir. Çok az suyu varsa veya farklı (örneğin farklı bir besin/katkı yüzünden) tad alırsa yeteri kadar içmezler. Vücutlarının suya gereksinimi vardır; Susuzluk, böbreklere zarar verebilir. Bir kez herhangi bir sebepten zarar gördüğünde, organlarda, bakteriler tarafından kolayca enfeksiyona yol açılır.

Bazı zehirli maddeler de, böbreklere zarar verebilir. Ve bazı ilaçlar , ters tepki yaratarak böbrekleri etkiler.Lütfen unutmayınız: bazı besinler, nefrit olan muhabbet kuşları için elverişli değildir. Kuşunuzun diyeti hakkında mutlaka veterinerinize danışınız. Doktor, nefrit olan kuş için özel bir besin ilavesi gerekip gerekmediğini belirtecektir.

Bir kuş bakıcısı, hayvanlarını dikkatli şekilde gözlemlese bile, sadece bir veteriner, bir böbrek hastalığını teşhis edebilir. Üzücü bir şekilde birçok kuş, böyle hastalıklar yüzünden ölür çünkü onlar çoğunlukla tedaviye yanıt vermezler. Eğer nefrit kronik hale geldiyse, tam iyileşmeyi değil yalnızca azaltmayı başarmayı umabilirsiniz. Böyle hastalar, her gün yeterli içme suyuna ihtiyaç duyar ve onlara temiz su sağladığınıza emin olmalısınız. Kronik bir böbrek hastalığına yakalanan bazı kuşların, protein içeren yiyecekler veya fazla miktarda taze yiyeceği yemesine izin verilmez. Bu nedenle, veteriner ile kuşun bireysel günlük diyeti kararlaştırılmalıdır.

Almanya'da birçok veteriner , muhabbet kuşu beslenmesinde , ortak içme suyu yerine tyrode eriyiği önerirler. Bu eriyik, kuşun organizmasının polyuria (aşırı idrar) yüzünden kaybettiği tuzları sağlar. Tyrode eriyiğinin içeriği aşağıdadır:

 

8,0 gram sodyum klorür veya adi tuz (NaCl)
0,13 gram kalsiyum klorür (CaCl2)
0,2 gram potasyum klorür(KCl)
0,1 gram magnezyum klorür (MgC2)
0,05 gram disodyum hidrojen fosfat(Na2HPO4)
1,0 gram sodyum hidrojen karbonat (NaHCO3)
1 gram glikozu

bunlar bir litre distile su ile karıştırılabilir.

Eriyik bir şişede karıştırılmalı ve buzdolabında saklanmalıdır. Üç gün boyunca taze kalır. Veterinerlerin çoğu on gün devam eden bir tedavi önerirler. Bu yüzden, tozun dörtte biri 250 ml suyla karıştırılmalı ve üç günde tüketilmelidir, ondan sonra aynı uygulama 3 er günlük periyotlarda sürdürülmelidir.

Eğer kuşunuz tyrode eriyiğinin tadını beğenmezse içmeyecektir. Yeterince içtiğine emin olmak zorundasınız ve bu nedenle tuzlu eriyiği içmeyi reddettiği takdirde ona katkısız su vermelisiniz. Tyrode eriyiği daha sonra günde üç dört kez doğrudan ağzına verilmelidir.(Her defasında sadece birkaç damla).

Çeviri: Muzaffer Pehlivan

TÜY YOLMA

 

Birçok insan, büyük papağanlarının, yalnızlık ve üzüntü yüzünden kendi tüylerini yolmaya yöneldiğini söylerler. Bir defa tüy yolmaya başladıklarında genellikle kötü bir alışkanlık haline geldiğinden engellemek çok zor olmaktadır. Ancak bu davranış biçiminin yalnızca Amazon veya diğer büyük papağan türleri için söylenmiş olması ile konu çarpıtılmıştır. Muhabbet kuşları veya sultan papağanı gibi daha küçük papağanlar türleri de tüylerini yolmaktadırlar. 
Eğer bir muhabbet kuşuna tek olarak bakmakta iseniz ve sürekli olarak çok yoğun şekilde ona bakıp ilgilenemiyorsanız, tüylerini yolmak zorunda kalacaktır. En iyisi, ona mümkün olduğu kadar kısa sürede eş almak olacaktır. Bu, onun tüylerini yolarak kendine zarar vermesini önler.

Bir muhabbetkuşunun, tüylerini yolarak öz kıyım veya kendini cezalandırmaya yöneldiği andan itibaren, empati kurarak sabırla yaklaşım gerekmektedir. Herhangi bir olayda, bazı ilaçlar (mesela mineraller, özel besin ilaveleri) ile kuşun yeni tüylerinin büyümesini desteklemek için veteriner hekimle temas kurulmalıdır.Tüyleri yolunmuş bir muhabbetkuşu diğerlerine göre güzel görünmemesinin yanında, sağlıklı ve tüylü bir arkadaşından çok daha hızlı şekilde üşüyecektir.

Lütfen, muhabbetkuşunuzun, tüy yolmaya neden başladığını tam olarak belirleyiniz. Eğer, yalnızsa, ona başka bir kuşun gerçek dostluğunu sağlayın. Uzun yıllar boyunca muhabbet kuşları ve papağanların tek başına bakımlarının (uzmanların görüşü) zeki ve sosyal olan bu hayvanlara işkence anlamı taşıdığı bilinen bir gerçektir.

Ayrıca, kuşun sıkılıp sıkılmadığı da önemlidir. Kuşlara, birçok uygun oyuncak ve tırmanması için değişik olanaklar sunulmalıdır. Buna ek olarak, tüylerini yolan kuşa, tatma hislerini uyaracak farklı meyve ve sebzeleri sunularak can sıkıntısından kurtulmasına yardım edilmelidir. Düzelen kuş geleceği için emek sarfedecektir. Bunun için salkım halinde akdarının ve yulaf çeşitleri verebilirsiniz. 

Bazı olaylarda kuşlar, kendi tüylerini yolmazlar. Onlar, bu kötü davranışı gösteren diğer kuşların kurbanı olur. Sağdaki fotoğraftaki Lessley'dir. Bu genç kuş, yuvada iken tüyleri annesi tarafından yolunmuştur.

Bedeninde tüysüzlük nedeniyle derisi görülen her kuşun kendi tüylerini yolduğu da düşünülmemelidir. Eğer kafası kel kalırsa , başka bir kuş neden olmuştur. Anatomik yapıları nedeniyle kuşlar, kendi başlarındaki tüyleri yolamazlar.Buna ek olarak, olası hormonal problemler de düşünülmelidir. Bazı koşullar altında kuş, daha büyük alanlardaki tüylerini kaybedebilir. Lütfen veteriner hekime danışınız.

Eğer küçük tüysüz bölgeler meydana gelirse, lütfen onlara daha yakından bakın. Kuşun, kaşıntılı bir egzaması olabilir. Bu durumda,çaresiz kuşun, tüylerini neden yolduğu tamamen anlaşılacaktır. Tüy yolunmasının mutlaka can sıkıntısı veya cinsel yalnızlık sonucu olmadığını görüyorsunuz. Ancak bu davranış, tırnaklarını yiyen insanlarda olduğu gibi kötü bir alışkanlık haline gelebilmektedir.

Tüy yolan kuşların oldukça büyük bölümü, devamlı zihinsel baskı altında bulunanlar gibi kendilerini yok etme eğilimi gösterir. Bir arkadaşımın mutlu ve sağlıklı muhabbet kuşları gizemli bir şekilde değişmişlerdi. Neredeyse bütün kuşlar, tüylerini yolmaya başladılar (yalnızca kendilerinin değil birbirlerinin de). Sağdaki dişi kuş Paula resmin çekilmesinden birkaç hafta sonra öldü. Kötü bir enfeksiyona yakalanmıştı.

Gerekçelerin uzun uzadıya araştırılması ve diğer kuşların bazı dramatik ölümlerinden sonra arkadaşım nedeni buldu: Onun hayvanları, aşırı derecede umutsuzluğa kapılmışlardı. Kuşlar, salmalarının ortamı ve en iyi beslenme olanakları ile örnek sayılacak biçimde bakılmışlardı,.Bu, kuşların, damızlık hale gelmelerini sağlamıştı. Ama bu onlarda, yuva sayısındaki eksiklik nedeniyle üremeleri için hiçbir şansları olmadığı gibi bir moral çöküntüsüne yol açmıştı. Bu bunalımın sonucu da yıkıma yol açmıştı.

 

SOĞUK ALĞINLIĞI

Kuşlarımızın çoğu, hava akımına maruz kaldıklarında veya ani ısı değişikliklerinde hastalanmaya meyillidir. Soğuktan etkilenen kuş, tüylerini kabartır, ilgisiz davranır. Bu durumda bir hayvanın, (Aşağıyı okuyunuz) soğuğa yakaladığı burnunun akmasından ve zaman zaman aksırmasından anlaşılır. Diğer enfeksiyonlar, akciğerler, hava keseleri gibi alt solunum bölgesini etkiler ve kuş öksürmeye benzeyen sesler çıkarır. Aslında, öksürme, kuşlar için tamemen doğru bir tanımlama sayılmaz. Onların bir diyaframı yoktur ve anatomilerindeki bu farklılık yüzünden yalnızca öksürmeye biraz benzer olan sesleri çıkarabilirler. Kuşlar, sık nefes alabilir ve ağır olaylarda birkaç dakika boyunca devam edebilen boğmaca krizleri çekebilir. Bu yüzünden, birçoğu tüneklerinde zorlukla durabilir, yerde yalpalar, yeteri kadar oksijen alabilmek için umutsuzca çabalar. 

Bir kuşun, (Ses örneğini dinleyiniz, 
wav dosyası, 95 kB) solunum hastalığında, tipik sayılan ve her nefeste duyulan bir ses algılayabiliriz. Hasta kuşlarda, her nefes alıp verişinde kuyruğu aşağı yukarı hareket ederken göğsünde bir "Pompalama" hareketi gözlenebilir. Birçok hayvan, nefes borularını düzgün duruma getirerek ferahlamaya çalışır.Bunun tipik göstergesi, her iki ayağı ve gagası ile kafesin tellerine sıkıca tutunması ile boynunu germesidir.(Resme bakınız) 

Bahsedilen bulguları gözlemlediğinizde,mümkün olduğu kadar çabuk kuşlar hakkında deneyimli veteriner hekime danışmalısınız. Kuşunuzun (her vakada değil ama çoğunlukla) özel ilaçlara ve etkili bir antibiyotiğe ihtiyacı vardır. Buna ek olarak, iyileştirme sürecinde desteklemek için yapmanız gereken başka şeyler de vardır. Örneğin, bir ısı terapisi yararlı olabilir. Lütfen hekiminize kızılötesi ışık ile ısı terapisi uygulamadan önce danışınız. Başka bir koruyucu/destekleyici yöntem inhalationdur(solunum desteği). Hekiminiz, size, kuşunuza zarar vermeden (Sıcak su, sıcak buhar) nasıl uygulayacağınızı belirtecektir. 

Üşütme çeşitleri 

İnsanlardaki tipik soğuk algınlığına farklı virüs türleri sebep olur. Kuşlarda durum tamamen farklıdır. Virüsler tamamen konu dışı kalır, onun yerine kuşlarımız, bakterilerin neden olduğu üst solunum bölgesi hastalıklarına yakalanırlar. Problem şudur ki:İnsanlar soğukalgınlığı nedeniyle hastalığa yakalandıklarında, doktorlar , birkaç gün içinde , virüslerin doğal olarak öleceklerini ve soğuk algınlığının kendiliğinden geçeceğini söylerler. Ama kuşlarda, bakterilerin neden olduğu hastalık, birkaç günde iyileşmeyecektir. Çok daha uzun süre alacaktır! Hatta bakterilerin çoğalması, burun, sinüsler ve ağzın,boğazın pek çok kısmına yerleşmeleri nedeniyle daha da kötüleşecektir. Burun akıntıları , sulu değil, yapışkan ve sarımsıdır; Bu, akıntının cerahatli olduğunu ifade eder. Aynı zamanda, burun (Cere), resimdeki gibi şişmiş de olabilir. 

Dikkat: İnsanlardaki üşütmeden farklı olarak, kuşlarda cerahatli burun akıntısı, kendi başına iyileşmeyecektir. Eğer bir antibiyotik kullanılmazsa kronikleşecektir ! En kötü durumda bu hastalık, burun ve cereyi yok edecektir. Burun delikleri büyüyecek, hasta kuş burnunda yapışık olan sümükten dolayı acı ve boğulma krizleri çekecek. Resimde iyi bakılmadığı ortamdan kurtarıldıktan sonra iyileşme sürecindeki kuşlardan biri görülmektedir. Önceki sahibi, üşütmenin kendi başına iyileşmeyeceğini fark etmedi. Burun ve sinüsler,çeşitli parazitlerce enfekte edilmişti. Cerenin parçaları yok edildi ve bu yüzden burun delikleri çok büyüdü. Sol burun deliğinde , kuruyan irin ve sümüğün bir kabuğa dönüştüğü görülebilir. Gagada da iltihaplanma görülmekte (Burun deliğine yakın sarımsı parçalar). Bir kuşun burun delikleri bir kez büyüdüğünde bir daha asla doğal, daha küçük boyutuna dönemezler.

 

 

Kuşun burnu nasıl temizlenir ? 

Eğer bir kuşun burnu tıkanırsa, hayvan zorlukla nefes alacaktır.İnsanlar burnunu boşaltabilir ancak kuşlarımız yapamazlar. Bu yüzden bizler, kuşun burnunda sümük olduğu zaman yardım etmek zorundayız. Islak olmayan kağıt mendiller, küçük parçalara bölünerek parmaklar arasında köşeleri kıvrılıp yuvarlatılarak çok yardımı dokunacak küçücük "Burun temizleme gereci" oluşturulabilir. Ancak burun deliklerinin içine fazla itmemek için dikkatli olunmalıdır. Onlar sümüğü çeker, ve kuşa acilen rahatlama sağlar. Burnun temizlenmesi için kullanılan parça yalnızca bir kez kullanılmalıdır! Ve aynı zamanda; başka hastalığa, bir göz hastalığına (Ophthalmitis) neden olmamak için kesinlikle bu kullanılan parça ile gözlere dokunulmamalıdır.

Benzer hastalıklar 
Bazen benzer hastalıklarda, hasta kuşlar zorlukla nefes alabilir ama burunda hiçbir sümük yoktur. Birçok olayda alt solunum yolu bölgesinin daha aşağı kısımları etkilenir. Kuş; uçtuktan sonra öksürür veya geceleri hava kesesi kurtlarının istilası yüzünden acı çeker. Çoğunlukla, kuşun aldığı her nefesle birlikte,küçücük parazitlerin neden olduğu çok tipik bir gıcırdama sesi duyulabilir.

Gözlerin altındaki bir şişlik, sinüzit için işaret olabilir. Bu, sinüs iltihabıdır ve çoğunlukla bu hastalık geçirilirken burun akıntısı oluşmaz.

Çok önemli
Soğuk algınlığı aynı zamanda psittakoz /papağan ateşi de denilen bir hastalığın bulgusu da olabilir! Hekiminiz, kuşun, hayvanlardan insanlara bulaşabilen nitelikteki bu hastalığa yakalanıp yakalanmadığını kontrol edecektir.  

 

TOZ PÜSKÜLÜ(FEATHER DUSTER) SENDROMU


Günümüzde 100 den fazla renk mutasyonuna sahip , farklı boyutta ve desende muhabbet kuşu görmek mümkündür. Dünyanın farklı ülkelerindeki üreticiler, vahşi doğadaki yeşil muhabbet kuşlarını "geliştirmek", İngiliz muhabbet kuşunu ideali gerçekleştirmek veya farklı renkteki muhabbet kuşlarını elde etmek için çalıştılar. Son 200 yılda muhabbet kuşu üreticileri bu çeşitleri elde etmek için gayret ettiler. Onların daha iyi ve güzel muhabbet kuşu elde çabaları bu kuşlar için her zaman en iyi şekilde sonuçlanmadı. Özellikle şov muhabbet kuşu üretmek için akraba kuşlar arasında yapılan eşleşmeler sonucu, (vahşi doğadaki muhabbet kuşları 1984'den sonra Avustralya'dan getirilidi) üreticiler arasında hiç istenmeyen ve o kuş için de son derece olumsuz olan "feather (tüy, püskül) duster (toz bezi) " sendromu adı verilen genetif bir bozukluk ortaya çıktı.

Bu terim bir tür tüy büyüme sorununu tarif eder. Genel olarak tüyler doğal uzunluklarına eriştiğinde, tüylerin büyümesi durur. Fakat "feather duster" hastalağına yakalanan muhabbet kuşlarında tüyler sürekli olarak uzamaya devam eder.Bazı kuşlar ayrıca gaga ve tırnaklardaki aşırı uzama sebebiyle de sıkıntı çekerler. Tüylerin, gaganın ve tırnakların aşırı uzaması çok fazla mineral ve element gereksinimine sebep olur. Tüylerin doğal olmayan uzaması kuşun organizmasını çok yorar. Feather duster sendromuna yakalanan muhabbet kuşlarının bağışıklık sistemi çok zayıftır ve bu kuşların yaşam süreleri çok kısadır. Bu hastalığa yakalanan kuşların neredeyse tamamı 1 yaşına gelmeden ölmektedir.

Genetik bozukluktan kaynaklanan bu rahatsızlığın tedavisi yoktur. Bu hastalığa yakalanan kuşlara yardımcı olmak için yapılabilecek şeyler mümkün olduğunca hayatını yaşanılabilir hale getirmek ve yüksek dozda vitamin, mineral ve element içeren besin takviyesi yapmaktır.

Ayrıca düzenli olarak bu kuşların tüylerini kısaltmalısınız. Kafa tüylerinin aşırı uzaması büyük bir problemdir ve bu tüyler gözlerin önünü kapayabilir. Bunun önüne geçmek için kafadaki tüyler haftada bir defa kesilmelidir.
MEGABAKTER
İOZ VE GOİNG LİGHT(ZAYIFLAMA)SENDROMU

GLS, yani going liht sendromu ismi, (zayflama sendromu olarak tercüme edilebilir) çok ağır, tedavisi olmayan ve genelde ölümle sonuçlanan bir hastalığın adıdır.Genelde muhabbet kuşlarında görülen bir hastalıktır, ama başka kuşlar da hastalanabilirler. Bu hastalık çok bulaşıcıdır ve nöbet nöbet seyretmektedir, öyle ki bazen aslında enfekte olan bir kuş sapasağlam görünebiliyor ve tamamen sağlıklı bir kuş olduğu zannedilmektedir. Yani bu şekilde sağlıklı görünen bir kuş bir yere yeni katılıyorsa, oradaki tüm kuşları hasta edebilir. Bu nedenle bu hastalık çok tehlikelidir, çünkü ilk anda gizli kalmaktadır. 

GLS 'nin İlerlemiş Halindeki Tipik Belirtileri

Nöbet geldiğinde, kuş aşırı derecede yem yer, buna rağmen de gittikçe zayıflıyor. Nedeni şu: hasta olan sindirim sistemi, aldığı besinleri değerlendiremiyor. Akut hasta olan kuşların da bircoğu bir yandan sümüksü bir şekilde hazmedilmemiş yem taneleri kusarlar. Ayrıca gaitada da genelde hazmedilmemiş yem taneleri bulunmaktadır. Görünürde yeteri besin alan hasta kuş, bu şekilde zamanla açlıktan ölüyor çünkü vücudu besinden mahrum kalmaktadır. 

Hastalığın esas sebebi nedir ?

Bugünkü bilgilerimize göre, bu hastalığın sebebi kuşun bağırsaklarına yerleşen MEGABAKTERİLER'dir. Adı yanıltabilir, aslında onlar bakteri değil de mantar ya da mantar benzeri organizmalardır.

Oldukça geç, 2004 yılında araştırmalar yapıldı ve o güne kadar  keşfedilmemiş bir tür olduğu görüldü, adı da MACRORHABDUS ORNİTHOGASTER konmuştur. İngilizce adı ise “avian gastric yeast” (kuş sindirim mayası) 'dır.

Megabakteri enfeksyonu olan kuşlarda sık sık sekonder (ikincil) bakteri enfeksyonu görülmektedir. Bu durumda hem maya hem bakteri hastalık sebebi olarak kuşu perişan eder. Eğer bu etmen (macrorhabdus) bir kuşa musallat  olmuşsa, megabakterioz’u var denmektedir. Fakat tıp dünyası gittikçe bu addan uzaklaşıp MACRORHABDİOZ demektedir.

Bugün bilim hala, macrorhabdusun varlığın yeterli olup olmadığını tartışmaktadır, yoksa hastalığın çıkışı için başka etmenlerin, mesela bakteriyel bir enfeksiyonun gerekli olup olmadığını araştırmaktadır  Bu konuda , hem literatür hem de tecrübeli kuş sahiplerinin bu konudaki görüşleri hala birbirine zıt durumdadır.

Megabakteriler musallat oldu = Going Lihgt Sendromu  ????

Bilim şunu kesin tespit etti: bir kuşta tetkiklerde megabakterinin varlığı tespit edilmişse dahi, kuşun GLS den hasta olduğu manasına gelmez. Yani hastalık baş göstermeyebilir. Ancak, eğer hastalık başlamışsa, ve erkenden teşhis konulmamışsa, genelde çok çabuk bir seyirle ölümcül oluyor. Halbuki hastalığın tedavi imkanları mevcuttur.

Örneğin Amphomonoral adlı ilaçla  megabakterilerin çoğalmasını önlemek mümkün, dolaysıyla hastalık da en azından bir müddet için durdurulmuş oluyor. Ama ilaçın dozu konusunda da literatür ve veterinerler farklı farklı tavsiyeler var.

Sık sık kusan ve yediklerini  tutamayan bir kuş ille de GLS' den hastalanmış değildir,  kursakta olan başka herhangi bir hastalık da buna sebep olabilir. Gaitada hazmedilmemiş yemler ise ağır bir bağırsak iltihabının işareti de olabilir, dolayısıyla ille de megabakteriler de bunun suçlusu değildir. Bu nedenle, kuşunuzda GLS şüphesi varsa, onu biran evvel bir veteriner hekim tarafından kontrol ettirmenizde fayda vardır.

GLS tedavisinde destekleyici önlemler 

2001 yılında bayan B.Buckermann, muhabbet kuşu sahibi, GLS ile tanışmak zorunda kalmıştı. Erkek muhabbet Pierrot birkaç defa veteriner tarafından tedavi edildi.Hikayesi şöyle:

Klinikte yapılan ilk tedavi başarılı idi, ama 9 hafta tekrar hafifçe hastalandı. 2ci tedavi, ve 5 hafta sonra tekrar hafif nüksetti. Genelde hala çok canlı kuşa, ağır yan etkiler dolaysıyla,  tekrar bir tedavi düşünmedim. Denize düşen yılana sarılır misali araştırmalarımda  KEKİK'in mantar öldürücü etkisini keşfettim. Artık her gün Pierrotun lapasına KEKİK ÇAYI  ekledim, (250 ml suya 2 tatlı kaşığı kekik). Gaita laboratuar tetkiklerinde megabakterilerin azaldığı görülmüş ve 9.cu ve 12ci haftada sıfır görüldü. Kaslı midede bakterilerin balgam arasında saklanmalarını engellemek için de yarım tatlı kaşık anason ezıp kekik çayına kattım.

Ancak dikkatli olmak lazım, lapanın fazlası karaciğeri ve böbrekleri yorabilir. Pierrotu devamlı tarttıgım için dıkkatlı olmayı becerdim.

Muhtemelen kekik antimikotiklerin yerine geçmez, ama çok büyük faydasını gördüm.

Benim lapamda 1  bezelye boyu  ve bebek maması (tahıllı), şekersiz, ve bırkaç damla anason çayı. Büyük bir sabırla bu lapayı yediriyordum. Bugün hala arada sırada veriyorum ama her zaman değil.

Bayan Buckermanna göre, lapanın başka tarifeleri de olabilir ve ekliyor:

Önemli olan doğru dozaj. Fazlalık zarar verebilir. İlk başta sadece açık çaydan birkaç damla verilmeli. Bir de lapanın dışında bolca meyva, az haşlanmış yumurta sarısı ve bilhassa bolcana çimlendirilmiş yem. ( Tohumlar, mesela darı) fazla da verilmez aksi takdirde kuş şişmanlar. Zayıflatmak daha çok hareket yolu ile olmalı, aksi takdirde bünyesi zayıflar.

Benzer Hastalıklar 

Muhabbet kuşlarında ve diğer kuşlarda benzer birçok hastalık kusmaya neden olabilir. Bağırsakların bir hastalığı (mesela enfeksiyonu) veya midenin bir rahatsızlığı da hazmedilmemiş tanelerin çıkartılmasına neden olabilir. Önemli olan kuştan anlayan bir veteriner hekimin tam teşhis koymasıdır, ki ona göre de tedaviye başlanmalı. Ama ne olursa olsun, hazmedilmemiş yemin çıkartılması her zaman ciddi bir bulgudur ve besinsizlikten  kuş ölebilir.

 

HASTA KUŞ KAFESİ

 

Birden fazla kuş besleyenlerin mutlaka her zaman bir hasta kuş kafesi olmalıdır. Bu kafeste yalnızca hasta kuşa bakılacaktır. Hasta kuşun kafesinde de normal kuşun kafesinde bulundurduğunuz malzemeler bulunmalıdır. Bazı vakalarda hasta kuş kendini fazla kötü hissetmez. Bu yüzden onun rahatça hareket edebileceği bir alan hazırladığınızdan emin olmalısınız. Kafeste salıncak ve doğal ağaç parçalarlı bulundurabilirsiniz. Bunlara karşın hasta kafesiniz kolayca taşınabilecek şekilde olmalı, seyahate uygun bir yapıda bulunmalıdır. Çünkü çoğu hasta kuşun veterinere gitmesi gerekmektedir.

Tedavi Kafesinin Boyutları

Kötü vakalarda kuşunuzu kafeste tek başına haftalarca tutmanız gerekebilir. Bu yüzden kafesiniz, kuşunuzun kanatlarını rahatlıkla açabileceği boyutlarda olmalıdır. Ama bu büyüklüğü de abartmamalısınız. Çünkü kuşunuzu bu kafeste veterinere götürmeniz gerekebilir. Büyük bir papağan kafesinin taşınması kolay değildir( mesela arabaya sığdıramayabilirsiniz). Ayrıca büyük bir kafeste veterinerin kuşunuzu yakalaması da çok zor olacaktır. İşin özüne gelirsek; kuşunuzun rahat olabileceği, ama çok hareket edemeyeceği boyutlarda bir seçim yapın( muhabbet kuşları için 30*30*30 yeterli olacaktır)

Hasta Kafesinin Yem Kapları

Hasta kuşun kafesinde yem kaplarını koymayı unutmamalısınız. Yem kaplarından birine kuş kumu koymalısınız. Unutmayın ki kuşlar kuma sadece sindirim için ihtiyaç duyar. Zemine kum sermemelisiniz.

Elbette bir de suluğa ihtiyacınız var. Lütfen dikkat! Hasta bir kuş büyük ağızlı suluklara boğulabilir. Kafesin telleri arasından kullanılan standart bir suluk siz ve kuşunuz için daha iyidir. Doğal tünekler ve ağaç dalları kuşunuzun morali için çok önemlidir. Kuşunuz bu kafeste geçireceği süre boyunca dinleneceği ve eğleneceği yerler arayacaktır. Kafese gaga taşı koymayı kesinlikle unutmayın. Bildiğiniz gibi bunlar kuşlarınızın sağlığı için önemli detaylar.

Zemin Malzemesi

Kuşunuzun hastalığına göre belirleyeceğiniz zemin malzemeleri içinde kesinlikle kum ya da kumlu kağıt bulunmamalı! Mesela sakat bacaklı kuşlarda zeminde kum olursa bacak kuma saplanır ve daha da kötü sakatlanmalara neden olur. Bu tarz kafeslerde en iyi yöntem tabanı boş bırakmaktır. Kuşunuzun kanaması varsa , kanama durur durmaz tabana bir adet kağıt havlu koyun. Kağıt havlular zemindeki sıvıyı emecektir.Yapılan en büyük hatalardan biri kanaması devam ettiği halde zeminde kağıt havlu tutmaktır. Kağıt havlu vücuttan kanı daha hızlı emecektir ya da yaraya yapışacaktır. Bu yapışan parçaları sökmek istediğinizde de kuşunuzu tekrar yaralayacak, kanamayı hızla tekrar başlatacaksınız.

Eğer kuşunuzun bir iç parazit yüzünden hasta olduğunu düşünüyorsanız kesinlikle zemini boş bırakın. Veterinerler taze ve temiz dışkıları ihtiyaç duyarlar ki o parazitleri tespit etsinler. Aksi taktirde bu parazitleri tanımak çok zor olacaktır.

Sakatlanmalardan ötürü tedaviye alınan bir kuşun kafesinde tabanı bir tabaka ile kaplamalısınız. Katlanmış dergi sayfaları sizin işinizi rahatlıkla görecektir. Kesinlikle kumaş kullanmayın. Parmakların kopmasına ve kuşun ölümüne neden olabilirsiniz.

 

VİTAMİN EKSİKLİĞİ

 

Eğer kuşunuzun günlük beslenme düzeni vitamin ve mineral bakımından yetersiz ise kuşunuz ölebilir. Vitamin eksikliği hafif rahatsızlıklara neden olduğu gibi , çok büyük sağlık sorunları da yaratabilir. Papağanlar ve diğer kuşlar günlük yaşamlarında pek çok vitamin ve minerale ihtiyaç duyarlar. Buna karşın bu yazıda sadece en önemli 4 taneye yer verdik.

A Vitamini Eksikliği

Vitamin A eksikliği çeken kuşlar solunum sistemi hastalıklarına karşı korumasızdır. Büyük papağanlar ( özellikle gri papağanlar) bu vitaminin eksikliğinden dolayı aspergillosis hastalığından( bir tür solunum yolu enfeksiyonu) acı çeker.

Hasta kuşların tüy renkleri matlaşır, gaga, cere ve ayak yapıları bozulur. Bazı papağanlar hyperkeratosis hastalığının ( epidermisin aşırı bölünmesi yüzünden derinin kalınlaşması)  belasına kapılırlar. Bu hastalık onlarda cerenin aşırı kalınlaşması haliyle ortaya çıkar. Bu yüzden,kronik A vitamini eksikliği alt gaga etrafındaki deride şişkinliklere neden olabilir;çünkü vücudun bu kısmındaki tükrük  bezleri şişmiştir.Boğaz mukozası sıklıkla sarımsı-beyazımsı bir renkle kaplanmıştır,kuş konjunktivit ve göz kapağı şişmesi gibi göz rahatsızlıkları geçirir.Eğer bir kuşta A vitamini eksikliği olduğundan kuşku duyuluyorsa erken davranılmalıdır.Örneğin hastalığın başlangıç safhalarında salya bezlerinin şişkinliği vitamin enjeksiyonları ile tedavi edilebilir.Sonraki zamanlarda bu şişkinlikleri vitaminlerin yardımıyla tedavi etmek olanaksızdır,salgı bezlerinin veteriner tarafından kesilip çıkarılması gerekir.

B Vitamini Eksikliği

Bu durumda kuşta B vitamini eksikliği vardır,ve rahatsızlığın sonucu olarak kuşun bacakları felç olur.Sarsılmalarda da olduğu gibi  bu durum aniden oluşur ve kuş çok korkar.Bir çok muhabbet kuşu  felç sebebiyle ince dallara tüneyemez. Pek çok kuş çarpık bacakları yüzünden tüneklere konamaz. Yere düşerler ve topallayarak yürürler.Kuş veterinerleri kuşun içme suyuna eklenebilecek sıvılar verirler.Bu besin ilaveleri bir B vitamini bileşiği içerir.Buna ek olarak kuşlara B vitamini enjekte etmek çoğu zaman fayda sağlar.Lütfen B vitamini eksikliği bulunan kuşu kendiniz tedavi etmeye çalışmayın,her zaman doğru tedaviyi seçmek için kuşlarla ilgilenen bir veterinerle görüşün.

D Vitamini Eksikliği

Bir kuşun vücudunda,D vitamini minerallerle ilgili metabolik işlemler için çok önemlidir.Kalsiyumun ve besindeki fosforun ince bağırsaktan geçerken emilimine yardımcı olur.
Bununla birlikte D vitamini,iskeletin mineral tuzları depolamasından sorumludur.Eğer D vitamini eksikliği oluşursa organizma kalsiyum eksikliğinden dolayı sağlam kemik oluşturamaz.Bu yüzden kemikler çok yumuşar ve bükülürler.Genç kuşlarda bu durum oluştuğunda bu rachitis(raşitizim),daha yaşlı kuşlarda ise “adult rickets”(ergen raşitizmi)dir.Bunların her ikisinde de belirtiler oldukça benzerdir.Kemikler yeterince mineral tuz içermediklerinden çok yumuşarlar ve bunun sonucunda iskelette(bacaklar,omur) deformasyonlar oluşur.Radyograf yardımıyla bir veteriner kuşun iskelet durumuyla ilgili daha fazla şey belirleyebilir.Böylece kuşun D vitamini eksikliği yaşayıp yaşamadığı belli olur.Kuşa sağlıklı besin vererek optimal vitamin ve mineral desteği sağlamak çok önemlidir.Buna ek olarak birçok durumda hasta kuşu güneş ışığına çıkarmak ya da UV lambasının(örneğin Arcadia Bird Lamp)  ışınlarını vücuduna almasını sağlamak faydalıdır.Ultraviyole ışınlar,kuşun derisinin D3. vitamini üretebilmesi için gerekli;ve bu yüzden önemlidir.

E Vitamini Eksikliği

Özellikle beyaz avusturya papağanları E vitamini eksikliğine karşı hassastırlar.Muhabbet kuşları bu duruma daha az eğilimli görülebilirler ancak muhabbet kuşlarında da bazı zamanlarda bu rahatsızlık oluşabilir.Eğer bir kuşta E vitamini eksikliği varsa,kuş yürümeye çalışırken titremeye ve yalpalamaya başlar.Kramplar ve zorunlu dairesel hareket E vitamini eksikiğinin belirtileri olabilir.Bir çok kuşun görme kabiliyeti azalır,bazı ilerlemiş durumlarda kuş tamamen kör olabilir.

Dikkat! Eğer E vitamini eksikliği bir kez oluşursa kuş iyileştirilemez.E vitamini enjeksiyonları bile kuşu iyileştirmez;sadece acıyı dindirebilir.Bu yüzden iyi dengelenmiş bir beslenme sağlamak,E vitamini eksikliğini önlemek için önemlidir.

 

ISI LAMBASIYLA SICAKLIK TERAPİSİ

 

Hasta kuşlar yalnızca etkili ilaçlara değil, sıcaklığa da ihtiyaç duyarlar. Kuşun vücut sıcaklığı 41’C dır. Kuşunuz hastayken bu sıcaklık düşükse kuşunuz soğuk almış demektir. Vücut ısılarını dengelemek için hasta kuşlar, sağlıklı kuşlardan daha fazla enerjiye ihtiyaç duyarlar. Organizma bakteri ya da diğer patejonik unsurlarla savaşırken enerji kullanacağından vucüt ısısı dengelenemez çünkü ısı dengesine harcanacak enerji bunlara gider. Kuşunuzun vücut ısısını dengelemesine yardımcı olmak için özel lambalarla 1. seviyede ışık tutarak ona fayda sağlayabilirsiniz.

Koyu kızılötesi lambalar bu iş için en uygun olanlardır. Lamba hasta kuşun kafesinden 40 cm mesafeye koyulmalıdır. Kafesin içindeki sıcaklığın çok yüksek olmadığından emin olmanız çok önemlidir. Kafesin içinde lambanın etki göstermediği, gölge bir yer mutlaka bulunmalıdır ki eğer lamba yüzünden kafes çok sıcak olursa kuşunuz oraya gitsin. Mesela kafesin lambaya bakan tarafının yarısını havluyla kapatırsanız bu kuşa ihtiyacı olan kaçış alanını sağlar. Yalnız şuna dikkat edin. Kafesin yarısını değil, ışığın olduğu yüzün yarısını havluyla örteceksiniz. Aksi taktirde kafesteki sıcaklığı akıl almaz biçimde yükseltirsiniz. Koyduğunuz havlunun kafesin hava almasını engellemediğinden emin olun. Çünkü havluyla hava sirkülasyonunu bozarak kuşu öldürebilirsiniz.

Lambayı nasıl ve ne mesafede kullanacağınız kuşun hastalığına bağlı olarak farklılık gösterir. En iyi uygulama şekli için veterinerinizle görüşmelisiniz.

Beyninden dolayı rahatsızlık yaşayan bir kuşunuz varsa kesinlikle sıcak tedavisini uygulamayın ! Kan dolaşımındaki ısıyı arttırarak kuşun merkezi sinir sistemine çok büyük hasarlar verebilir, onu felç edebilir ya da öldürebilirsiniz.

 

YUVARLAK KURTLAR-BRUTUS-İLK ELDEN BİR HİKAYE

Ağustos 2004'de maalesef ilk muhabbet kuşumuz Bibo'yu öldürmek zorunda kaldık.Epilepsi nöbetleri geçiriyordu ve bir nöbetten çıkamadı.Bizim için bu korkunç birşeydi fakat onun acı çekişini izlemek daha acı vericiydi.

Onun 5 muhabbet kuşu arkadaşı,Bibo olmadan veterinerden geri döndüğümüzde biraz rahatsız görünüyordu.Dişi partneri Pebbles özellikle acı çekiyordu.

Bizim için kolay olmasa bile,diğer beş kuşu düşünmek zorunda olduğumuzu biliyorduk: Pebbles zaten çok zayıftı, çünkü hayatına kötü bir şekilde başlamıştı (satın aldığımızda, koli basili, streptokoküs, stafilokoküs, trichomonades ve bit enfeksionu geçiriyordu.)ve biz gerçekten endişelenmeye başlamıştık: yastan dolayı yem yemeyi keserse, tehlikede olabilirdi.

Buna ek olarak,sürüdeki erkek ve dişi kuş oranı çok iyi değildi: üç aşırı cadaloz dişi ve iki erkek! Böylece bir süre sonra,üzülerek başka bir erkek muhabbet kuşu daha almaya karar verdik.Bölgemizdeki üç hayvan barınağı da verecek muhabbet kuşuna sahip olmadığından and two budgie chat rooms did not come up with a match, maalesef bir evcil hayvan mağazasına gitmek zorunda kaldık.

İlk başta herşey harika görünüyordu.Maalesef daha sonra ortaya çıktığı üzere,bu yanlıştı.Bu kez yavru kuşu seçmek için bekledik.İkimizde en çok koyu yeşil opalin renkli kuşu beğenmiştik.Hayat dolu,meraklıydı ve sürekli birşeyler yapmakla meşguldü.Sven ona Brutus adını verdi çünkü tüm erkek "akbaba kolonileri"(bu bizim kuşumuzun takma adıdır) B harfiyle başlayan bir isme sahiptiler,böylece bu sevimli kuş büyük bir isme sahip oldu.

Eve geldiğimizde,Brutus'u çalışma odasındaki karantina kafesine koyduk.O akşam boyunca,minik beyin dışkılamakta zorluk çektiğini,dışkılamaya çalışırken kısık sesli ciyaklama sesi çıkardığını farkettim.Buna ek olarak,çok fazla birşey de yememişti.Yeni olduğundan dolayı,durumu normal karşıladık ve olayın sebebini kuşun heyacanı olduğunu düşündük.

Ertesi gün,halen dışkılamakta zorluk çekiyordu ve dışkılar genellikle dışkı deliğinin etrafındaki tüyler arasında sıkışmıştı.Ek olarak,bu atıklar yeşilimsi bir renkteydi.Brutus halen fazla yemek istemiyordu ve o zamana kadar hiç su içmemişti.Bu yüzden biz de kontrol için bir kuş veterinerine gitmeye karar verdik.

Bir gün sonra,değerli bir arkadaşımla birlikte veterinere gittik.Maalesef bizim bir arabamız yok ve veterinere araba olmadan ulaşmak uzun zaman alıyor, ayrıca kuşlar için de çok stresli.Veteriner Brutus'u ellerine aldığında kuşun ağırlığının normalden düşük olduğunu hemen farketti.Kursaktan ve açıklıktan ve benim yeni bulduğum bir dışkı parçasından örnek aldı.Kursak örneğine mikroskop altında baktığında,şunu dedi : " İlk problemimiz : kuş temiz değil."

Harika,yine trichomonades olmasın!,diye düşündüm.Mikroskobik dışkı muayenesi sırasında veterinerin "Oh,oh,oh! Buna uzun zamandan beri rastlamadık! Yuvarlak kurt yumurtaları her yerde! Çok güçlü bir istila! Bu durum onun dışkı problemlerinin ve kötü fiziğinin  nedenin açıklıyor." dediğini duydum.

Veteriner bu durumun hayvan yetiştiricisinin pis çalıştığı durumlarda oluştuğunu söyleyince cidden çok üzülmüştüm.Bana hayvan mağazasıyla irtibata geçmemi de söyledi, bir ihtimal , diğer kuşlar da enfekte olmuş olabilirlerdi.

Tedavi yazının devamındaki gibiydi.Üç gün Metronidazol sıvısı ( 20ml suya 3ml ) kursak enfeksiyonu nedeniyle,takiben 1-2 gün boyunca içme suyunda çözünmüş vitaminler ve elektrolitler ( veterinerden vitamin karışımı ve Virbac tarafından üretilen Multielectrolyt).Sonra tekrar tekrar üç gün Concurat-l 10% toz,0,06 miligramı 20ml suda çözünmüş olarak(bunu eczanelerde hesaplattırmak en iyis çünkü çok doğru ölçüler kullanıyorlar),Concurat tedavisi arasında 5 hün boyunca içme suyunda çözünmüş vitaminler ve elektrolitler.Minik beyi ,diğer kuşların yanına koymadan önce sonuçlandırıcı kontrole götürmek zorunda kaldık.

Bu tedaviye ilişkin önemli bir şey muhabbet kuşlarının kurtları vücutlarından attıklarıdır.Bunlar uzunluğu 3.5 santimetreye kadar varabilen,vücuttan atıldıktan ve kurudktan sonra kırmızımsı kahverengi bir renge gönüşen beyaz şeritlerdir.Kurtların iyi görülebilmesi için,kafesin tabanına günde 2-3 kere değiştirilmesi gereken (böylece kuşun kendi dışkılarını ve kurtları vücuduna tekrar alması engellenmiş olur ) mutfak havlusu örtülmelidir.

Çıplak gözle görülebilir niteliktelerdi. Maalesef o zaman dijital kameramız yoktu ( ödünç alınmıştı ) bu yüzden resim çekemedik.Fakat onları gözden kaçırmak neredeyse imkansızdı.Eğer enfekte olmuş kuşlar hiç kurt çıkartmazlarsa dosaj düşük demektir.Eğer toz tam olarak ölçüldüyse,tedavi şaşırtıcı şekilde işe yarıyor.

Brutus'un her gün iyileştiğini fark etmek kolaydı.Daha fazla yiyordu ve ciyaklamadan daha fazla dışkı çıkartıyordu.
Buna ek olarak forma da giriyordu: ilaçlarını aldığından emin olmak için,gagasına şırınga ile karışımı damlatmak için Concurat'lı tedavi döngüsü süresince onu hergün yakaladım.

O zamanlarda sık sık yakalanmasına rağmen,şefkatli bir kuş haline gelmişti ve ilacını aldıktan sonra elime uzun süre boyunca tünüyordu.Bununla birlikte küçük afacanı yakalamak,güçlendiğinden ve dayanıklılığı arttığından dolayı giderek zorlaşıyordu.Minik bey ayrıca zekiydi de:her zaman elime tünüyordu böylece benim onu yakalamam zorlaşıyordu.

Tedavi döngüsünün sonunda,veterinerin tatilden dönüp kuşu kontrol etmesi için beklemek zorunda kaldık.Çok şükür, inceleme sonucu iyiydi ve dışkıların incelenmesinden sonra Brutus'un nihayet diğer kuşlarla birlikte yaşayabileceği kararı alındı.Tek başına 6 hafta tutulmasından sonra,onun diğerleriyle birlikte olmasından hoşlandığını gözlemlemek bir zevkti.

Evcil hayvan mağazasındaki diğer kuşlara ne olduğu konusunda bilgi sahibi değilim.Mağaza yönetimi bizim tarafımızdan bilgilendirdi ve bununla birlikte,herhangi bir iyileşme olup olmadığını görmek amacıyla denetlemek için döndüğümüzde bizi aşağılamaktan başka birşey yapmadılar.Ne yazık ki,bu ziyaret sırasında yedikerinin tamamını üç kere kusan bir dişi muhabbet kuşu gözlemledik.Bölge veterineri mağazayı 4 hafta sonra ziyaret etti ve hiçbir şey bulamadı..

Brutus eğer deneyimsiz biri tarafından alınsaydı,çok sayıda kurt yüzünden meydana gelecek bağırsak tıkanması sonucu kötü bir şekilde ölecekti.Bu konuya ilişkin,bir evcil hayvan mağazasından bir daha asla başka bir muhabbet kuşu satın almamaya karar verdik.Sahip olduğumuz ya da bir evcil hayvan mağazasından satın aldığımız yedi muhabbet kuşundan dördü satın aldığımız sırada hastaydı

Bibo'yu hergün özlüyoruz ,ancak Brutus'un bizim olmasından dolayı artık daha fazla üzülmüyoruz.Brutus kalplerimizde farklı bir yer kazandı ve biz bu küçük sihirli "fare"ye sahip olmaktan çok gururluyuz.

Ekim 2004, Anna Kollak

 

OYUCU PARAZİTLER(OYUK YÜZ-BACAK PARAZİTLERİ)

Muhabbet kuşları ve diğer birçok kuş türü ölü deri hücreleriyle beslenen bu parazitler tarafından vurgun yiyebilir (Knemidokoptes ssp.)

Vücutlarında etki gören iki ana bölge vardır. Papağanlarda genellikle kafa bölgesi( gaga, cere, göz kapağı) etki altında kalır. Buna ilave olarak bacaklar ve ayaklar da saldırıya uğrayabilmektedir.

Pullu Bacak Parazitleri

Bu parazitlerin Latince ismi Knemidokoptes mutans ‘dır. Adından da anlaşılabileceği gibi bu parazitler kuşun bacaklarına etki etmektedir.  Bu parazit türünün bulaşması genellikle kanaryalarda görülür,  fakat bazı kuş türleri (papağanlar da dahil) etkilenebilir.

Bu parazitler 0,25mm uzunluğunda ve yuvarlak bir vücuda sahiptir. Bu parazitler kuşun deriyi tekrar yenilemesi için deriye sürekli olarak oyuklar açarak zarar verirler ve yumurtalarını da deriye bırakırlar.

Pullu Bacak Parazitlerinin Bulaşma Belirtileri

Yukarıda da anlatıldığı gibi, bu akarların bulaşmasından sadece bacaklar etkilenir. Bu akar türü alt çeneden yukarısına bulaşmaz. Hasta kuşun bacakları kurumaya başlar, çok pullu bir hal alır. Başlangıçta tabaka durumunda olan bu durum sonra kabuk tutar. Bu akarların metabolik atıkları(dışkıları) deriye etki eder; kaşınma ve şişme nedeniyle sık sık deri zarar görür. Bu parazitlerin deride bulunması konak kuşa büyük zararlar verir.  Alman papağanlarına bileklik takılmaya başlamasından beri, parazit bulaşmaları daha riskli hal almıştır, tam temizleme yapılamadığından bacağın tamamını kaybetme riski vardır.

Pullu Yüz Parazitleri (Ya da oyucu parazitler)

Scaly face(pullu yüz) kelimesi oyucu parazitlerin ya da pullu yüz akarlarının bulaşmasına verilen genel isimdir(Knemidokoptes pilae). Bu türün dişileri yuvarlak şekilli ve 0,4*0,3 mm büyüklüğündedir. Pullu bacak parazitleri gibi çıplak gözle görülemezler.

Maalesef bu tür sadece bacakları değil, gagayı, gözleri ve cereyi etkilemektedir. Muhabbet kuşlarında bu akar en çok gagayı etkilemektedir. Çoğu olayda bu bakteriler önce bacağa sonra da gagaya saldırırlar.

Pullu Yüz Parazitlerinin Bulaşma Belirtileri

Eğer bu bakterinin bulaşması söz konusu ise ve bulaşma boyunun üstü ile sınırlı değilse kuşunuz şiddetlice kaşınmaya başlayacaktır. Başlangıç evresinde bu bakterilerin bulaşması belirgin olarak görülür ve kuşun durumunu ciddi olarak etkiler(*). Gaganın köşelerinde ve gagada kabuklu öncül plakalar görülür.  Erken aşamalarda parlak, beyaz, tortumsu bir görünüm vardır ve zamanla kalınlaşır ve kabuk halini alır. Bu akarlar oyuklar açtığından dolayı üst çene zaman geçtikçe oyuklarla dolar. Eğer deride, bacaklarda ya da cerenin etrafında yaralar varsa bunlar kuvvetlice kaşınmaktan ötürüdür. Kuş huzurlaşır ve sürekli olarak kaşınır. Eğer bulaşmam kontrol edilemiyorsa çok ciddi sonuçlar ortaya çıkar ki bunlar çok acı verir ve kuşun ölümüne neden olur! Özellikle önemli vakalarda, parazitler gagaya o kadar çok oyuk açar ki sonunda gaga düşer ve kuş açlık ve acılı bir kanlı ölümle karşı karşıyadır. Parazit bulaşması fark edildiğinde veterinere götürmemek için çok fazla vurdumduymaz olmalısınız!!!.

Fazlaca bilinmeyen bir diğer şey ise gagaları etkilenen tek kuş türünün papağanlar olmaması. Diğer kuş türleri de etkilenebilir. Buna kuşların cereleri de dahil. Böyle engellenemeyen bir yayılmanın sonucu bir tür ilk yardım çalışmasıdır. Solda görünen dişi kuş “Happy” bu korkunç hikayeyi tecrübe etmişti. Kuşun eski sahibi kuş “güçlü!!” göründüğü için onu bir veterinere götürmemiş.

Tüneğinde oturması, yemini düzenli yemesi ve ötmesi sahibinde bu tanıyı uyandırmış ve veterinere götürmeme fikrini doğurmuştur. Zamanla Happy bu durumdan kurtarıldı fakat ceresinin neredeyse tamamı parazitler tarafından yok edilmişti. Burunun en önemli ve duyarlı bölümü -ki bu bölüm cere tarafından kirlenmeye ve patlamalara karşı korunmaktadır- artık açıktaydı.

Şu anda burada enfeksiyon riski çok yüksek ve kuşun yeni sahibi, kuşun solunum bölgesi nedeniyle acı çekmemesi için sürekli uğraşmak ve emin olmak zorunda. Zarar gören cere tekrar onarılamıyor; kuşa sadece koruması düşük, nasır tutmuş bir deri kalıyor.

Pullu Yüz Bulaşmalarının Adı ve Söylenişleri

Eğer kuş bünyesinde Knemidokoptes pilae barındırıyorsa genellikle pullu yüz deriz. Bazı kaynaklar hastalığı oyucu parazitler (burrowing mites) olarak kabul eder.

Buna karşın bütün bu isimler aynı parazit bulaşmasını ifade eder. Uyarı: eğer kuşun bacakları parazitler tarafından etkilenmişse bunun nedeni Knemidokoptes pilae ya da Knemidokoptes mutans olabilir !

Yayılması

 

Oyucu parazitler genellikle yuvalıklarda bulaşırlar ( vücut teması çok olduğundan anne-baba kuştan yavrulara geçer) . Yetişkin kuşlardaki bulaşma nadiren de olsa gözlemlenebilir. Bu yüzden çiftler ve sürüde bir bulaşma görüldüyse çok büyük bir özen göstermek gerekir.

Bulaşma ile ilk semptomların görülmesi arasında yıllar geçebilir. Çoğu vakada bulaşma 6-12 aylıkken olur ; bu yüzden kuşu alırken değil aldıktan sonra fark edersiniz.

Tedavi

Her şeyden önce;  kuş uzmanlarının, sahiplerinin, veterinerlerin her birinin kendi tedavi yöntemleri vardır. Hafif bulaşmalarda parafin tedavisi uygun görülmektedir( parafini eczanelerden elde edebilirsiniz). Şu ana kadar bu tedaviyle kalıcı başarıyı yakaladım ve başka bir yönteme ihtiyaç duymadım.

Eğer sadece gaga etkilenmişse, çenenin üstü ve gaganın kenarlarındaki deri ye bu prosedür ;2 (daha iyi sonuç için 4) hafta boyunca günde 1 veya 2 defa uygulanmalıdır. Her seferinde temiz pamuklu çubuk( kulak temizleme çubukları) kullanmalısınız. Lütfen kuşunuzun parafini yutmamasına dikkat edin çünkü zehirlenebilir.

Burun çevresindeki bölgeler ve bacaklar da parafinle tedavi edilebilir; fakat göz bölgesi acemilerce tedavi edilmemelidir; kuşu kör edebilirsiniz. Bu tedavi 2 ya da 4 hafta sonunda mutlaka bırakılmalıdır- bu tabakalar tekrardan oluşsa bile- .

Parafin oyukların içini doldurarak yağlı bir film gibi kaplar ve parazitleri boğar. Tüm yakalanan parazitlerin öldüğünden emin olduktan sonra bu tedavi yöntemi uzun süre tekrarlanmamalıdır. Parafin uygulanmamış bölgelerde parazit yumurtası bulunma riski vardır. Bu yüzden uzun bir aradan sonra akar istilası tekrarlanabilir.  Eğer kuşun göz çevresinin tamamında parazit varsa onu mutlaka veterinere götürmelisiniz.

Güç vakalarda veteriner ivermectin içeren bir ilaç kullanacaktır. Önceden Ivomec adlı bir ilaç kullanılıyordu. Toksin etkilerinden ötürü kullanımdan kaldırıldı. Şu günlerde çoğu veteriner Stronghold adlı bir ilacı kullanmaktadır. ivermectin içeren ilacın damlaları tüylü hastanın boynuna damlatılır( hastalıklı bölgeye uygulama methodu)  ya da ciddi hastalarda(durumlarda) şırınga ile enjekte edilir. Boyuna damlatıldığında organizmaya katılır, tüm vücuda yayılılr ve parazitleri zehirler.

Şu belirtilmeli ki; kuşlar için tamamen risksiz değildir. Bazı vahşi kuşlar ; mesela ispinoz  en ufak dozajda bile ölmektedir. Organizma ve savunma sistemi bu acısız tedaviyi kabul eder.

Fakat kuşun vücudundaki ivermectin maddesi yüzünden ölme olasılığı vardır. İşte bu yüzden mevcut durumlarda kuşunuzu veterinere götürmelisiniz ki bu zehirli maddeyi kullanmak zorunda kalmasın. Çoğu durumlarda kuşlar için 2 seanslık tedavi yeterli olmaktadır.

Önemli: eğer oyucu parazitler sadece vücutta yaşıyorlarsa  anti-parazit ilacı kullanmanıza gerek yoktur. Bu ürünler genellikle yüksek oranda toksin içerir ve kuşa zarar verir.

Oyucu parazitler insanlara etki etmemektedir, korkmaya gerek yok! 

Benzer Bir Hastalık : Gaga Mantarı

Eğer kuşlar hijyenik olmayan ortamlarda tutuluyorsa ya da kuşun savunma sistemi uzun süredir yetersiz kaldıysa ; gaga bölgesinde mantar oluşumu gözlenebilir.

Böyle bir bulaşmada mantar, boynuzumsu bir görünüm oluşturarak kendiliğinden yayılır. Bununla birlikte bir renk değişimi gözlenebilir. Mantar bulaşması, oyucu parazitlerle aynı belirtileri gösterir. Bu yüzden veterinerin teşhis koyması önemlidir.

 

YUVARLAK KURTLAR

 

Yuvarlak kurtlar (Ascaris spp.) muhabbet kuşlarının ve diğer bir çok evcil kuş türünün bağırlaklarına yerleşebilir.Kuşları doğal döşemeli kuşhanelerde tutanlar,kuşların yuvarlak kurtlarla enfekte olabileceği riskinin farkında olmalıdırlar.Yuvarlak kurtların yumurtaları nemli iklimde uzun süre dayanıklı olacakları yerde;zeminde bulunur.Sıcaklık,kuruluk ve güneş ışığı ile direkt temas onları çabucak yok eder.Veterinerler genellikle , ascarid adıyla anılan canlıların yuvarlak kurtlarla bağlantılı olduğunu söylerler.

Bulaşması

Eğer muhabbet kuşları yuvarlak kurtla enfekte olmuş kuşhanenin ya da kafesin zemininden besin alırsa kurt yumurtaları kuşların sindirim sistemne kolaylıkla girerler.Bağırsağın içinde yumurtalar 35mmlik kurtlar halinde dönüşür ve yumurta üretmeye başlarlar.Yumurtalar kuşun atıklarıyla birlikte kuşhanenin yada kafesin tabanına ulaşır ve bu da sürüdeki diğer kuşlara bir risk oluşturur.

Belirtiler

Yuvarlak kurt enfeksiyonu geçirmekte olan bir muhabbet kuşu diare(ishal) ve aşırı zayıflama belirtileri gösterir.Hasta kuşun karnına yakından bakıldığında kuşun derisinde bağırsaklarına ait halkalar görülecektir.Sağlıklı bir kuşta olmayacak bir şey bu kuşlarda kolaylıkla gözlenir.Özellikle ciddi durumlarda bu durum kurtların dolanması yüzünden bağırsakların tıkanmasına yol açabilir.Bu da kuşun kısa bir süre içinde ölümüne sebep olacaktır.
Hafif bir yuvlarlak kurt enfeksiyonu kuşun merkezi sinir sisteminde problemlere neden olur.Kurtlar kuşa toksik etki yaratan metabolitler salarlar.Zamanla kuşun vücudu bu toksik bileşimlerle başa çıkamaz hale gelir ve bu da sonuç olarak merkezi sinir sistemine zarar verir.Bu hasardan dolayı felç yada kuşun kafasının doğal olmayan bir şekilde dönmeye başlaması durumları ortaya çıkar.

Tedavi

Eğer bir yuvarlak kurt enfeksiyonundan şüpheleniyorsanız bir veterinerle görüşmelisiniz.Veteriner kuşun dışkı örneğini inceleyecektir.Yakın zamanda çıkartılmış atıklar kumsuz bir tabandan alınmalı ve ufak plastik kutulara konulmalıdır.
Veterineriniz size yuvarlak kurtlardan kurtulmanız için bütün sürüye vermeniz gerek bir ilaç verecektir.Üç-dört haftadan sonra terapi tekrarlanmalıdır böylece vücutta yaşayan larvaların tamamı öldürülebilir.

Resmi büyütmek için üzerine tıklayınız...Yuvarlak kurtların uzunluğu hakkında fikir vermek amacıyla bir ruj tedavi sonrası ölen kurtların yanına bırakılmıştır.

Tedavi başarılıysa kurtlar kuşun vücudunun içinde ölür ve bağırsaklara tutunamadığından atıklarla birlikte vücuttan atılır.Sağdaki resimde vücuttan atılmış yuvarlak kurtlar 7cm uzunluğundaki dudak parlatıcı ile karşılaştırldığında rahatlıkla görülebilir.

Dikkat: İçeride tutulan muhabbet kuşları da kurtlardan etkilenebilir. Bir arkadaş  dişi muhabbet kuşunun yanına koyduğu bir erkek kuş getirdi.Yaklaşık yarım yıl sonra daha önceden sağlıklı olan erkek muhabbet kuşu Flori bir yuvarlak kurt dışkıladı.Muhtemelen kuş , yavru iken kurt yumurtalarıyla ve/veya larvalarıyla enfekte olmuş ve karnında onları taşımıştı.

 

KAN EMİCİ BİTLER(KIRMIZI KENELER)

 

İnsanlar ne zaman papağanlarının bitlerden dolayı acı çektiğinden bahsetse, gece saldıran kan emici parazitlerden bahsederler. Bu küçük sıkıntı vericilere ilave olarak, kuşlar bozuk yüz ya da kavite(oyuk) açan parazitler olarak adlandırılan şeylerden de rahatsız olabilir. 

Kırmızı keneler (Dermanyssus gallinae) 0,7 ile 1,1 mm arasındadır.  8 ayağıyla kuşların vücudunda yavaş hareket eder ve onların kanlarıyla beslenir.  Gün boyunca bu küçük böcekler yeniden üreyebilecekleri yerlerde yani kafesin köşe noktalarında ve tüneklerdeki çatlaklarda saklanırlar.  Larvanın yumurtadan çıkması  21’C da yalnızca 2 gün sürer. Eğer sıcaklık 8-15 ‘C arasında ise gelişim 5 gün sürer. Kırmızı keneler geceleri aktif olduklarından gündüzleri kuşun üzerinde görünmeleri imkansızdır.

Papağan gece bu kenenler yüzünden çok büyük bir acı çeker ve genellikle bu kenelerden kurtulmaya çalışırken kendine zarar verir( derisini çizer). Gün içinde kuş sıklıkla uyur ve bitkin - depresif bir görüntü verir. Eğer kuş geceleri biraz uyuyabilirse, bu kafesinde bıraktığı pisliklerin (dışkıda) dağınıklıklarında görülebilir(distribution of its droppings) . Bu canlıların varlığını gece kafesin üstüne beyaz bir bez örterek anlayabilirsiniz. Bezin üstünde hareket eden kırmızı noktalar bu davetsiz misafirlerimizdir.

Bu keneleri bulmanın diğer bir yolu da kafesin ya da üretimhane(büyük kafes) in köşelerine rulo haline getirdiğiniz bir parça bant koyun(yapışkan kısım yukarıda kalacak). Kırmızı keneler bu bantlara yapışırlar ve küçük kırmızı noktalar olarak görebilirsiniz.  Ölen keneler hızlı bir şekilde siyaha döner.

İşin aslına bakarsanız kuşun kendi kendini tedavi etmesi mümkün değildir. Kafesi, tünekleri ve aksesuarları parazitlerden arındırmak çok önemlidir. Kuşu içindeki eşyaların da yeni olduğu başka bir kafese de almak bir yöntem olabilir. Bu yeni kafes diğeriyle aynı odada durmamalıdır. Kafesin olduğu çevreden de parazit bulaşacağından kuşu tekrar bu odaya almadan önce bu odanın da parazitlerden arındırıldığına emin olun.

Kuşun temas edeceği her şeyi temizleyin ve dezenfekte edin.  Özellikle su kapları ve kafes sıcak su ve fırça kullanılarak yıkanmalı.  Aslında tünekleri ve salıncakları olduğu gibi çöpe atmak daha akıllıca bir yöntemdir.  Ayrıca veterinerinizden alacağınız ilaca da ihtiyacınız olacak(contact poison). Bu ürün paraziti temas eder etmez öldürmektedir. İşin önemli noktası dozu fazla kaçırmamak. Çünkü kuşu da zehirleyebilirsiniz!!!

Kuşunuzu bir pire tozu bulutunun içine sokmanıza gerek yok. Çünkü bu ona zarar verecektir. Ya da ilacı doğrudan kuşunuzun üstüne sıkmayın. Bu işlem için veterinerinizin size göstereceği tekniği kullanın.

Uyarı: kırmızı keneler insanları da etkilemektedir. Kuşunuzun kenelerle sorunu varsa ve sizin vücudunuzda da kaşıntılı şişkinlikler oluştuysa, bulaşma sadece kafesle sınırlı değil demektir. Kurtulmak için en iyi yol ilk belirtileri alır almaz evinizi ilaçlatmanızdır.

 

KUŞ BİTİ

Isıran bit dış parazitler grubuna girer. Uçamayan bu böcekler kuşların tüylerinde yaşarlar, tüylerle ve ölü deriyle beslenirler. Bu tür kan emmediği için kam emenler kadar zarar vermez. Isıran bitlerin birkaç türü vardır ve her bir tür farklı kuşları konak olarak seçer. Bütün bitlerin yaşam tarzları aynı olduğundan bu paragrafta kısa bir özetle geçiyoruz.

3 mm den biraz uzun olan boylarına rağmen bunları çıplak gözle görebiliriz.  Genellikle koyu renklidirler, 6 bacaklı, uzun ve ince bir yapıları vardır. Biraz ürkektirler ve bu yüzden ışıkla karşılaştıklarında kuşun tüylerinin arasına sürünürler. Sağdaki resimde 4 defa büyütülmüş bir fotoğrafla nasıl göründüklerini anlayabilirsiniz.


Bit kuşun tüylerinin arasına kalıcı olarak yerleştikten sonra başarabildiğince ürer. Yumurtalarını kuş tüylerinin kıvrımlarına bırakırlar. 1-2 hafta içinde yumurtalar çatlar ve larvalar dışarı çıkar, 5 hafta geçtikten sonra larvalar erişkin hale geçer.

Büyütmek için resme tıklayınız...

Bit salgınını nasıl fark edersiniz ?
Yoğun bir bit salgını; çok sayıda bitin tüyleri yemesinden dolayı dağınık ve zayıf tüy yapısından anlaşılabilir. Etkilenen kuşlar kaşınmaktan dolayı acı çeker ve uykusuzluk sorunu ortaya çıkar. Işıktan çekinmelerinden mütevellit yetişkin bitler tüylerin altına çabuk saklanacağından fark etmek zordur.
Yumurtalar ve larvalar daha kolay fark edilebilir. Uçuş tüylerinin üstünde(özellikle kanatlarda) kahverengi lekeler görülebilir. Bireysel tüylerinin orta kısımlarından aşındığını göreceksiniz.

Tedavi 

Eğer bir bit bulaşmasından şüpheleniyorsak öncelikle veterinere başvurmak çok önemlidir.  Bitler genellikle kontak haşere ilaçlarıyla(zehir) yok edilir. Pire tozu genellikle kullanılan yöntemdir. Bu şey buna rağmen kuş bakımından tehlikesiz değildir. Bitler kanat tüylerinin altında yaşamayı tercih ettiğinden dolayı kuş, tüylerinin altına kadar tamamen pudralanacaktır.  Exner Petguard ile kuşu spreyleme yalnızca Avrupada mümkündür. Bu ürünün kuşa daha az zarar verdiği ispatlanmıştır. Bu tedavi toksin bileşenli laktik asit içerir. Bunlar kuşa zarar vermeden, bitin solunum yollarına yapışarak onları öldürürler. Dünyanın diğer ülkelerinde pet shoplarda benzer tedavi ürünleri mümkün olabilir.

Şu belirtilmelidir ki Exner Petguard da dahil hiçbir anti-parazit ürün kuşların gözüne ya da mukozasına temas etmemelidir!!!

Hangi kuş türleri daha çok etkilenir ?


Bitler muhabbet kuşlarını ve papağanları nadiren etkiler. Asıl bulaşma güvercinlerdedir. Ancak dış ortamda tuttuğumuz kuşlarımız da diğer kafes dışı kuşlardan(güvercin, bıldırcın) bit kapabilir. Bulaşma bir başladımı bir kuştan diğerine yayılır.

 

HAVA KESESİ PARAZİTLERİ

 

Papağanlar yüksek performans ve uzun mesafe uçucularıdır. Doğal olarak uçuş sırasında vücudun oksijen ihtiyacına karşılık verecek, etkili  bir solunum sistemine ihtiyaç duyarlar. Hava değişimini sağlayan akciğerlere ilave olarak , vücutlarında oksijen deposu olarak görev yapan hava keseleri bulundururlar. Bu hava keseleri ve bir takım anatomik detaylar kuşun uçabilecek kadar hafif olmasını sağlar.

Hava keselerinin büyük önemde olmasının tek sebebi uçmalarına yardımcı olması değildir. Sürekli olarak yeterince oksijen bulundururlar. Bu sebepten dolayı hava keselerindeki bir hastalık hasta kuşun ölümüne sebep olabilecek ciddi solunum güçlüklerine neden olabilir.


Ayrıca; hava keselerinde bakterilerden dolayı iltihaplanma bu önemli organı tehdit eden diğer bir ciddi hastalıktır.  Hava keseleri kuşun içinde boşluklar oluşturudğundan dolayı parazitlerin bulaşmasına mahkumdurlar(*) . 0,7mm boylarıyla hava sömüren bakteri(Sternostoma tracheacolum) insan gözüyle görünemez. Bu parazitler nemli koşullarda yaşadığından tedavi başlamadıysa, soluk borusuna da yerleşir ve orada başarılı bir şekilde çoğalır.

Uyarı

Birds Online’ da ki bir yazar bir papağan türü olan “Australian psittacines”  lere bulaşan ve hava keselerinde yayılan parazitleri tanımlayamayan ve bu bulaşma olayını çok nadir olarak nitelendiren evcil hayvan veterinerleri hakkında çok şeyler duymuş. Bu kitap görüşü eskiden olsa doğru sayılabilirdi ama günümüzde ne yazık ki değil. Son yıllarda Australian psittacines’ lerdeki bulaşma sayısında üzücü bir artış kaydedilmiştir.

Belirtiler

Bulaşmanın ilk aşamalarında kuşlar zekice ötmeyi keserler(*). Sonraları normalden daha az ıslık çalarlar ve sonunda ses tamamen boğuk bir hal alır. Enfeksiyonun ilerleyen safhalarında ciddi solunum zorlukları meydana gelir bunlara büyük solunum güçlüğü ve kuyruk titremesi de  dahil . Özellikle geceleri ve efor harcadıkları sırada(mesela uçarken) hırıltılı ve iniltili nefes alma sesleri kimi zaman astımatik ıslığa dönüşebilir. (örneği dinleyin , hasta bir kuşa ait ses dosyası, wav dosyası, 282 kb ).

Hastalıklı hayvanlar zor nefes aldıklarından dolayı bazen dakikalarca öksürebilir. Bazı zamanlarda bu acı veren parazitlerden kurtulmak için kuvvetlice öksürürler. Öksürme hareketinden hemen sonra, kuşlar kafalarını sallarlar, bu onlara kursak iltihabından dolayı acı çekiyor görüntüsü verir(kesik kursak).  Hava kesesi parazitlerinin yayılmasına rağmen balgam oluşumu gözlenmez. Hastalığın son evresinde kuş nefes alamayacak kadar zayıf düşer, fiilen boğularak acı içinde telef olur. Bulaşmadan sonra ilk belirtilerin görülmesi aylar sonra olabilir. Buna rağmen yıllarca tek başına yaşamış yalnız bir kuşunuz varsa, çok küçük bir bulaşmadan bile acı çekmesi olasıdır. Herhangi bir durumda kuş veterinere götürülmelidir.

Taşınma

Hava kesesi parazitleri birbirine yakın duran kuşların öksürmesiyle hava yoluyla bulaşır. İçme suları diğer bir bulaşma yoludur. Eğer sürüden bir kuş bu parazitlerin bulaşmasından dolayı rahatsızsa aynı içme suyunu kullandıklarından dolayı bütün kuşlarınıza hastalık bulaşmış gibi tedbir almanız önerilir.  Tedavi sırasında tek bir kuşunuz bile olsa içme suyunu dikkatlice temizlemeniz çok önemlidir. Çünkü ilaçlarla tedaviye rağmen kuşunuz o sudan tekrar enfeksiyon kapabilir.

Tedavi

Tedavide ele alınacak tek bir kural vardır: eğer veterinere götürmezseniz kuş ölecektir! Parazitleri öldürmek için; veteriner kuşunuzun boyun ve kürek kemiği arasına bir ilaç damlatacaktır. Bu ilaç kuşun içine geçerek(!) parazitlere karşı bir zehir görevi görüp, onları yok eder. Tedavi üç defa tekrarlanmalıdır; tedavinin birinci, beşinci ve dokuzuncu günlerinde.tedavinin ilk uygulamasından sonra 24 saat içinde genellikle bir iyileşme vardır. Avrupada çoğu durumda Ivomec isimli bir madde kullanılır. Dünyanın farklı yerlerinde farklı maddeler de kullanılabilir.

Başka Neler Yapılabilir ? 
Kuşun iyileşmesine yardımcı olacaksak; kuşun  efor harcamaması hayati bir gerekliliktir.  Bu yüzden hava keselerindeki parazitlerden tamamen kurtulana kadar uçmasını engellemeyisiniz. Kuşunuzun soluk alma hızının tutarlı olması oksijen alıp vermeyi kolaylaştırır.

Eğer kuş çok zayıfsa onu sıcak bir terapiyle rahatlatmalısınız( bilgi için tıklayın warmth therapy). Kuşun kızılötesi ışığa tepkisini inceleyin. Eğer ona yararlıysa günde birkaç saat yakınlarına bir lamba kurun. Fakat mutlaka gözetiminiz altında yapın bunu çünkü yanık riski olabilir!

Veterinerinize kuşunuzun soluk alıp vermesini kolaylaştırmak için buhar banyosu yaptırmanızın bir zararı olup olmadığını sorun.  Eğer izin verirse önerilen yöntem şudur. Bir leğene sıcak su koyun ve bunu kafesin yanına koyun(kafesin kapısını kapalı tutun), kafesin ve leğenin üstüne büyük bir havlu koyarak kuşunuzun bu buharı solumasını sağlayın.

 

PARAZİT İSTİLASI

 

Küçük parazitler kuşların içinde ya da derilerinde yerleşebilirler ve bu parazitlerden etkilenen kuşlar (mesela kanları emilir) zayıf düşer.
Veterinerler iç parazitlere endo-parazit ,dış parazitlere ekzo-parazit diye isim verir. Her iki parazit grubu da ;hayvanların sahibi fark etmekte gecikirse, papağanları ya da herhangi bir kuş türünü hayatını riske atacak kadar etkileyebilir.

Pullu yüz (scale face); nedeni, parazitlerin kuşların gagasında oyuklar açmasıdır, fakat bu durum akarların açtığı oyuklar sebebiyle gaganın kırılması durumunda öldürücüdür. Kan emici parazitler etki ettikleri kuşların gece uykularını bölerek bağışıklık sistemini zayıflatır. Bu da bulaşıcı hastalıklar için açık kapı demektir.

Bu kısa açıklamanın ardından, bir kuşa kendiliğinden bulaşan bir parazit salgınından bahsetmek istiyorum ki bu kuş kapalı ortamda yalnız başına tutulmaktadır. Pek çok parazit türü bir kuştan diğerine geçerek grupları etkiler. Yuvarlak solucan paraziti yalnızca evde beslenen ve bu endo-parazitin yumurtalarıyla muhatap olan kuşları etkiler. Bu yumurtaların toprak gibi yerlerde olması çok nadir görünen bir durumdur(*). Eğer bir parazit bulaşmasından şüpheleniyorsanız kendi tedavi yöntemlerinize başlamadan önce ihtiyatla hareket etmelisiniz. Kuşa düşünebileceğinizden daha fazla zarar vermeniz mümkün. Pek çok parazit yalnızca veterinerlerde önceden hazırlanmış zehirlerle başarılı olarak yok edilebilmektedir

Hayvan dükkanlarındaki parazit tedavisi ürünlerini veterinere danışmadan kesinlikle kullanmayınız! Pek çoğu kullanımdaki ufak bir hatada bile kuş için ölümcül olabilecek toksin maddeler içerir.

Almanyada bu ürün Exner Petguard olarak alınır ve bu üründe herhangi toksin madde olmamasına kaşın laktik asit vardır. Dış parazitlere(ekzo-parazit) karşı etkilidir .Belki benzer bir ürün US, Avustralya ya da dünyanın diğer ülkelerinde bulunabilir. Exner Petguard gibi bir tedavi ürünü için bölgenizdeki pet shopa sormalısınız.

 

HASTA BİR KUŞU TANIMAK

 

Hiç kimse bir kuşu kendi sahibi kadar iyi tanıyamaz. Kuşunuzun olağan dışı davranışları hastalık belirtisi olabilir. Eğer muhabbet kuşunuz evcil değilse hastalık başlangıcını fark etmek daha zor olabilir. Bu yüzden kuşunuzu çok yakından takip etmelisiniz çünkü muhabbet kuşları gerçek sağlık durumlarını gizleme konusunda çok başarılılar.

Asla Zayıflık Gösterme

Eğer bir kuş bulaşıcı bir hastalığa yakalanmışsa, büyük olasılıkla çok sağlıklı bir kuş izlenimi vermeye çalışacaktır. Aslında bu doğal bir davranış ve yaşama içgüdüsünün bir parçası çünkü doğada olası düşmanlar, avlanan kuşlar sürünün zayıf ve hasta kuşlarını öldürürler. Bu yüzden hasta bir kuşun zayıflık göstermemesi gerekir. 


Bu evcil kuşlar için de genel bir davranıştır. Tipik olarak hastalık yardıma çok geç kalındığında fark edilir. Sorumlu bir evcil sahibi her zaman tetikte olmalıdır.

Garip, bu kuş bunu daha önce yapmamıştı…

En küçük endişe bile sizi alarm durumuna geçirmelidir. Örneğin bir kuş artık geceleri uyurken tek ayağı üzerinde durmuyorsa bu bir hastalık işareti olabilir. Bir başka örnek ise yeme ve içme davranışlarındaki değişiklik olabilir. Eğer bir kuş göze batacak şekilde normalden çok daha fazla su içiyorsa böbrek problemi yaşıyor olabilir. Diğer bir dikkat çekici işaret ise kuş çok fazla yediği halde sürekli olarak kilo kaybediyor olabilir.

Eğer kuşlar çift olarak yaşıyorsa ve kuşlardan biri eşiyle önceden olduğu gibi ilgilenmiyorsa ve yalnız kalmak istiyorsa bu başlayan bir hastalığın işareti olabilir. Ancak bu tüy dökme işareti de olabilir. Her halikarda çok temkinli olmalısınız, çünkü sağlık durumundaki bozulma sebebiyle kuşun daha fazla dinlenmeye ihtiyacı olabilir.

Canlılıktan tembelliğe

Eğer kuşunuz ortada kesin bir neden yokken normalden daha fazla uyumaya başlarsa kuşunuzu yakından gözlemlemeye başlamanız tavsiye edilir. Bütün gün uyuyan bir kuş ya hastadır ya da kafesteki akarlar yüzünden gece uyuyamıyordur. (kuş gece boyunca akarlar yüzünden kafesin içinde hareket ederse dışkı tek bir yerde toplanmaz Gece uyuyamama sorunun bir sebebi de basitçe kuş kafesinin çok gürültülü bir yere konulmuş olması olabilir.

Hey, küçük tombul ! 
Eğer bir kuş tüylerini kabartmış bir şekilde – etrafına bakınan bir top gibi - etrafındaki nesnelere ve arkadaşlarına dikkatsizce bakıyorsa başlayan veya kronik bir hastalık bunun sebebi olabilir. Dağınık tüyleri, donuk gözleri olan ve kümesteki arkadaşlarıyla ilgilenmeyen bir kuş büyük ihtimalle hastadır.

Zayıf ve üşümüş

Hasta kuşlar genel olarak düşük vüvut ısısına sahiptir, 41 dereceden daha az, şiddetli titreme eğilimindedirler ve kolayca fark edebileceğiniz kabarık tüyleri vardır. Eğer kuşunuz evcilse vücut ısısını ayaklarından kolayca kontrol edebilirsiniz. Eğer ayakları aşırı deredece soğuksa kuş büyük ihtimalle hastadır.

Kuşun ağır bir şekilde nefes aldığına ve kuyruk tüylerinin aşağı yukarı hareket ettiğine dayanarak solunum yolu problemi veya enfeksiyon başlangıcı olduğunu söyleyebiliriz.

Veterinere Gidin !

Kuşunuzun hasta olduğunu fark ederseniz biran önce bilgili bir veterinere gitmelisiniz. Ayrıca kuş eşinden/arkadaşlarından ayırılmalıdır. Sadece bir veteriner kuşu tatmin edici bir şekilde muayene edebilir ve kesin tanı koyabilir. Veterinere gitmek için tereddüt etmeyiniz çünkü en iyi tedavi edilen hastalıklar başlangıç aşamasında olanlardır.

 

SAKAT AYAKLI YAVRULARDA TEDAVİ YÖNTEMLERİ


Yavrunun rengi kırmızı ise su ve mineral kaybettiğinin (elektolit ve şeker takviyesi lazım) belirtisidir. İyi beslenemediğinden olur. Bu durumda kasılmalar meydana gelebilir, bacakları veya kanatları birarada tutamamasına sebep olur. Bu belirtiler doğrultusunda  "çarpık bacak" sendromunu düşünebiliriz. Bu durumda bacaklardan biri veya ikisi birden normalden farklı olur. İki bacak da dışarı açık veya biri öne, diğeri geriye doğrudurur. Yavru bacaklarını kullanamaz ve ayakta duramaz.

Bu duruma kalsiyum yetersizliği, annenin yavruların üstüne çok sıkı oturması, genetik faktörler veya yetersiz beslenme sebep olabilir. Yavru ayakta duramadığı için anne onu besleyemez veya reddedebilir. Böyle durumlarda bacakları bandajlamak veya bir süngere geçirmek gerekir ki, genellikle bu yavruyu elde beslemeye başlamayı da gerektirir. Çok küçük yavrularda tedavisi başarılıdır ve 7-10 gün arasında tamamen düzelme olabilir. Yavrunun yaşı ilerlemişse ömür boyu sürebilecek sakatlık meydana gelebilir.

Yavru beslerken Türkiyede özel elde besleme mamaları olmadığı için biraz çaresiziz. Bu durumda doğal toz bebek mamalarını sıcak suyla karıştırıp enjektör veya kenarları kıvrılmış plastik çay kaşığı ile yavruya vererek sonuç alabiliriz. Yabancı bir kaynakta toz bebek mamasının elektrolit ve gerekli mineralleri içerdiği için normal kuş mamasına karıştırılabileceğini okumuştum. Zorda kalıp da sırf bebek mamasıyla yavru kuş yaşatanları da okudum. Hiçbiri olmazsa yumurta sarısının yine sıcak suyla karıştırıp vermeyi deneyebilirsin. İlk başlarda yavrunun her 2-3 saatte bir beslenmesi gerekir ve mamanın ısısı bile çok önemlidir. Yabancı kaynaklarda yaklaşık 105 F derecesi önerilir. Bu sanırım bizde 39-40 dereceye denk geliyor.

Yavruların gagasının üstüne hafifçe dokunman veya tıklatman onlarda beslenme vakti çağrışımı yapar ve gagalarını açmalarını sağlayabilir.

Çarpık Bacaklar

Bacaklar düzgün duramıyorsa bandajlamak veya sünger yardımıyla onları düzgün hale getirmek gerekir. Yoksa ömür boyu sürecek bir sakatlık oluşur. Ne kadar erken müdahale edilirse tedavide başarı şansı da o kadar artar.

Bandajlama Methodu

Yavruların bacakları veterinerlerde bulunabilecek hayvanlar için kullanılan bandajlar (bandaj sadece kendisine yapışma özelliği taşıyor) ile  aşağıdaki resimlerde görüldüğü gibi bandajlanmalı. Birbirlerine paralel durmaları için bu pozisyona getirip bandajlama ya dikkat edilmeli.

Bandajlama kan dolaşımını engelleyecek kadar sıkı yapılmamalı.

Bandajlar hergün en az 2-3 kere kontrol edilmeli. Ayaklarda şişme varsa bandaj açılarak 12-24 saat kan dolaşımının düzene girmesi beklenmeli. Bandajlanmış yavrular yuvada ayakları yuva tabanına deymeyecek şekilde yumuşak yuva malzemeleri ile desteklenmeli. Bu yavruların sık sık kontrol edilip, gerekirse dışkıların temizlenmesi gerekir.

Anne yavrulara bakmayı redederse yavruların bakımı ile ilgilenmelisiniz.

Tedavi 7-15 gün arası devam ettirilmeli. Zaman zaman kontrol ediniz, yavru ayakta durabiliyorsa sonuç alacaksınız demektir. Bu tedavi sırasında beslenmeye azami önem gösterilmelidir. Kalsiyum takviyesi şart.

 

Sünger Yardımı İle Destekleme

Bu yöntem için en uygun malzeme bir makyaj süngeridir. Bu yoksa benzer diğer süngerlerden de kullanılabilir.

 

Önce süngeri uygun boyutlarda kesmelisiniz. Daha sonra bacaklar için üzerinde iki delik açın.

Daha sonra yavrunun bacaklarını bu deliklerden geçirin. Bu işlemi yaparken 3 parmak ileri, 1 parmak geride olacak şekilde bacağını tutarsanız daha rahat edersiniz.

Daha sonra yavruyu yumuşak bir zemine yerleştirin. Yavrunun ayakları sert zemine kesinlikle deymemeli

 Tedaviden sonraki durum

Bu yöntemde de tedavi 7-15 gün devam ettirilmeli, beslenme ve kalsiyum takviyesine özen gösterilmelidir.

 

GUATR(TİROİD BÜYÜMESİ VE ANOMALİSİ)

 

Tiroid büyümesi, folikülleri çevreleyen epitel hücrelerinin anormal çoğalması nedeniyle tiroit bezlerinin büyümesidir. Salgı bezleri, boyun bölgesinde yer almıştır. Tiroid büyümesi, kuşların birçok türünde gözlenmekte olup, güvercinler, kanaryalar, muhabbet kuşları ve vahşi kuşları kapsamaktadır. Muhabbet kuşlarında en bilinen tiroit bezi hastalığıdır.

Tiroit bezine hasar veren çeşitli nedenler guatra yol açar. En bilineni beslenmeyle ilgili iyot eksikliğidir. Guatrojenik ajanlar olarak adlandırılan maddeler, tiroit bezleri tarafından üretilen tiroksin maddesini engellerler ve hastalık oluşabilir. Guatrojenik ajanlarını içeren besinler; soya fasulyesi, keten, kolza tohumu, kıvırcık lahana, brokoli ve şalgamlarıdır. Ani gelişen septisemik hastalıklar, tiroid bezlerinde iltihaplanmaya ve büyümeye neden olabilir. Organosfosfat (insektisit) ve klorinli bifenollerin zehirli düzeylerine maruz kalma, tiroid bezlerinin genişlemesine ve büyümesine yol açabilir.

Beslenmede iyotun yetersiz düzeyi, tiroit bezlerinde iyot eksikliğine yol açar. Tiroksin maddesi üretimi için iyota ihtiyaç duyulur. Kan akışındaki düşük tiroksin düzeylerinde, beyin, folliküler epitel hücrelerinin çoğalmasına neden olan tiroit bezlerine sinyaller yollar. Bu hücreler, tiroksin üretiminden sorumludur. Tiroit bezinin büyümesi, vücudun daha fazla tiroksin ihtiyacına ve üretmesine yol açar. Sürekli iyot eksikliğinde, sinyaller, epitel hücre çoğalmasını uyarmaya devam eder ve tiroit büyütmesine yol açar.

Guatrojenik maddeler, iyot yeterli düzeylerde olsa bile, tiroksin üretiminin engellenmesinde rol oynar. Bunlara benzer klinik işaretler ve lezyonlar, iyot eksikliğinin oluşumu olarak tanımlanır.

Tiroit büyümesinin klinik işaretleri; büyümenin, tiroit bezlerinin anormal çalışması ve salgı bezi boyutunda artıştır. Salgı bezlerinin anormal çalışmasının işaretleri değişkendir ve şunları kapsar:

Bağışıklık eksikliği - kolayca hastalığa yakalanırlar,

Bunalım ve uyuşukluk - Metabolik oran ve aktivite azalır,

Deri ve tüylerde anormallikler,

Üreme problemleri - Artan embriyo ölümleri ve yumurtalarda azalan kırılabilirlik.

Bezlerin büyümesinin klinik işaretleri olarak, komşu vücut organlarındaki mekanik basınç artışları da görülebilir. Bunlar;

Kasılmalar ve ani ölüm - salgı bezleri, kalp ve büyük damarlara basınç yapar,

Kusmak, ağırlık kaybı, kursak ve yemek borusunda zorlukla yutma/blokaj, bundan dolayı yiyecekler normal olarak geçemezler,

Solunum anormallikleri ve ses kaybı - havanın normal geçişini önleyen trake engeli. Yakın zamanda bulunan klinik işaretlerde direkt olarak mekanik basınçlar görülmeyebilir. Kursak ve barsaklardaki aşırı sıvı salgısından ve akciğerlerde birikimden de sorumlu olduğundan şüphelenilebilir.

Önemli derecede büyümüş bezler dahil, tiroid büyümesiyle oluşan tüm bozukluklar; kahverengimsi renkte ve sarı tanecikler içerebilen şekillerde belirginleşirler. Büyük akışkanlıklar ve kistler de görülebilir. Ağır durumlarda, kuşların boynunda büyük şişlik görülecektir.

Tiroid büyümesi tanılanması; geçmişin araştırılması, klinik işaretler ve kuşların beslenmesini içerir. Fiziksel/elle muayenede çoğunlukla, boyun bölgesinde büyüyen kütleler hissedilir. Kan tiroksin düzeyleri, normal düzeyler içinde ise saptama için ölçülebilir. Kuşun nekropsisi (insanlardaki otopsi), tiroit bezlerinin direkt göz ile görüntülenmesine izin verir. Salgı bezleri, hala şüpheler mevcutsa mikroskop altında incelenebilir.

İyot eksikliğinin var olduğunun bilindiği alanlarda veya kuşların guatrojenik maddelerle beslenmesi halinde, iyot desteği önerilir.

Akla gelen önleyici tedbir olarak, taze içme suyuna haftada bir kez seyreltilmiş Lügol solüsyonundan 1 damla katılabilir.

Tiroid bezlerinin diğer hastalıkları ki bunlar tiroid büyümesinden ve anormalliğinden ayırtedilmek kaydıyla tiroit tümörleri ve kistleridir.

 

PAMUKÇUK(CANDİDİASİS)

Kuşların sindirim sistemi, maya mantarları da dahil birçok patojenin saldırısına açıktır. Kuşların kursaklarında, midelerinde ve bağırsaklarında Candida spp. (maya mantarı)’na rastlanan bazı tipik durumlar vardır. Eğer kuşun bağışıklık sistemi zayıfsa mantar kolaylıkla yayılır. Böyle bağışıklık sistemi bozuklukları, tüy dökme ya da stres gibi birçok etmenden kaynaklanabilir. Ayrıca antibiyotik tedavisini takiben de mantar bulaşmasına rastlanabilir. Antibiyotikler bakterilerle savaşır, ama iyi bakteriyi kötü bakteriden ayıramaz. Dolayısıyla iyi bakterileri de öldürürler ve bağırsak florasını bozarlar. Bir kere böyle bir denge bozulması olursa, mantarlar yayılmaya başlarlar. Bu hastalığa Candidiasis veya pamukçuk denir.


Candidiasis Belirtileri
Tipik belirtiler; bitkinlik, yorgunluk, iştah kaybı, ishal, kusma ve kilo kaybıdır. Kuşun kusmuğu çoğunlukla mayhoş kokar. Bazı durumlarda da kuşun kursağı şişer çünkü Candida spp. gaz üretir. Sağdaki fotoğraf bu durumu göstermektedir. Gördüğünüz gibi kursak balon gibi görünmektedir. Hastalığın ileri bir aşamasında kuşlarda hissizlik, denge kaybı ve hatta felç görülebilir. Bunların sebebi mantarın ürettiği mantar toksinleridir (mycotoxin). Bu toksik maddeler karaciğer veya sinir sistemi gibi iç organlara saldırırlar. Lütfen unutmayın: Yukarıda anlatılan bütün belirtiler tek bir hastada aynı anda görülmek zorunda değildir! Hastanızı inceletmek üzere bir veteriner hekime götürmeniz gerekmektedir. Hekim, kursak ya da kloaktan alacağı örneği inceleyerek patojenleri teşhis edebilir ve mantarla mı yoksa başka patojenlerle mi uğraşmanız gerektiğini bulabilir.

Tedavi
Candidiasis kendiliğinden iyileşmez. Bir veteriner hekimden doğru ilaç tedavisini almak önemlidir. Candida spp. içinde Nystatin bulunan bazı ilaçlarla tedavi edilebilir. Birçok oral süspansiyon mevcuttur. Tedavi en az bir hafta, birçok durumda da çok daha uzun (4 hafta kadar) sürer. Tedavi süresince kuşunuz şeker yememelidir çünkü maya mantarı şekerle beslenir. Ve früktozun da (meyve şekeri) şeker olduğunu unutmayın – minik hastanız bu süreçte meyve yememelidir. Kuşunuzun özel diyeti hakkında lütfen hekiminize danışınız.

Mantar ve İlişkili Patojenlerin Neden Olduğu Diğer Hastalıklar
Bazen kuşun kursağında başka bir tür küf mantarı bulunabilir: Mucor spp. Bu patojen de kusmaya ve yukarıdaki belirtilerin bazılarına neden olabilir. Mucor spp. tedavisinde Itrafungol gibi ilaçlar kullanılır. Maya mantarı deri enfeksiyonuna da neden olabilir. Bu hastalık kaşıntıya neden olur ve kuş kaşınmadan duramaz.

Diğer Benzer Hastalıklar
Eğer kuşunuz her yediğini kusuyorsa bunun nedeni bakteriyel bir sindirim sistemi enfeksiyonu olabilir. Ayrıca zayıf düşme (kuş gastrik mantarı) denilen durum da kuşunuzun hastalığının nedeni olabilir.

 

GİARDİA

 

Giardia, hem içme hem de kullanılan diğer sularda bulunan bir parazittir ve bulaştığı canlıların, insan, kuş ve diğer hayvanlar, bağırsaklarında (genellikle onikiparmakbağırsağı) yaşar.

Kuşlar

Parazitler, çoğunlukla cockatiel, muhabbetkuşları, lovebirdler, gri-yanaklı papağanlarda bulunmasına rağmen kuşların herhangi bir türüne de bulaşabilir. Giardia, bulunduğu ortamda azımsanmayacak bir süre yaşayabilir, bundan dolayı hastalık, kirli bir ortamda (kafes, salma, vb.) bulunan kuşlarda kolayca ortaya çıkar.
Giardia, genellikle belirti vermez veya göreceli olarak hafif bulgulara neden olur. Bir hayvan veya kişiye bulaştığı andan itibaren, parazit, bağırsakta yaşar ve dışkıya geçer. Çünkü parazit dış bir kabuk ile korunur, vücudun dışında ve çok uzun süre yaşayabilir. Giardia hastalığı, Birleşik Devletler'de suyla geçen hastalıkların en bilinenlerindendir.


Fiziksel Bulgular

Çeşitli fiziksel problemlere neden olabilir. Bulaşan kuşlarda tüy yolma dahil, akut, kronik veya tekrarlayan ishal (ishalle birlikte kötü bir koku ve aşırı sümüksü yapı meydana gelebilir), stres, uyuşukluk, anoreksi ve ağırlık kaybı ve tedavi edilmezse ölüm görülür. Parazitin, besinler ve yağlı metabolizmanın emilimi ile bulaştığına inanılır.

Kuşlarda deri, çok kuru ve kaşıntılı olabilir ve bu, onların tüylerini yolmasına sebep olur. Giardia nedeniyle bilinen yolma biçimi; genellikle, göğüste, kanatların altında, uylukların iç tarafında, omuzlarda ve bazen alt arka bölgede kelliktir. Belirti göstermeyen taşıyıcılar var olabilir ve diğer kuşlar için hastalığın taşıyıcı kaynağı olabilirler.
İnsanlarda, ishal, gaz veya karın ağrısı, suluya yakın yağlı dışkı, mide bozukluğu, bulantı, kusma şeklinde türlü bulgulara neden olabilir. Bu bulgular, kilo kaybı ve susuz kalma olarak da görülebilir. Yine de bazı insanlar veya hayvanlarda, herhangi bir şekilde hiçbir bulgu yoktur. Giyardiyazın, bulaşıcı potansiyele sahip olduğu düşünülür (İnsanlara geçebilen).

Test Etme

Giardia'nın teşhisi zor olabilir. Hareket edebilen trofozoit formlarını bulmak için çeşitli taze dışkı hücrelerini incelemek zorunlu olabilir. Bulaşmış kuşlar sürekli olmaktan çok, aralıklarla trofozoit ve kist dökebilirler.

Günümüzde veteriner hekimlerce kullanılan Giardia testleri:

Üç renkli Dışkı testi: Giardia parazitinin kendisi için testlerdir (En güvenilir metot).

ELISA: Kuşun parazitle mücadele eden antikorları için testler.

Crypto Giardia: IFA paneli ve dışkı boyama

Oto-test, ekonomik bir alternatiftir ve bu bilgiler ışığında uygundur. İlk sabah dışkı toplamanın, parazitin bulunması için en iyi fırsatı sağlayacağını bilin. Dışkı örneğinin, dakikalar içinde taze toplandığına emin olmak da önemlidir. Çünkü Giardia, aralıklarla boşaltılır, giyardiyazdan şüphelenilirse birkaç dışkıyla ölçümleme yapılmalıdır. Üç ardışık gün alınan örnekler test edilmelidir.
İyi haberler, giardianın tedavi edilebilir bir hastalık olduğudur.

Antiprotozoal ilaçlar (Ronidazole, Flagyl, Metronidozole, Ipronidazole gibi) Giardiosis'i tedavi etmek için kullanılır. Dimetridazole (Emtryl) in de etkili olduğu söylenir. Üreticiler, bunu elle besleme formülü ile birlikte, kursak iğnesi kullanarak beş gün boyunca her on iki saate bir kullanmaktadırlar.

Hastalığın tekrarlamasını engellemek, yeniden bulaşmaması ve bakteri düzeyinin artmaması için dışkıyla kirletilebilen su tasları sulukla değiştirilir.

Kekik otu: Avrupada bulunabilen kekik otu dünyadaki en yararlı gıdalardan biridir , elmadan 42 kez, patatesten 30 kez daha çok antioksidan özelliktedir. Buna ek olarak, o, soğuk algınlığına neden olan bakterilerle savaşan antimikrobiyal bileşiklerle yüklüdür ve araştırmacılar onun, giardiayı da yok ettiğini bulmuşlardır. Fayda sağlamak için, her gün yiyeceğinize serpmeniz veya ambalajında yazan talimatları uygulamanız gerekir. Taze bitkilerin, sağlık için çok büyük faydaları vardır — kekikotu da içeren organik bir bitki bahçesi düzenlemek isteyebilirsiniz!

Önleme

Katkısız, kuru, kirletilmemiş yiyecek ve barınma sağlayın. Fazla doldurmaktan kaçının. Su, kirlenmemiş olmalı. Klor her zaman Giardia'yı öldürmez. Maalesef, kuştaki tüm parazitlerin yokedilmesinde başarısızlıkla karşılaşmak ya da yeni bir hastalığın başlamasına neden olmak bilinen tekrarlardır.

Birçok hastalık yapıcı organizma/toksin hava ve su yoluyla geçer. Bir hastalık probleminden şüphelenirseniz (veya bir önlem almak isterseniz) lütfen kuşlarınızın içme suyunu arıtma ve havalarını filtreleme olanaklarını araştırın.

Aşağıdaki ürünler, Giardia hastalıklarının tedavisinde veya ona karşı aşılamada suyu saflaştıran ve/veya test eden ürünlerdir. Lütfen kuşlar için dozunu ve emniyetini kararlaştırın. Tedaviden daha önemli olan korumadır. İyi bir filtreleme sistemiyle günlük içme suyunu saflaştırmaya çalışın.

İlgili Ürünler (Lütfen kuşlarınızın güvenliği için hekime danışın)

İçilebilir su arıtımı için İyot Tabletleri (50 Tablets)

30 dakika içinde kullanıma hazır.

25 adet çeyrek galonluk sıvı hazırlanabilir. 1 galon suya 2 tablet.

Direkt olarak verildiğinde Giardia Lamblia’ya karşı etkisi kanıtlanmıştır.

Kamplar ve seyahat için idealdir
Ürün Açıklaması: İçilebilir su tabletleri, içme sularının acil dezenfekte edilmesi için tasarlanmıştır. Direkt kullanıldığında, bakteriler yönünden içilebilir kalitede su oluşturur.

Evcil Hayvanlar için Giardia ve Parasitik Zehir Giderici
Ürün Açıklaması: Kurtçukların, amiplerin ve parazitlerin geniş bir kısmı üzerinde etkili rol oynamaktadır. Barsakları güvenle temizler, hatta parazitlerin tetiklemeleri nedeniyle oluşan IBS (İrritabl Barsak Sendromu) nda da kullanılır.
İçerik: Taze pelinotu, acıağaç kabuğu, taze siyah ceviz kabuğu, neem (yalancı tesbih ağacı) yaprakları, bilva otu, embelia frenküzümü, Eclipta Alba, Phyllanthus Amarus, gentiyan kökü ve taze zencefil kökü içermektedir.

 

PSİTTAKOZ/CHLAMYDİOSİS/PAPAĞAN ATEŞİ

 

Chlamydiosis veya papağan ateşi olarak da bilinen Psittakoz; kuşlar, insanlar ve diğer hayvanlarda görülen ve Chlamydia Psittaci bakterileri tarafından neden olunan bir hastalıktır.

Bulgular

 

Bulgular,bulaşmış olan kuşun bağışık sistemin durumuna, türüne, yaşına ve aynı anda oluşan diğer hastalıkların yarattığı gerilime bağlıdır. Psittakozun hafif belirtileri çok az bulgu göstereceğinden fark edilmeyebilir. Alternatif olarak, çok hafif solunum bulguları ve ishal belirlenebilir.

Kuşlarda:

Bazı kuş türleri, diğerlerine göre bu hastalığa karşı daha hassastır, bunlar cockatieller, muhabbetkuşları ve lovebirdlerdir. Bazıları yalnızca taşıyıcı olup hastalığın herhangi bir bulgusunu göstermezler, ama onlar, diğer kuşlara veya insanlara bakterileri geçirebilirler. Bulaşan kuşlar, bağışıklık sistemleri herhangi bir nedenden zayıflayıncaya kadar bulgu göstermeyebilirler, bu nedenlerden biri de stres yaşamalarıdır.

Tipik ağır bulgular, aşağıdakilerden birini içerebilir:

Ağır olaylarda, etkilenmiş olan kuş bulaşmanın hemen sonrasında aniden hastalanır.

Solunum problemleri: Sinüs enfeksiyonu, nefes zorluğu, sık sık nefes alma, sesli nefes alma veya burun akıntısı

Genel sağlık durumu: Göz akıntısı veya şişmesi, uyuşukluk, tüylerin kabartılması, iştahsızlık, kilo kaybı, güçsüzlük

Sindirim sistemi: Sıvı kaybı, poliüri (aşırı idrar), ishal veya sarımsı, grimsi veya açık yeşil renkli ürat

İnsanlarda:

Gribe benzer belirtiler, uyuşukluk, ateş, göğüs acıları, kuru öksürük, baş ağrıları. Gripten farklı olarak, boğaz ağrısı, burun akması ve aşırı miktarda sümük görülmeyebilir.

Kronik bulgular

Kronik olayları teşhis etmek daha zordur. Eğer tedavi edilmemişse, o, ağır zatürree ve solunum yolu hastalıkları şeklindeki sağlık problemlerine yol açabilir. Bazı hastalığa yakalanmış kuşlar ise belirti göstermezler.

Titreme ve / veya çırpınma hareketleri

Olağandışı baş pozisyonları: Opisthotonos ( başın üstü kısmını etkileyen nörolojik hastalıkda, kafa arkaya düşerek geriye kadar eğilir)

Bacaklarda kısmi veya tam felç

Bulaşma

Chlamydophila psittaci, dışkı ile ve bulaşmış kuşların burun salgıları ile dışarı atılır. Hastalık, genellikle, bir kuşun veya bir kişinin, kurumuş dışkılardan hava yolu ile yayılan veya bulaşmış kuşların solunum sistemi yolu ile uçuşan organizmaları soluması ile oluşur. Etlilenmenin diğer yolları, ağız-gaga teması, bulaşan kuşların tüy ve dokularını tutmaktır. Hatta kısa süreli maruz kalmalar da bulgusal hastalığa yol açabilir. Bazı bulaşmış kuşlar, sağlıklı gözükebilir ve aralıklarla organizmayı salgılayabilir. Organizmaların atımı; yer değişikliği, taşınma, kalabalık ortamda tutulma, soğukta kalma, üretim gibi stres faktörleri tarafından aktif hale gelebilir. Yüksek risk; aşırı kalabalık ortamda bulunan, üretim salmalarında olan, petshoplarda tutulan kuşlarda oluşabileceği gibi özellikle bu ortamlara uygun karantina prosedürleri uygulanmadan eklenecek yeni kuşlar tarafından da oluşturulabilir.

Organizma, çevresel olarak kararsızdır ama eğer organik enkaz (döküntü, dışkı vb.) tarafından korunuyorsa birkaç ay boyunca bulaşıcı niteliğini koruyabilir.

Papağanlar, cockatieller ve amazonlar özellikle hassas görünmektedirler bu konuda. Strese giren genç kuşlar ve diğerleri de (yeni bir eve gelen, hasta olan, yetersiz bir diyetle beslenen) aynı zamanda bu hastalık için başlıca hedefler olarak görülmektedirler.

Chlamydia, taşıyıcı form olarak da görülebilir; etkilenmiş kuş davranışlarında ve sağlık durumunda normal olabilir ama bakterileri dökmektedir ve ev halkı veya kafesteki diğer kuşlara bulaştırabilir. Bu, psittakozun taşıyıcıları olarak adı çıkmış, bir şöhrete sahip olan cockatiellerde özellikle belirlenen bir gerçektir, birçoğu sağlıklı gözükmekte veya çok az hastalık belirtileri vermektedirler.

Psittakozdan kurtulan kuşlar, aralıklarla en azından birkaç ay boyunca hatta daha uzun süre dışkısında organizma dökebilir.

Bazı görüşlere göre taşıyıcılar, yaşam boyu böyle kalabilir ama her zaman diğer kuşlar için bir tehlike oluşturmayabilir. Hatta etkilendiği bilinmeyen bir kuşta, on yıllık bir dönemden sonra açık psittakoz durumu belirgin duruma geçmiş, bu süre içinde diğer kuşlarda da herhangi bir hastalık gözlemlenmemiştir. Sağlıklı ebeveynlerin aniden ve açıklanamaz şekilde (yuvada veya salmada) ölümleri ile gizli psittakozun varlığı anlaşılmıştır.

Teşhis

 

Kuşlar:

Bu hastalığa yakalandığından şüphelenilen kuşlarda, olması gereken kan profilinin belirlenmesi için beyaz kan hücresi sayımı yapılmalıdır. Yüksek bir beyaz kan hücresi sayımı ve karaciğer hasarını gösteren karaciğer enzimlerindeki yükselme chlamydia hastalığını işaret edebilir. Aynı zamanda, özellikle chlamydia organizmasının varlığını belirleyen veya bakteriye karşı oluşan ve etkilenmeyi belirleyen antikorları gösteren için birkaç başka kan testi daha vardır. Pozitif bir test genellikle kesindir ve güncel hastalığı veya yeni olmuş etkilenmeyi gösterir ancak gene de, negatif bir test her zaman kuşun hastalıktan uzak olduğunu ifade etmez ve ek olarak diğer testler uygulanarak kuşun sağlığı garanti edilmelidir.

Kuşun fiziksel hali de hastalığın teşhisinde önemli bir rol oynayacaktır.

İnsanlar:

İnsanlarda psittakozun teşhisi, C. psittacinin izolasyonu veya seroloji (belirli bir mikroorganizmaya karşı üretilmiş antikorların varlığını saptayan tıbbi kan testi) ile yapılabilir. Serolojik testler, tamamlayıcı fiksasyonu (doku ve hücrelerin mikroskopla incelenmesinde hücre içeriğinin bozulmasını önlemek, hücreyi boyamak için hazırlamak, içerik kaybını önlemek için yapılan işlemler) veya immünofluoresan testlerini kapsar. Yine de, antibiyotiklerle tedavi edilen bireyler antikor geliştirmeyebilirler.

Hastalığın seyri ve tedavi:

 

Tedavinin sonucu; bireysel olarak kuşun türüne, yaşına, bağışıklık durumuna, tedaviden önceki hastalığın süresine ve tabii ki bulaşmışlığın yarattığı gerilime, tedavi yöntemine ve tedaviye yanıt verme durumuna bağlıdır. Genelde, erken teşhis edilerek tedaviye başlanmasıyla daha iyi sonuçlar elde edilebilir.

Tedavi, genellikle antibiyotikler ile yapılır, bunlar Tetrasiklin veya Doksisiklin'dir, bazı yeni ilaçlar da etkilidir. Tedavi süresi, 45 gündür. Bu dönemde, antibiyotiğin alımını, emilimini etkilediği için tüm kalsiyum kaynakları ortadan kaldırılır. Tek kuşların tedavisi, günlük iki kez bir doz sıvı antibiyotik verilerek veya on günde bir enjeksiyon ile yapılır. Kuşların tutulamadığı sürülerde veya ayrı ayrı tedavi edilmesi gereken çok fazla kuş olduğunda ilaçlı yiyecek veya su verilebilir. Klortetrasiklin (CTC) katkılı yiyecek, tek gıda kaynağı olabilir. Muhabbet kuşları, kanaryalar ve ispinozlar gibi küçük kuşlar isteyerek, ilaçlı besin ve tohumları tüketebilir. Daha büyük kuşlar çoğunlukla, bu yiyeceği isteyerek kabul etmezler. Hasta kuşlar, yemeyebilirler ve böylece herhangi bir ilaçla tedavi uygulanamayacaktır. Eğer tohum şeklindeki yemler, yeterince tüketilmezse, yetersiz antibiyotiksel kan düzeyleri oluşur, chlamydia tedavisinin başarısızlığı ve devam edilen bakteri atımlarıyla sonuçlanır. Ayrıca, bakterilerin yüksek ölçüde bulaşmaya yol açan doğalarından ötürü, yalnızca hasta olanların değil kafes veya salmadaki bütün kuşların tedavisi şarttır.

Kontrol

Sürü halinde kuş yetiştiriciliği yüksek standartı önemlidir. Toz bulutlarından kaçınılmalı, organizma karşı iyi havalandırma yapılmalı ve organizma için süzücü bölmeler konulmalıdır.

Karantina: Bütün hasta kuşlar ayrı tutulmalıdır. Hasta kuşların insanlarla temasları mutlaka minimum düzeyde tutulmalıdır. Katı karantina teknikleri uygulanmalıdır.

Çevre temizliği: Kafes ve salmalar ile çevre ve malzemeler tam olarak temizlenir ve dezenfekte edilir. Kuaterner amonyum dezenfektanlarının bakterilere karşı çok etkili olduğu kanıtlanmıştır. (A-33, Barquat, Cetylcide, Floquat, Hitor, Merquat, omega, Parvosol, Quintacide, Roccal, Zefiran gibi). Kafesteki ve ortamdaki tüy tozlarının dolaşımını minimuma indirgeyecek biçimde engelleyin.

Test etme: İshal, ağırlık kaybı veya solunum problemleri gibi bulguları gözlemleyerek kuşları test etmek bu hastalığın tedavi sürecinde gereklidir.

Tedavi: Veteriner hekim, 45 gün boyunca Doksisiklin veya uygun gördüğü başka bir ilaç ile hasta kuşları tedavi edebilir.

İnsan hastalığı: İnsanlarda herhangi bir grip benzeri bulgu, acilen bir doktor tarafından dikkatle inceleme gerektirebilir. Tıbbi personel; psittakoz şüphesi veya tedavisi hakkında uyarılmalıdır. İnsanlardaki psittakoz tedavi edilebilir ama uygun bir tedavi yöntemi kullanılmadığı takdirde ciddi problemler gelişebilir.

 

 

BANYO,TEMİZLİK VE BAKIM


Muhabbet kuşumu evde kaç gün süreyle yalnız bırakabilirim ? 


Muhabbet kuşlarını 1-2 gün süreyle evde yalnız bırakabilirsiniz. Bazen suluklarda çatlaklar olabilmekte ve suluktaki su bir kaç saat içinde tamamen yok olmaktadır. 

Bu riskleri gözönüne aldığımızda kuşumuzu 1 günden fazla süreyle yalnız bırakmamak en doğrusudur. Mümkünse 1 günden fazla süreyle bir yere gitmeniz gerekirse kuşunuzu bir arkadaşınıza veya komşunuza bırakınız.

Sıcak havalarda kuşumu nasıl serinletebilirim ? Balkona koysam zararı olur mu ? 

Özellikle yazın sıcak havalarda muhabbet kuşu sahipleri kuşlarının kafesini balkona koymaktadır. Karga ve kedi gibi canlılar bu durumda kuşlarınız için tehlikeli olabilmektedir. 

Kafesi dışarıdayken, muhabbet kuşunuz uzun süre güneş ışığı altında beklediği için veya rüzgar yüzünden kolayca hasta olabilir. Kuşlarınızı balkona koymanızı tavsiye etmiyoruz eğer koyacaksanız da çok dikkatli olmalısınız.

Yeni satın aldığınız kuşu ne zaman salmalısınız ? 

Bir çok insan yeni satın alıp eve getirdiğiniz bir muhabbet kuşunu en azından bir süre salmamanız gerektiğini size söyleyecektir. Kimileri 1 hafta boyunca kimileri de 1 ay boyunca salmamanız gerektiğini söylerler. Bu doğru değildir. Yeni bir ortama gelen muhabbet kuşunun kafesde durarak odayı ve ortamı tanımasına imkan yoktur. Muhabbet kuşunuz uçtukça, hareket ettikçe bulunduğu ortamı tanır.
Eğer kuşunuzun sağlıklı olmasını istiyorsanız onu günlük olarak belirli süreler dahilinde uçurmalısınız. 

Eğer kuşlarınıza güvenli bir ortam sağlayabilirseniz, siz yanlarında yokken bile uçabildikleri tehlikesiz bir ortamları varsa, bu onlar için en mükemmelidir. Muhabbet kuşunuzun rahat bir şekilde uçabilmesi için bulunduğu ortamı tanıması, keşfetmesi gerekir. Kuşunuzu salmadığınızda, kafeste geçirdiği süre zarfında içinde bulunduğu odayı keşfetmesi mümkün değildir. Kuşunuzu satın aldığınız günde veya 1 ay sonra salsanız da yine ilk uçma denemelerinde duvarlara veya tavana çarpabilir. Kafesin dışında ne kadar çok vakit geçirirse odayı tanıması da o kadar kısa sürer

Muhabbet kuşları diğer kuşlarla aynı ortamda veya kafesde barındırılabilir mi ?

Bu konuyla ilgili portal kütüphande bakım kategorisinde bir çeviri mevcuttur. Muhabbet kuşları kendinden daha büyük veya küçük kuş türleri ile aynı ortamda bakılmamalıdır. 

Muhabbet kuşları büyük boyutlu ispinoz türleri, sultan papağanı gibi küçük boyutlu papağan türleri ile aynı ortamda bakılsa dahi ölümler ve yaralanmalara meydana gelebilir. Bu yüzden kimseye tavsiye etmiyoruz

Kuşuma tek bakabilirmiyim?

Muhabbet kuşları diğer tüm papağan türleri gibi topluluk halinde yaşamaktan, kalabalıktan keyif alırlar. Muhabbet kuşu satın alırken çift olarak almanızı, eğer tek ve yavru olarak satın alırsanız da size alıştıktan sonra, 1 yaşını geçmeden eş almanızı tavsiye ederiz. 
Muhabbet kuşlarının tek bakılmaması ile ilgili bir çeviri portal kütüphane bakım kategorisinde yer almaktadır. 

Muhabbet kuşumun kafesini ne kadar sıklıkla temizlemeliyim ?

Kafes tabanının temizliğini 2-3 günde bir yapabilirsiniz. Sulukların yıkanması işlemi hergün yapılmalıdır. Günlük yıkanmayan sulukların içi yağlanır ve yosun tutar.
Kafes tellerinin silinmesi, yemliklerin yıkanması, tüneklerin zımparalanması gibi detaylı temizliği haftada bir yapmanız uygun olur. 


Muhabbet kuşunun günlük ve haftalık bakımı nasıl olmalıdır ?

Muhabbet kuşlarımızla ilgilenmeden önce ve onlarla ilgilendikten sonra mutlaka ellerimizi yıkamalıyız.
Sulukları hergün temizlenmeli ve taze su eklenmeli, yemlikleri gün içinde bir kaç defa kontrol edilmeli ve kafes temizliğine özen gösterilmelidir.
Evcil hayvan sahibi olmak ve onların bakımlarıyla uğraşmak sorumluluk sahibi olmayı gerektirir

İçme suyu ve yemleri ne kadar sıklıkla değiştirmeliyim ? 

Muhabbet kuşlarının sulukları her gün temiz bir fırça ile temizlenmeli ve taze su koyulmalıdır. Muhabbet kuşlarının yem karışımları yağlı tohumlardan oluştuğu için su içtikleri zaman suluğun içindeki suyun ve dolayısıyla suluğun yağlanmasına ve kirlenmesine sebep olurlar. 

Eğer suluk temizlenmesse gözle görülür bir şekilde suluğun kıvrımlı bölgelerinde kirli ve temizlenmesi zor pislikler oluşur. Kuşların yem kapları gün içinde 1-2 defa tazelenmeli ve yem kabukları üflenmelidir.

Gaga taşı, kuş kumu, iyot ve enerji blok nedir, ne işe yarar, kullanmalı mıyım ?

Evcil hayvan mağazalarında satılan beyaz gaga taşı muhabbet kuşlarının kalsiyum ihtiyacını karşılamaları için kullanabileceğiniz bir üründür. Alçı, yumurta kabuğu ve kuş kumuna biraz su katıp donmasını bekleyerek muhabbet kuşunuz için kendi gaga taşınızı kolaylıkla yapabilirsiniz. 

Kuş kumu muhabbet kuşu kafesinde mutlaka bulunmalıdır. Kuş kumunu ayrı bir kapta vermenizi tavsi ederiz.Evcil hayvan mağazalarında satılan muhabbet kuşu kumlarının bir çoğu kuşlar için uygun değildir. Bu kumlardan satın almayınız. Alacağınız kuş kumunun içinde kuş kömürü, kırmızı renkli iyotlu taneler, midye kabuğu gibi çeşitli taneler bulunmalıdır.
Mürekkep balığı kemiği muhabbet kuşlarının kalsiyum gereksinimlerini karşılamalarını sağlar. 

İyot ve enerji blokları da kuşlarımızın iyot, mineral ihtiyacını karşılayan faydalı ürünlerdir. Kullanmanızı tavsiye ederiz. 

Muhabbet kuşumun tırnağını, gagasını kesebilir miyim ?

Muhabbet kuşlarının kafesinde bulunan gaga taşı, ağaç dalından tünekler onların gagalarını ve tırnaklarını aşındırmak için yeterlidir fakat yavru muhabbet kuşlarının tırnakları halı ve perdelere takılabilir. 

Bu durumda temiz bir tırmak makası yardımı ile tırnakların uçları çok az kısaltılabilir. Eğer bu işlemi daha önce yapmadıysanız mutlaka bilen birine danışmanızda fayda vardır çünkü ilk defa muhabbet kuşunun tırnaklarını kesmeye çalışan bir çok evcil sahibi muhabbet kuşlarının tırnaklarını kanatarak onların yaralanmasına sebep oluyor.

Ayrıca bazı muhabbet kuşlarında (genetik bozukluk olan) gagada aşırı uzama söz konusu olabiliyor. Bu durumda muhabbet kuşunun daha kolay yem yiyebilmesi için belirli aralıklarla örneğin ayda bir defa gagayı kısaltmak gerekir.

Aynı kafeste iki çift muhabbet kuşu bakılır mı ?

Yavru muhabbet kuşlarını yeterince büyük bir kafeste bir arada tutabilirsiniz. Aynı şey yetişkin muhabbet kuşları için geçerli değildir. 

Özellikle erkek muhabbet kuşları dişi muhabbet kuşları için birbiriyle kavga edebilir ve yaralanabilirler. Eş olan kuşları her zaman ayrı kafeslerde tutmanızda fayda vardır.

Çok büyük salmalarda birden fazla çifti bir arada tutabilirsiniz fakat küçük kafeslerde bir arada tutmamalısınız.

Muhabbet kuşumu tatile giderken yanımda götürebilir miyim ? Ne kadar süre yolculuğa dayanabilir ?

Muhabbet kuşları yolcukluklar konusunda çok hassastır. Bir yerden başka bir yere taşırken çok dikkatli olmak gerekir. Muhabbet kuşları uzun yolculuklara dayanıklı değildirler.

Muhabbet kuşuma banyo yaptırabilir miyim ? Ne kadar sıklıkla banyo yaptırabilirim ? Su sıcaklığı ne olmalıdır ? 

Muhabbet kuşlarına kışın seyrek olarak yazın ise sık sık banyo yaptırabilirsiniz.
Banyo suyu sıcaklığı kışın ılık yazın ise musluk suyu sıcaklığında olabilir.

Oda spreyi ve çiçekler zararlı mıdır ?

Muhabbet kuşlarınızın bulunduğu odada oda spreyi, böcek ilacı gibi spreyler kullanmamalısınız. Benzer şekilde kuşlarınızın bulunduğu odada sigara içmemelisiniz. Boya ve badana yapacağınız odada kuşlarınızı bulundurmamalısınız. 
Kuşlarınızı saldığınızda odadaki çiçeklerin yapraklarını kemirip zehirlenebilirler. Bu sebeple kuşlarınızı saldığınız zamanlarda onların yanında olmalısınız veya saldığınız odada çiçek bulundurmamalısız.

Muhabbet kuşlarının bulunduğu ortamda asla yapılmaması gerekenler nelerdir ? 

Kuşunuzun olduğu odada kesinlikle sigara içmemelisiniz. Sigara dumanı kuşunuzun ömrünü fazlasıyla kısaltır.

Kuşlarınızı asla kafese kapalı bir yaşama mahkum etmeyin. Onları sık sık uçurun.

Muhabbet kuşları tek bakılmamalıdır.

Ben evde yokken kuşumun sıkılmaması için ne yapmalıyım ?

Evde olmadığınızda; radyo veya televizyonu açık bırakmak, can sıkıntısına kapılmaması için iyi bir yoldur. Çevredeki sesler, yalnız olmadığını düşündürecektir. Ayrıca kafesi pencereye yakın koyarak dışarıdaki hareketliliğin ilgisini çekmesini sağlayabilirsiniz ancak direkt güneş ışığı ve diğer tehlikelerden korunaklı bir yer olmasına da özen gösterilmelidir. Seslerin değişken ve ilgi çekici olmasına (konuşması için kısa süreli ve aynı kelimeleri içeren ses kayıtları bu konuda sağlıklı değildir) da dikkat edilmelidir

Muhabbet kuşumun bulunduğu odanın sıcaklığı ne olmalıdır ?

Muhabbet kuşlarının anavatanı Avustralya'dır. Sıcak iklim kuşlarıdır. Bulundukları odanın çok soğuk olmaması gerekir. 


BESLENME

Kuşlarıma vitamin verebilir miyim ? Ne kadar sıklıkla verebilirim ?

Kuşlarınıza vitamin verebilirsiniz. Mümkünse evcil hayvan mağazalarında çok ucuza satılan vitaminler yerine daha kaliteli ve bilinen markaların (witte molen, sera) vitaminlerini kullanmalısınız. Vitamin kullanırken mutlaka son kullanma tarihine bakmalısınız. Son kullanma tarihi geçmiş vitaminleri kullanırsanız kuşlarınızda çok ciddi sindirim problemleri, zehirlenmeler görülebilir. 

Kuşların suyuna her gün vitamin koymamalısınız. Vitamin kullanımı çok seyrek aralıklarla yapılmalıdır. Örneğin her ay üst üste 4-5 gün süreyle kuşunuza vitamin verebilirsiniz. 

Kuşlarımızın sularını hergün değiştirmemiz gerekmektedir. Hem bu sebeple hem de güneş ışığı vitaminlerin etkisini azalttığı için suyunu her değiştirğimizde kuşların suluğuna yeniden vitamin eklemeliyiz. 

Vitamin eksikliği durumunda görülebilecek bazı rahatsızlıklar portal kütüphanede, hastalıklar kategorisinde yer almaktadır. 

Sık sık vitamin kullanmak yerine kuşunuza bol bol çeşitli taze sebze ve meyve vermeniz daha doğrudur. Özellikle hastalık durumlarında kuşunuza vitamin takviyesi yapılmalıdır. Bazı antibiyotikler (vitaform, neoterramycin) vitamin katkılıdır. 

Muhabbet kuşuma yem haricinde ne gibi ek besinler verebilirim ?

Muhabbet kuşlarınıza düzenli olarak taze sebze, mevye verebilirsiniz.
Muhabbet kuşunuzun yemlerinden tohumları çimlendirerek kuşlarınıza verebilirsiniz. 
Dal darı
Yumurta maması
Bal, tuzsuz etimek

Meyve/sebze ve mama yemiyor ? Nasıl alıştırabilirim ? 

Muhabbet kuşlarını yavruyken çeşitli sebze ve meyvelere alıştırmanızı tavsiye ederiz. 

Mandal veya kıskaç şeklinde çeşitli aksesurlarla meyve/sebzeleri kafeslerine asabilir veya ince ince rendeleyip ayrı bir kapta verebilirsiniz.

İlgi göstermiyorlarsa rendelediğiniz küçük parçaları yemlerin üzerine serpiştirebilirsiniz. İlk başlarda ilgi göstermeseler bile zamanla meyve sebzelerin tadına bakarlar. Düzenli olarak vermeye devam ediniz.

Açık yem alabilir miyim ?

Açık yemler hava ve tozla direk temas halinde olduğu için her türlü mikrobu, pisliği barındırabilir. Güvendiğiniz bir yer olmadığı sürece açık yemlerden almanızı tavsiye etmiyoruz. Yem satın alırken bütçenizin elverdiği ölçüde en kaliteli yem markalarını kullanmanızı tavsiye ederiz. 

Kullandığınız yem karışımında bazı tohumların oranlarının yetersiz olduğunu düşünürseniz (örneğin yemdeki aspur miktarını arttırmak için) açık yem alarak ekleme yapabilirsiniz

Muhabbet kuşum çok fazla yem yiyor, ne yapmalıyım ? 

Muhabbet kuşunuz aşırı derece yem yiyor ve şişmanlıyorsa verdiğiniz yem miktarını azaltmalısınız ve daha fazla meyve, sebze içeren bir diyet uygulamalısınız. 

Aşırı derecede şişmanlayan kuşlarda özellikle karın bölgesinde yağlanma meydana gelir. Kuşunuz çok az hareket etse bile soluk soluğa kalır.

Meyveli - Ballı kraker kullababilir miyim ?

Kuşlarınıza evcil hayvan mağazalarında satılan ballı - meyveli krakerlerden vermenizi tavsiye etmiyoruz. Ballı kraker adı altında satılan bir çok kraker hazırlanırken, tohumları birbirine yapıştırmak için bal yerine kuşlarımız için zararlı olabilecek malzemeler kullanılmaktadır. 

Kendi ballı krakerinizi kendiniz yapabilirsiniz. papaganim.org sitesinde kütüphanenin beslenme kategorisinde yer alan kraker tarifi makalesini okumanızı tavsiye ederiz.

Yem karışımı nasıl olmalıdır, en kaliteli muhabbet kuşu yemi markası hangisidir ? 

Yem satın alırken bütçenizin elverdiği ölçüde en kaliteli yem markalarını kullanmanızı tavsiye ederiz. Özellikle yerli ve karton ambalajlı fakat nerede ve kim tarafında üretildiği belli olmayan bir çok yem markası evcil hayvan mağazalarında satılmaktadır. 

Witte Molen, Bonnie ve Vitakraft firmalarının ürettiği muhabbet kuşu yemleri en bilinen, ithal ve kaliteli yemlerdir. Bu markaları güvenle kullanabilirsiniz. Bazen evcil hayvan mağazalarındaki saklanma koşulları sebebiyle bu markaların ürettikleri yemlerde de güveler görülebiliyor ama bu durumda yem üreticilerini suçlamak doğru değildir. 

İthal markalar haricinde tavsiye edebileceğimiz en bilinen yerli marka Mavi Boncuk'tur. Fakat bu markanın karışımı ithal markalarla kıyaslandığında kullanılan tohum çeşitliliği ve oranları olarak ideal muhabbet kuşu yem karışımından daha uzaktır. 

Muhabbet kuşuma çekirdek verebilir miyim ? 

Muhabbet kuşlarına kendi yediğimiz tuzlu çekirdeklerden asla vermemeliyiz. 

İthal muhabbet kuşu yemi markalarının içinde çok az miktarda küçük ay çekirdeği bulunmaktadır. Çekirdek de fazlasıyla yağlı bir tohumdur ve az miktarda muhabbet kuşlarımızın yem karışımına katabiliriz. Muhabbet kuşları zorlanmadan küçük ayçekirdeklerini kırarlar ve yerler.

Fazla miktarda meyve ve yeşillik yemesinin zararı olur mu 

Kuşlarınıza fazla miktarda yeşillik vermeniz durumunda dışkının rengi gözle görülür biçimde değişir. Örneğin kuşlarınızın aşırı derecede elma yemesi onların iştahını açar ve daha fazla yem yemelerine sebep olur. 

Çok fazla yeşillik yemeleri durumunda ishal olabilirler. Bu yüzden yeşillikleri daha seyrek olarak vermelisiniz. Örneğin haftada 1-2 defa.

Yeşillikleri yıkadıktan sonra bir havlu veya kağıt peçete ile kurulayarak verirseniz kuşlarınızın ishal olması olasığını ortadan kaldırırsınız.

Muhabbet kuşuma maydanoz verebilir miyim ? 

Özellikle muhabbet kuşu besleyenler arasında maydanozun muhabbet kuşlarının boğazına yapışarak ölümüne sebep olabileceği şeklinde bir dedikodu dolaşmaktadır. Bu yüzden bir çok muhabbet kuşu sahibi kuşuna mandanoz vermemektedir. 

Durum korkulduğu gibi değildir. Maydanoz muhabbet kuşları için eşsiz bir C vitamini kaynağıdır. Çok ince parçalara ayırıp kuşunuza verebilirsiniz.

Yemlerdeki renkli taneler nelerdir ? 

Bazı muhabbet kuşu yemlerinde sarı, kırmızı, yeşil renklerde taneler bulunmaktadır. Bu taneler kurutulmuş ve boyanmış ekmek taneleridir. 

İçme suyuna limon suyu/soda koyabilir miyim ? Meyve suyu verebilir miyim ?

Bazı kanarya üreticileri kanaryaların sularına ayda bir defa az miktarda soda koyduklarını söylerler. 
Muhabbet kuşlarının sularına asitli içecekler koymamalısınız. 
Ayrıca marketlerde satılan hazır meyve suyu/nektarı türündeki içecekleri kuşlarınıza vermemelisiniz. 

Ekmek verebilir miyim ? Zararı olur mu ? 

Muhabbet kuşlarınıza kurumuş ekmeği seyrek olarak verebilirsiniz. Tuzsuz etimek vermeniz daha uygun olur.

CİNSİYET VE YAŞ TAHMİNİ 

Muhabbet kuşlarında cinsiyet tayini nasıl yapılır ?

Muhabbet kuşlarında cerenin (gaga üzerindeki renkli kısım) rengine bakarak cinsiyet tayini yapılabilir. Çıplak gözle yapılabilecek başka bir cinsiyet tayini yöntemi yoktur. 

Bir çok papağan türünde ortak kullanılan ve %100 güvenilir olmayan bir cinsiyet tayini yöntemi daha vardır. Bu yöntemde dişi papağanın kuyruk tüyleri erkek papağandan farklı olarak yelpaze gibi açılır. Dişi muhabbet kuşlarında kuyruk tüylerinin uçarken veya bir yere konarken bu şekilde yanlara açıldığını görebilirsiniz.

Portal kütüphanede cere rengi ile cinsiyet tayinin nasıl yapılacağına dair bir çeviri mevcuttur.

Muhabbet kuşumun yaşını nasıl anlarım ?

Muhabbet kuşlarında yaş tahmini ancak 3 aylık, 6 aylık, 8 aylıktan büyük ve benzeri şekilde yapılmaktadır. Yaş tahmini için gözün rengine, göz halkasına bakılmalıdır.
1 yaşında bir muhabbet kuşu ile 10 yaşında bir muhabbet kuşu fiziksel olarak birbirine benzeyebilir. 
Yaşlı muhabbet kuşlarında ayaklarda pullanmalar / çatlaklar daha fazladır. Tüylerin rengi yavrulada daha canlı, yaşlı kuşlarda daha soluktur.

Muhabbet kuşumun tüy döneminde olduğunu nasıl anlarım ?

Tüy dönemine giren muhabbet kuşlarında özellikle kafa tüyleri arasında yeni tüy kapsülleri gözükür.

DAVRANIŞ,EVCİLLEŞTİRME,KONUŞTURMA VE EĞİTİM

Muhabbet kuşum kafes boyalarını kemiriyor ? Bir zararı olur mu ? 

Muhabbet kuşlarının kafesin boyalarını kemirmesi onun sağlığı açısından zararlıdır. Bu yüzden metalik (altın, gümüş gibi) renklerde, özellikle krom kaplama, paslanmaz telleri olan kafesleri satın almanızı öneririz. 
Pembe, mavi, beyaz renkli, boyası kolayca çıkan kalitesiz kafeslerden satın almamalısınız.

Muhabbet kuşum dışkısını yiyor, ne yapmalıyım ? 

Muhabbet kuşunuzun dışkısını yemesini engellemek için yapılacak en doğru şey tabanında tel ızgara olan kafesler kullanmaktır. Kuşunuzun dışkısı tel ızgaranın altındaki bölmeye düşeceği için kuşunuzun dışkısını yemesini büyük ölçüde engellemiş olursunuz.
Dışkı yeme davranışı genelde vitamin, mineral eksikliği ve kötü beslenme kaynaklıdır. Kuşunuzun bakım koşullarını tekrar gözden geçirmeniz gerekir

Muhabbet kuşumun kanatları titriyor, hasta mı ?

Kanatların titremesi, kanatlardan birinin diğerinden daha aşağıda bulunması stres, korku belirtisi olarak değerlendirilebilir. 

Yeni bir ortama gelen muhabbet kuşlarında görülebilir. Kuşlar ortama alıştıklarında titreme de geçer.


Evcilleştirmek için aç bırakıp elden yem yedirmek doğru mudur ?
Muhabbet kuşlarını aç bırakarak evcilleştirme yöntemini kesinlikle tavsiye edilmeyen, insancıl olmayan bir yöntemdir.

Benzer şekilde muhabbet kuşlarının uçmasını sağlayan uzun kanat tüylerini kesip evcilleştirmeye çalışmak da kesinlikle tavsiye etmediğimiz bir yöntemdir.

Muhabbet kuşum dişi, konuşturabilir miyim ?

Dişi muhabbet kuşları erkek muhabbet kuşları gibi konuşabilirler fakat erkek muhabbet kuşlarıyla karşılaştırıldığında daha az sayıda kelime öğrenirler

Muhabbet kuşum ıssırıyor, ne yapmalıyım ?

Muhabbet kuşları avuçlanmaktan hiç hoşlanmaz, onları parmağınızın üzerinde durmaya alıştırmalısınız, elinizle tüm vücutlarını saracak şekilde muhabbet kuşunu tutmak isterseniz sizi ıssırabilir.

Ayrıca dişi muhabbet kuşları erkek muhabbet kuşlarından daha güçlü bir şekilde ıssırırlar. Kemirme huyları erkek muhabbet kuşlarından daha fazla güçlüdür.

Muhabbet kuşumu nasıl evcilleştirebilirim ?

Muhabbet kuşlarını evcilleştirmek için yavruyken onunla çok fazla vakit geçirmeniz gerekir. 2 aylıktan daha büyük muhabbet kuşlarını evcilleştirmek hem daha zordur hem de daha fazla vakit alır.

Çift olarak bakılan muhabbet kuşlarını evcilleştirmek tek bakılan muhabbet kuşlarını evcilleştirmekten daha zordur çünkü muhhabbet kuşu sizinle oynamak yerine arkadaşıyla vakit geçirmeyi seçer.

Muhabbet kuşlarını evcilleştirmek için mümkün olduğunca sabırlı ve nazik hareket etmelisiniz. 
Evcilleştirme sırasında kullanılacak en iyi yöntemlerden biri de muhabbet kuşunuzu aldığınızda sanki odada yokmuş gibi davranmak, üzerine fazla gitmemektir. Bu yöntem sayesinde muhabbet kuşunuzun güvenini zamanla kazanırsınız.


Muhabbet Kuşları Nasıl ve Ne Kadar Uyurlar?

Muhabbet kuşları günde 10-12 saat uykuya ihtiyaç duyarlar. Bunun çoğunluğu gece saatleridir. Aydınlık ve gürültülü bir ortamda bulunuyorlarsa, kendisini güvende hissetmesi için geceleri kafesinin üstünü örtmelisiniz. Doğada ağaç kovuklarında uyumaktadırlar. Gündüzleri şekerleme yaparlar. Bazen gözlerini kapatır bazen dinlendirmek için bir ayaklarını gövdelerine çekerler. Kimi zaman da boyunlarının dinlenmesi için başlarını geri çevirerek kanatlarının arasına sokarlar.


Muhabbet kuşumu konuşturmak için ne yapmalıyım ?

Muhabbet kuşlarını konuşturmak için sık sık kelime tekrarları yapmalısınız. Yavru muhabbet kuşları 4-5 aylık olduklarında çok daha anlaşılır bir şekilde kelimeleri söylerler

Muhabbet kuşlarım kavga ediyor, ne yapabilirim?

Aralarında didişmek için muhabbet kuşları için normaldir, ama kuşlarınız gerçekte, şiddetli kavga ediyorlarsa, hemen ayrılmalıdır. Genellikle, iki erkek, iki dişiden daha iyi anlaşırlar. Bir erkek/dişi çiftinde, dişi için otoriter ve saldırgan olmak alışılagelmiştir. Bunlar, kuşların seçiminde akılda tutulması gereken şeylerdir.

Her kuşa kendi yem kabını vermek, çok sayıda ilginç oyuncaklar ve geniş bir kafese sağlamak ,bütünüyle, aralarındaki didişmenin azaltılmasına yardım edebilir

İlk defa muhabbet kuşu aldım. Eve getirdik ama hiç ötmüyor, akşamları durduğu yerden hiç oynamıyor. Nedense hiç sesi çıkmıyor ? Acaba nedendir 

Yavru muhabbet kuşları çok sessiz ve durgundur. Satın alıp eve getirdiğinizde çok fazla sessiz olması sizi korkutmamalıdır. İnsanlara alıştıkca daha hareketli olurlar. Eve getirdikten sonraki bir hafta içinde davranışlarında gözle görülür bir hareketlilik olur.

HASTALIKLAR VE TEDAVİ YÖNTEMLERİ,VETERİNERLER

Kuşum ishal oldu, nasıl bir tedavi uygulamalıyım ?

Öncelikle muhabbet kuşunuzun ishal olduğundan emin olmalısınız. Muhabbet kuşları çok fazla yeşillik yediklerinde dışkılarının rengi çok açık yeşil olabiliyor fakat bu ishal oldukları anlamına gelmez.

Muhabbet kuşları ishal olduklarında dışkılarının neredeyse tamamı sudan oluşur. Kafes zemini sanki kuşunuz banyo yapmış gibi su içinde olur.

Bu durumda olan bir muhabbet kuşuna ilk müdahale olarak muz, dal darı, haşlanmış patates veya haşlanmış pirinç suyu verebilirsiniz. Daha sonra veterinerine gitmelisiniz. 

İshal durumlarında evcil hayvan mağazalarında satılan ishal ilaçlarından kullanmanızı tavsiye etmiyoruz. Mutlaka veterinere gitmelisiniz, veterinerin tavsiye ettiği bir ilacı kullanmalısınız.

İshal tedavisinde kullanılan bazı ilaç isimleri: Blotic, neoterramycin + vitamin

Muhabbet kuşumun hasta olduğunu nasıl anlarım ?

Hasta muhabbet kuşları genelde kabarık dururlar, sürekli uyurlar ve gittikçe zayıflarlar. Hastalığı ağırlaştığında muhabbet kuşu kafes zeminine iner, tünekde duramaz.

Hasta muhabbet kuşunu elinize aldığınızda göğüs bölgesindeki kemiğin belirginleştiği görürsünüz. 

En ufak hastalık belirtisinde bile hemen veterinere gitmelisiniz.

Muhabbet kuşum uçamıyor, sebebi ne olabilir ? Acaba hasta mı ?

Yavru muhabbet kuşları PBFD ve french molt hastalıkları sebebiyle uçamayabilirler. Lütfen kütüphanedeki hastalıklar bölümüne gözatın.

Kuşum mantar mı olmuş ? Nasıl anlarım ? Tedavisi nedir ?

Mantar olan muhabbet kuşlarının ayaklarında ve gaga çevresinde beyaz renkte tabakalar bulunur.

Tedavi için mantarlı bölgelere 1-2 gün vics, vazelin sürebilirsiniz. İleri derecede ilerlemiş durumlarda mikostatin süspansiyon adlı ilacı kullanabilirsiniz.

İsmi geçen tüm ilaçlar insan sağlığında kullanılan ilaçlardır ve eczanelerde satılır.




Kuşum sürekli uyuyor, ne yapmalıyım ?

Muhabbet kuşları hastalığın son evresinde yani durumları çok ağırlaştığında kabarık bir şekilde dururlar, yem yemezler veya çok az yerler ve sürekli uyurlar. Bu durum evcil hayvan sahibinin tedavide geç kaldığının işaretidir.

Bu durumdaki kuşları kurtarmak maalesef çok zordur. Genelde ilaç tedavisine cevap vermezler.

Kuşum yem yemiyor, ne yapmalıyım ?

Özellikle yavru muhabbet kuşları yeni bir ortama geldiklerinde bir süre yem yemezler. Kafesi ve yem kabının yerini ögrenmeleri biraz zaman alır. Bu durumda endişe etmeye gerek yoktur. Kuşunuzu dikkatlice takip etmelisiniz.

Muhabbet kuşları hastalandıkları zaman gittikçe zayıflarlar ve hastalığın ağırlaştığı durumlarda yem yiyemez hale gelirler. Bu durumdaki kuşları şırınga yardımı ile beslemek gerekir aksi takdirde kuş açlık ve hastalık sebebiyle ölür. Şırınga içine kabuksuz darıyı toz haline getirip su ekleyerek oluşturduğunuz karışımı koyabilirsiniz.

Dışkısı poposuna yapışıyor, ne yapmalıyım ?

Düzenli olarak poposuna bakıp, varsa yapışan dışkıları temizlemelisiniz. Hafif ıslak bir bezle poposunu silebilirsiniz. Veterinere gitmeniz gerekecektir. İshal ve benzeri sindirim sistemi hastalıklardan dışkının popoya yapışması sıkça görülen bir durumdur

Kuşumun ayağı/kanadı kesildi/kanadı ne yapmalıyım ?

Yaralanma durumlarında fazla vakit kaybetmeden veterinerin yolunu tutmalısınız. Muhabbet kuşları bu tür yaralanmalarda sakatlanan organlarını kullanmayarak kendi kendilerini tedavi etmeye çalışırlar.

Örneğin ayağı incinen bir muhabbet kuşu günün çoğunu tek ayak üzerinde geçirir ve incinen ayağını karnına doğru çeker.

Muhabbet kuşum kusuyor, ne yapmalıyım ?

Kusma durumunlarında acil olarak veterinere gitmelisiniz. Muhabbet kuşunuz yediği bir şey yüzünden zehirlenmiş olabilir. Önlem olarak muhabbet kuşunuzun yemini değiştirmelisiniz. 

Kuşum çok kaşınıyor, ne yapmalıyım ? 

Kuşunuz çok kaşınıyorsa ilk olarak onu elinize alıp tüylerini dikkatli bir şekilde kontrol etmelisiniz. Derisinin renginde bir kızarıklık, tüylerinde bir gariplik yoksa kuşunuza banyo yaptırabilirsiniz. 

Evcil hayvan mağazalarında satılan parazit spreylerini kullanmamalısınız. İlaç kullanmadan önce veterinere danışmalısınız.

Muhabbet kuşum çok fazla tüy döküyor, ne yapmalıyım ?

Muhabbet kuşları yaşları ve bakımlarına bağlı olarak veya hastalıklar sebebiyle yıl içinde belirli dönemlerde tüy dökebilir veya siz farkına varmadığınız halde kendi tüylerini yoluyor olabilir.

Tüy dökümündeki muhabbet kuşları halsiz ve neşesiz olurlar. Bu dönemi kuşlarınızın daha kolay atlatabilmesi için bakımlarına biraz daha özen göstermelisiniz. Örneğin vitamin kullanımı, taze sebze ve meyveler, mama , ...

Özellikle tek bakılan ve mutsuz muhabbet kuşları stresten kendi tüylerini yolar. Bu durumun önüne geçmek için kuşunuza eş almayı düşünebilirsiniz.


MUHABBET KUŞU ÜREMESİ VE OLUŞAN PROBLEMLER

Dişi ve erkek muhabbet kuşu üreme isteğini nasıl belli eder ?

Dişi muhabbet kuşları yumurtlayacakları zaman normalden daha fazla kalsiyum tüketirler. Eğer kafese asılı bir yuvalık varsa dişi muhabbet kuşu zamanının çoğunu yuvalıkta geçirir. Bu sırada yuvalığın içinde kemirme sesleri duyabilirsiniz. 

Dişi muhabbet kuşu yuvalık zeminini içgüdüsel olarak kemirir. Erkek muhabbet kuşları çiftleşmek istediklerinde eşlerine sürekli kur yaparlar, erkek ayağını dişinin sırtına koymaya çalışır

Dişi muhabbet kuşu bir kuluçkada kaç tane yumurtası olur ?

Genellikle dişi muhabbet kuşları 5-7 civarı yumurta yaparlar. Seyrek olarak daha az, örneğin 3 veya çok daha fazla, örneğin 10 yumurta yapan muhabbet kuşları da vardır.

Muhabbet kuşlarında üretimi zorlaştıran ve kolaylaştıran faktörler nelerdir ?

Muhabbet kuşlarından yavru almak sanıldığı kadar zor değildir. Üretimi zorlaştıran ve kolaylaştıran en önemli faktör kuşlarınızın karakteridir. Bazı çiftler en kötü bakımla sorunsuz bir şekilde yavrulayıp, yavru büyütürken bazı çiftler en iyi bakım ve şartlarda anlaşmalarına rağmen bu çiftlerden yavru almak mümkün olmamaktadır. 
Üretimde şans faktörü de unutulmamalıdır. Herşey yolunda gitse bile son aşama olan yavrunun bağımsızlığını kazanmasında sorun çıkabilir. Yem kırmayı bir türlü öğrenemeyen yavrular 2. ayını doldurmadan ölebilir. 

100 çift muhabbet kuşu olan bir üretici düşünün.Bu üretici damızlık olarak kendine seçtiği çok güzel bir dişi yavruyu 1 yaşına kadar özenle yetiştiriyor. Daha sonra yetişkin olan kuşu salmada anlaştığı bir erkek kuşla üretim kafesinde eşe atıyor fakat dişi yumurtlamıyor. Üretici bir süre sonra bu kuşu farklı bir kuşla eşe atmayı deniyor fakat bu sefer de yumurtalar boş çıkıyor. 3. denemesinde ise erkek yumurtaları kırıyor. Kuş 2 yaşına geldiğinde hala yavru alamayan üretici bu kuşu elinden çıkarabilir veya elinde tutup denemeye devam edebilir. Üretimde başarılı olmak için unutulmaması gereken 3. unsur ise sabırlı olmaktır.


Muhabbet kuşlarında yavrular yuvalıktan atladıktan sonra karşılaşılan problemler nelerdir ?

1. Yavruların yuvalıktan atladıktan sonra yem kırmayı öğrenememeleri: Yavrulardan bazıları yuvalıktan atladıkları halde yaşıtları gibi yem kırmayı öğrenemeyebilir. Bu durum insanlar açısından çok can sıkıcı ve üzüntü verici şekilde sonuçlanabilir. Bu şekilde ölen yavrular genellikle anne - babalarından erken ayrılan ve yem yedi sanılıp evcil hayvan mağazalarında satışa sunulan 4-5 haftalık yavrulardır. Örneğin evcil hayvan mağazasından farkında olmadan bu durumdaki bir yavruyu satın almış olabilirsiniz ve yavrunun yem kıramağını farkedersiniz, yavruyu anne babasına geri götürme şansınız yoktur. Bu durumda yavruyu elle beslemek gerekir fakat yavru buna rağmen yem kırmayı öğrenemeyebilir, günden güne eriyerek zayıflar ve ölebilir. Yavruların anne babalarından ayrılmadan önce yem kırmayı öğrenip öğrenmediklerinden mutlaka emin olunmalıdır. Bunun için anne babasından ayrılan yavruların kursakları gün içinde düzenli olarak kontrol edilmelidir. Yavru yem kırmayı başaramıyor ve kursağı boşsa yuvalığın içine veya kafese geri konmalıdırlar. Eğer aceleniz yoksa ve anne-babaları yavrulardan rahatsız olmuyor, onlara zarar vermiyorsa yavrular 2-3 aylık olana kadar onları anne-babaları ile beraber tutabilirsiniz. Bu sayede yavruların herşeyi daha hızlı öğrenirler. Yavruların elle beslenmesi konusunda kütüphanede ayrıntılı bir yazı mevcuttur.

2. Yavrularda çarpık bacaklar: Eğer yavrularda bacaklar yanlara doğru açılıyor ve yavru ayaklarını karnında toplayamıyorsa çarpık bacaklılık söz konusudur. Bu durumda yavrunun ayaklarını bir araya getirmek için sünger veya bir bez parçası kullanılabilir. Ne kadar erken müdahale edilirse yavrunun ayaklarındaki problemin düzelmesi şansı o kadar fazladır. Bu konuyla ilgili kütüphanede hastalıklar kategorisinde ayrıntılı bir yazı mevcuttur.

3. French molt hastalığı: Bu hastalığa yakalan yavrularda kanat ve kuyruk tüyleri düşer. Kuş büyük ihtimalle hayatının sonuna kadar hiç uçamaz. Ender olarak dökülen kanat tüylerinin kalıcı olarak çıktığı görülür. Hastalığın sebebi bilinmemektedir. Bu çiftinizden mümkünse bir daha yavru almamak en doğrusudur. Özürlü yavruların dünyaya gelmesini hiç birimiz istemeyiz. Bu konuyla ilgili kütüphanede hastalıklar kategorisinde ayrıntılı bir yazı mevcuttur.

4. Kuşlar neden sürekli yumurtlar? Dişi muhabbet kuşumuz 4 yaşında ve son iki yıldır sürekli olarak yumurtluyor. Şu ana kadar yumurtalardan hiç yavru çıkmadı. Bu şekilde yumurtlamaya devam etmesi bir sorun oluşturur mu? Yumurtlamasını durdurmak mümkün mü?Sürekli ve fazla sayıda yumurta yapma özellikle papağan türlerinde ve muhabbet kuşlarında karşılaştığımız bir durum. Bir yumurtlama döneminde 2-6 adet yumurtadan daha fazla yumurtlama ya da yıl içinde toplam yumurtlama sayısının artması aşırı yumurtlama olarak adlandırılır. Dişi muhabbet kuşları kafeste erkek kuş olmadan da yumurtlayabilir.
Kafes kuşlarında aşırı (veya sürekli) yumurtlamanın genel sebeplerini şöyle sıralayabiliriz: Hormonal bozukluklar, bazı hastalıklar, yetersiz beslenme, büyüme döneminden itibaren sahibi tarafından elde büyütülmesi ve beslenmesi.

Aşırı veya sürekli yumurtlama problemi birçok sağlık problemini de beraberinde getirebilir. Bu problemlerin çoğu yumurta üretiminden dolayı artan kalsiyum ve protein ihtiyacına bağlı olarak şekillenir. Yumurta tıkanması, yumuşak kabuklu yumurta yapılması, osteoporozis (kemik erimesi) ve buna bağlı patolojik kırıklar, kilo kaybı, tüy ve deri problemleri ve diğer beslenme hastalıkları bunların içinde ilk akla gelenlerdir. Bu sağlık sorununun çözülmesi için çok değişik tedavi seçenekleri bulunmaktadır.

Kafesin yerinin değiştirilmesi, kuşun gün ışığından yararlandığı sürenin 8-10 saatin üstüne çıkarılmaması, erkek kuş varsa dişiden ayrılması ve birbirlerini duymayacakları odalara alınması, kafesteki ayna gibi yumurtlamayı stimüle edecek aksesuvarların çıkarılması, kuluçka yeri yoksa ilave edilmesi ya da varsa çıkarılması veya yerinin değiştirilmesi, yalancı plastik yumurta konması gibi değişiklikler yumurtlama problemini ortadan kaldırabilir. Beslenme hatalarının düzeltilmesi, vitamin, mineral ve protein eksikliklerinin tespit edilip giderilmesi, protein kaynaklarının değiştirilmesi, veteriner hekiminiz gerekli görüyorsa hormon tedavileri yapılması sürekli yumurtlama sorununu çözmek için yardımcı olacaktır. Bunların dışında cerrahi yöntemle üreme organlarının alınarak kuşun kısırlaştırılması radikal bir çözüm olarak düşünülebilir. Ancak kuşların hem genel yapılarının hem de üreme organlarının hassasiyeti nedeniyle bu ameliyatlar çok riskli kabul edilmektedir.

Muhabbet kuşlarını kızıştırmak için ne yapabilirim ?

Çiftleşme ve üreme belirtileri göstermeyen kuşları daha istekli hale getirmek için çeşitli yöntemler denemek mümkündür. Uygulanabilecek yöntemler bazı çiftlerde işe yarayabilir, bazılarında işe yaramaz. Örneğin yem karışımına nijer gibi kızıştırıcı tohumlar ekleyebilirsiniz. 

Çiftlerinize çok az miktarda bal verebilirsiniz. Salmalarda dinlendirme yoluna gidebilirsiniz. Kuşların anlaştıkları halde çiftleşmemesinin sebebi %90 sahibinin onlara uyguladığı bakım ile ilgilidir. Bakım koşullarınızı yeniden gözden geçirmeniz gerekir.


Dişi muhabbet kuşunun yumurtlayacağını nasıl anlarım ?

Dişi muhabbet kuşu eğer yumurtlayacaksa yuvalıkta daha fazla vakit geçirir, seyrek olarak, özellikle çiftleşmek ve dışkılamak için yuvalıktan çıkar. 

Dışkısının miktarı da normalda kat kat fazla olur ve rengi de normalden daha koyudur. 

Dişi yuvalığın zeminini kemirir. Normalde daha fazla mürekkep balığı kemiği tüketir.

Yuvalıktan atlayan yavruları ne zaman ayırmalıyım, anne babaları onlara zarar verir mi ?

Yuvalıktaki yavrular yaklaşık 40 günlük olduklarında bağımsızlığını kazanır. En küçük yavrular için bu süre daha uzun olur. Yuvalıktaki yavrular yuvadan kendileri atlayabilir veya anne-babaları tarafından yuvalıktan atılabilirler.

Bir yavruyu anne - babadan ayırmadan önce mutlaka yem yediğinden emin olmak gerekir.

Yavruların yuvalıktan atladıktan sonra bir süre daha anne-babaları ile birlikte kalması faydalıdır, bu sayede onlardan çok şey öğrenebilirler. 


Bir dişi senede kaç defa kuluçkaya yatabilir ? 

Bu sorunun cevabı aynı zamanda muhabbet kuşlarınızın yaşıyla da ilgilidir. Muhabbet kuşları eğer yuvalıkları çıkarılmassa bütün bir sene boyunca yavrulayabilirler. Bu kesinlikle yapılmamalıdır çünkü yuvalık çıkarılmassa zaman ilerledikçe sorunlar başgöstermeye başlar. 

Eşler hiç durmadan üst üste kuluçka yaptıkları için aşırı derecede zayıflar ve ölebilirler. Yorgun düştükleri için yavrulara olması gerektiği gibi bakamazlar. Yumurtadan çıkan yavrulardan bir kısmı ölür. Genç 2-3 yaşlarında bir çift muhabbet kuşu bir senede hiç zorlanmadan 3-4 defa kuluçkaya yatabilirler. İdeal olan ise çiftlerinizden senede ortalama 2-3 defa yavru almaktır. 

Unutulmaması gereken nokta çiftlerin kuluçkalardan sonra dinlendirilmesidir. Örneğin 8 aylık zaman diliminde üst üste 4 defa yavru alınan bir çift muhabbet kuşu en azından 4-5 ay salmalarda dinlendirilmelidir. Kuşların yaşı ilerledikçe kuluçka sayıları azalır, kuluçka sırasında çıkan problemler de artar.

Bir çift kaç yavru bakmalıdır ? 

Bir çift muhabbet kuşu her kuluçkada ortalama 4-6 arası yavruya fazla zorlanmadan bakabilir. Tavsiye edilebilecek sayı ise bir çifte en fazla 5 yavru baktırmaktır. 

Çiftler 2 aylık aralarla üst üste kuluçkaya yattıkları için her kuluçkada 6-7 yavru bakmak onlar için fazlasıyla yıpratıcı olur. Bu yüzden yorulduğunu farkettiğiniz çiftlerinizi dinlendirmek için yuvalığı kafesten çıkarmanız gerekir. 
Eğer çiftiniz birden fazlaysa fazla olan yumurtaları veya yavruları daha az sayıda yavru büyüten çiftlerinde altına koymak iyi bir yöntemdir.


Yuvalık ne zaman takılmalıdır ? 

Muhabbet kuşları 8-12 aylık arasında erişkin olurlar, dişilerin erişkinliğe ulaşması erkek muhabbet kuşlarından daha uzun sürer. 6 aylık bir çift muhabbet kuşunun kafesine yuvalık takmak doğru degildir. 9 aylık olduklarında çiftlerinizin kafesine yuvalık takabilirsiniz. 

Dişinin yuvalığa ilgi duyması ve yumurtlaması 2-3 ay sürebilir. Damızlık muhabbet kuşlarını satın aldığınızda ortama alışmaları için onlara en azından 1-2 ay süre tanımalısınız. Bir çok kişi sabırsız davranıp satın aldığı damızlık muhabbet kuşlarını eve getirdiği gibi kafeslerine yuvalık takmaktadır. 

Kuşları satın alan kişi, kuşların geldiği ortamı, yorgun olup olmadıklarını, yaşlarını bilmediği için kafese hemen yuvalık asmak doğru degildir.

Yuvalık kontrolü nasıl yapılır ?

Kuluçkadaki çiftler, özellikle dişi muhabbet kuşu mümkün olduğunca az rahatsız edilmelidir. Yumurta ve yavru kontrolu yapılırken yuvalığın kapağı bir anda açılmamalıdır.

Yuvalık kontrolunün günde en az iki defa yapılmasında fayda vardır. Bu kontrolller anne veya babanın zarar verdiği yavruları daha erken farketmenizi sağlar, yavruların daha fazla zarar görmesini engelleyebilirsiniz. Yumurtayı kırmış fakat yumurtadan çıkamamış civcivlerin yumurtadan çıkmasını sağlayabilirsiniz. 

Günü geldiği halde yumurtadan çıkmamış yavruları kurtarmanın yolu ise yumurtalara numara vermek ve zamanında çatlamayan yumurtaları özenli bir şekilde açmaktır

YENİ MUHABBET KUŞU ALIRKEN CİFT SEÇİMİ

Yeni muhabbet kuşu alıcam, nelere dikkat etmeliyim ?

Tek baktığınız muhabbet kuşunuza eş alırken mümkün olduğunca onun yaşına yakın bir muhabbet kuşu almanızada fayda vardır. 

Örneğin 2 yaşındaki bir muhabbet kuşuna 2-3 aylık bir yavruyu eş olarak almak doğru degildir. 2 yaşındaki kuş çiftleşmeye fazlasıyla istekli ise davranışları yavru için fazlasıyla rahatsız edici olabilir. 

1 yaşındaki bir muhabbet kuşuna mümkünse 6 aylıktan daha büyük bir eş alınmalıdır. 3-4 yaşındaki bir muhabbet kuşuna ise en azından 1 yaşında bir eş alınması daha uygundur.

Muhabbet kuşuma eş alacağım. Ne yapmamı önerirsiniz ? 

Genelde evde tek muhabbet kuşu besleyen insanlar evcil hayvan mağazalarından satın aldıkları 2. bir kuşu eve getirdiklerin kuşların hemen eş olacaklarını zannederler. Durum hiç de sanıldığı gibi degildir. 

Örneğin uzun yıllar tek bakılan muhabbet kuşları yıllarca kendi türünden bir canlı görmedikleri ve insanlar ile arkadaşlık etmeyi seçtikleri için eve yeni gelen kuşa hiç ilgi göstermezler hatta kıskanıp ona zarar vermeye de kalkışabilirler. Bu yüzden 1 yaşını doldurmadan tek beslediğiniz kuşunuza eş almanızı tavsiye ederiz. 

Eğer çift olarak kuş satın alıyorsanız ve yavru alma hevesiniz varsa kuşları satın alacağınız yerde bir müddet kuşları izleyip, birbiriyle anlaşan, birbirini kaşıyan veya besleyen bir çift muhabbet kuşunu seçmelisiniz. 

Tek olarak baktığınız bir muhabbet kuşuna eş almak istediğinizde yapılacak en doğru davranış ona eşini kendisinin seçme fırsatını tanımanızdır. Örneğin kuşunuzu evcil hayvan mağazasında bir çok arkadaşının bulunduğu bir kafese koyup bir süre izlersiniz. Anlaştığı bir muhabbet kuşu varsa onu satın alırsınız. 

Dişi muhabbet kuşları daha zor eş seçtikleri için salmadaki erkek sayısının dişi sayısından daha fazla olmasında yarar vardır. Eğer kuşunuzun eşini seçme şansı yok ve siz ona eş aldıysanız onları bir araya getirdiğinizde anlaşabilmeleri için onlara zaman tanımalısınız. 

Örneğin 2. kuşunuzu satın aldığınızda onları bir süre ayrı kafeslerde tutup daha sonra bir araya getirmek, tanıştırma için sıkça kullanılan bir yöntemdir. 
Muhabbet kuşumu petshoptMuhabbet kuşumu petshoptan mı yoksa üreticiden mi almalıyım?
an mı yoksa üreticiden mi almalıyım?


Eğer tanıdığınız, güvendiğiniz bir üreticiden satın alabilirseniz en iyisi budur. Üreticiye ulaşamazsanız, almayı düşündüğünüz petshopun ve tabii ki kuşun içinde bulunduğu ortamın hijyen koşullarını çok iyi incelemelisiniz. Kütüphanemizdeki yeni kuş alırken sağlıklı olup olmadığını belirlemenize yarayacak diğer bilgileri de edinmelisiniz. Aşırı kalabalık kafeslerden almamaya çalışın, herhangi birinin hastalık taşıması halinde siz kuşunuzu alırken sağlıklı görünse de evde hastalanabilir. Ayrıca kuşun seçiminde önemli kriterlerden biri olarak görülen aktifliği sağlamak için bazen petshoplarda siz seçim yaptığınız sırada tüm kuşlar korkutulmakta ve hareket etmeleri sağlanmaktadır. Bu nedenle; yeni kuşu uzun süre gözlemlemeniz gerektiğinden bu tür yerlerde sağlıklı seçim mümkün olamamaktadır. Zaten çok kalabalık ortamlarda satılan kuşlar, genelde beğenilmeyen, üreticilerin gözden çıkardıkları, önemsemedikleri için petshoplara verdikleri kuşlardır. Çok kalabalık kafeslerden eş kuşların belirlenerek seçimi de, hata payı fazla olduğundan önerilmez. Özellikle eş olarak düşündüğünüz kuşların, böyle ortamlarda kardeş çıkma olasılığı da yüksektir.

Petshoplar kuşları genelde yerel ya da yakın üreticilerden alır. Onlara kuşları aldıkları üreticiyi sorabilirsiniz. Yaşantınızın oldukça uzun bir süresini paylaşacağınız dostunuzu/dostlarınızı seçerken acele etmeyin, sabırla doğru yerden doğru seçim yapmaya çalışın.

 

---Üretimin Püf Noktaları---
Yuvalık Kontrolü: Kuluçkadaki çiftler, özellikle dişi muhabbet kuşu mümkün olduğunca az rahatsız edilmelidir. Yumurta ve yavru kontrolü yapılırken yuvalığın kapağı bir anda açılmamalıdır.
Yuvalık kontrolünün günde en az iki defa yapılmasında fayda vardır. Bu kontroller anne veya babanın zarar verdiği yavruları daha erken fark etmenizi sağlar, yavruların daha fazla zarar görmesini engelleyebilirsiniz. Yumurtayı kırmış fakat yumurtadan çıkamamış civcivlerin yumurtadan çıkmasını sağlayabilirsiniz. Günü geldiği halde yumurtadan çıkmamış yavruları kurtarmanın yolu ise yumurtalara numara vermek ve zamanında çatlamayan yumurtaları özenli bir şekilde açmaktır.

Üretim ortamı ve malzemeler: Üretim ortamı temiz, sessiz ve güneş alan bir ortam almalıdır. Bazı üreticiler zifiri karanlık ortamlarda sadece florasan lamba kullanarak üretim yapmakta, kuşlar belki de ömürleri boyunca güneş ışığından mahrum kalmaktadır ki bu da çok yanlıştır. Üretimde kullanılan malzemeler her çift için farklı olmalıdır. Örneğin her çiftin yem, mama kapları, suluğu ayrı olmalıdır. Bu sayede üretim hande ortaya çıkabilecek bir salgın hastalı daha kolay fark edebilir ve önleminizi alabilirsiniz. Verimli üretim yapabilmek için çiftlerinize en iyi imkânları sağlamalısınız, üretimdeki muhabbet kuşlarının uçma imkânları olmadığı için üretimde kullanılan gözler mümkün olduğunca büyük olmalıdır. Yuvalıklar da yavruların anne tarafından ezilmemesi için veya birbirini ezmemeleri için yeterince büyük olmalıdır.

Yuvalık ne zaman takılmalıdır? Muhabbet kuşları 8-12 aylık arasında erişkin olurlar, dişilerin erişkinliğe ulaşması erkek muhabbet kuşlarından daha uzun sürer. 6 aylık bir çift muhabbet kuşunun kafesine yuvalık takmak doğru değildir. 9 aylık olduklarında çiftlerinizin kafesine yuvalık takabilirsiniz. Dişinin yuvalığa ilgi duyması ve yumurtlaması 2-3 ay sürebilir. Damızlık muhabbet kuşlarını satın aldığınızda ortama alışmaları için onlara en azından 1-2 ay süre tanımalısınız. Birçok kişi sabırsız davranıp satın aldığı damızlık muhabbet kuşlarını eve getirdiği gibi kafeslerine yuvalık takmaktadır. Kuşları satın alan kişi, kuşların geldiği ortamı, yorgun olup olmadıklarını, yaşlarını bilmediği için kafese hemen yuvalık asmak doğru değildir.

Eş seçimi veya tanıştırma nasıl yapılmalıdır? Genelde evde tek muhabbet kuşu besleyen insanlar evcil hayvan mağazalarından satın aldıkları 2. bir kuşu eve getirdiklerin kuşların hemen eş olacaklarını zannederler. Durum hiç de sanıldığı gibi değildir. Örneğin uzun yıllar tek bakılan muhabbet kuşları yıllarca kendi türünden bir canlı görmedikleri ve insanlar ile arkadaşlık etmeyi seçtikleri için eve yeni gelen kuşa hiç ilgi göstermezler hatta kıskanıp ona zarar vermeye de kalkışabilirler. Bu yüzden 1 yaşını doldurmadan tek beslediğiniz kuşunuza eş almanızı tavsiye ederiz. Eğer çift olarak kuş satın alıyorsanız ve yavru alma hevesiniz varsa kuşları satın alacağınız yerde bir müddet kuşları izleyip, birbiriyle anlaşan, birbirini kaşıyan veya besleyen bir çift muhabbet kuşunu seçmelisiniz. Tek olarak baktığınız bir muhabbet kuşuna eş almak istediğinizde yapılacak en doğru davranış ona eşini kendisinin seçme fırsatını tanımanızdır. Örneğin kuşunuzu evcil hayvan mağazasında birçok arkadaşının bulunduğu bir kafese koyup bir süre izlersiniz. Anlaştığı bir muhabbet kuşu varsa onu satın alırsınız. Dişi muhabbet kuşları daha zor eş seçtikleri için salmadaki erkek sayısının dişi sayısından daha fazla olmasında yarar vardır. Eğer kuşunuzun eşini seçme şansı yok ve siz ona eş aldıysanız onları bir araya getirdiğinizde anlaşabilmeleri için onlara zaman tanımalısınız. Örneğin 2. kuşunuzu satın aldığınızda onları bir süre ayrı kafeslerde tutup daha sonra bir araya getirmek, tanıştırma için sıkça kullanılan bir yöntemdir. 

Üretim için çift seçimi: Muhabbet kuşu üretmeye karar veren insanlar genelde evcil hayvan mağazalarından yaşını ve geçmişini bilmedikleri damızlık muhabbet kuşları satın alırlar. Yavru alma hevesi olan herkese tavsiyemiz yavru muhabbet kuşları alıp bunları büyütmesidir, yani yaklaşık 1 senelik bir bekleme suresi vardır. Damızlık muhabbet kuşlarını satın aldığınızda bu kuşların gemcisini, yaşlarını bilmediğiniz için onlara ne kadar iyi bakarsanız bakin yavru alamayabilirsiniz. Örneğin dişi yumurtlasa bile yumurtlarına kiran bir kus olabilir veya erkek dişi kuşlara hiç ilgi göstermeyen çok yaşlı bir kus olabilir. 

Eş alırken nelere dikkat edilmelidir? Tek baktığınız muhabbet kuşunuza eş alırken mümkün olduğunca onun yaşına yakın bir muhabbet kuşu almanızda fayda vardır. Örneğin 2 yaşındaki bir muhabbet kuşuna 2-3 aylık bir yavruyu eş olarak almak doğru değildir. 2 yaşındaki kuş çiftleşmeye fazlasıyla istekli ise davranışları yavru için fazlasıyla rahatsız edici olabilir. 1 yaşındaki bir muhabbet kuşuna mümkünse 6 aylıktan daha büyük bir eş alınmalıdır. 3-4 yaşındaki bir muhabbet kuşuna ise en azından 1 yaşında bir eş alınması daha uygundur.

Muhabbet kuşlarından kaç yaşına kadar yavru alınabilir? Dişi muhabbet kuşlarından 3-4 erkek muhabbet kuşlarından 6 yaşına kadar yavru alınabilir. İlerleyen yaşına rağmen hala çiftlerinizden yavru almaya çalışırsanız onların sağlığını tehlikeye atan durumlar söz konusu olabilir. Örneğin yumurta tıkanması yaşlı kuşlarda daha fazla görülür ve dişi muhabbet kuşunuzun ölümüne sebep olabilir. İlerleyen yaşlarda yavru bakımı çiftler için daha stresli ve yıpratıcıdır.

Kızıştırma: Çiftleşme ve üreme belirtileri göstermeyen kuşları daha istekli hale getirmek için çeşitli yöntemler denemek mümkündür. Uygulanabilecek yöntemler bazı çiftlerde işe yarayabilir, bazılarında işe yaramaz. Örneğin yem karışımına nijer gibi kızıştırıcı tohumlar ekleyebilirsiniz. Çiftlerinize çok az miktarda bal verebilirsiniz. Salmalarda dinlendirme yoluna gidebilirsiniz. Kuşların anlaştıkları halde çiftleşmemesinin sebebi %90 sahibinin onlara uyguladığı bakım ile ilgilidir. Bakım koşullarınızı yeniden gözden geçirmeniz gerekir. 

Üretime hazırlama: Üreticiler kuşlarını üretime hazırlarken onları salmalarda tutarlar, salmalarda barınan muhabbet kuşlarının uçma imkânları vardır. Uçma imkânına sahip olan kuşlar da kafeste bakılanlara göre fiziksel anlamda üretime çok daha hazır olurlar. Salmalarda daha geniş hareket alanı olduğu için vücutlarında yağlanma daha az olur. Üretime hazırlanan kuşlara daha az yağlı bir yem karışımı verilmesi daha uygundur. Örneğin salmalardaki kuşlarda yemdeki aspur (darıya oranla daha yağlı bir tohumdur) oranı %20 üretimdekilerde %35 olabilir. Üretimdeki çiftler yavru büyüttükleri için her gün mama verilmesi gerekmektedir. Salmalarda üretime hazırlanan kuşlara çok daha seyrek olarak mama verilmelidir. Örneğin haftada 1-2 defa.

Dişi ve erkek muhabbet kuşu üreme isteğini nasıl belli eder? Dişi muhabbet kuşları yumurtlayacakları zaman normalden daha fazla kalsiyum tüketirler. Eğer kafese asılı bir yuvalık varsa dişi muhabbet kuşu zamanının çoğunu yuvalıkta geçirir. Bu sırada yuvalığın içinde kemirme sesleri duyabilirsiniz. Dişi muhabbet kuşu yuvalık zeminini içgüdüsel olarak kemirir. Erkek muhabbet kuşları çiftleşmek istediklerinde eşlerine sürekli kur yaparlar, erkek ayağını dişinin sırtına koymaya çalışır.

Yavrunun gelişimi ve bağımsızlığını kazanması: Yavrular genelde 4-5 haftalıkken yuvalıktan atlamaya başlarlar veya erkek/dişi muhabbet kuşu tarafından yuvalıktan atılırlar. Üreticiler genelde yuvalıktan atlayan yavruları hemen ayırırlar, yavru yem yemeyi biliyorsa onu ayrı tutmaya devam ederler, yavru yem yemeyi bilmiyorsa onu tekrar yuvalığa geri koyarlar. 

Bir çift kaç yavru bakmalıdır? Bir çift muhabbet kuşu her kuluçkada ortalama 4-6 arası yavruya fazla zorlanmadan bakabilir. Tavsiye edilebilecek sayı ise bir çifte en fazla 5 yavru baktırmaktır. Çiftler 2 aylık aralarla üst üste kuluçkaya yattıkları için her kuluçkada 6-7 yavru bakmak onlar için fazlasıyla yıpratıcı olur. Bu yüzden eğer çiftiniz birden fazlaysa fazla olan yumurtaları veya yavruları daha az sayıda yavru büyüten çiftlerinde altına koymak iyi bir yöntemdir.

Bir dişi senede kaç defa kuluçkaya yatabilir? Bu sorunun cevabı aynı zamanda muhabbet kuşlarınızın yaşıyla da ilgilidir. Muhabbet kuşları eğer yuvalıkları çıkarılmazsa bütün bir sene boyunca yavrulayabilirler. Bu kesinlikle yapılmamalıdır çünkü yuvalık çıkarılmazsa zaman ilerledikçe sorunlar baş göstermeye başlar. Eşler hiç durmadan üst üste kuluçka yaptıkları için aşırı derecede zayıflar ve ölebilirler. Yorgun düştükleri için yavrulara olması gerektiği gibi bakamazlar. Yumurtadan çıkan yavrulardan bir kısmı ölür. Genç 2-3 yaşlarında bir çift muhabbet kuşu bir senede hiç zorlanmadan 3-4 defa kuluçkaya yatabilirler. İdeal olan ise çiftlerinizden senede ortalama 2-3 defa yavru almaktır. Üreticiler için bu sayı 4-5 olabiliyor. Unutulmaması gereken nokta çiftlerin kuluçkalardan sonra dinlendirilmesidir. Örneğin 8 aylık zaman diliminde üst üste 4 defa yavru alınan bir çift muhabbet kuşu en azından 4-5 ay salmalarda dinlendirilmelidir. Kuşların yaşı ilerledikçe kuluçka sayıları azalır, kuluçka sırasında çıkan problemler de artar.
Yavrular birbirini besleyebilir

Üretim süresince bakım ve beslenme: Üretimdeki çiftler ve yavruları için kuluçka süresince her gün mama yapılması gerekir. Mamalar belirli saatlerde verilmeli ve belirli bir süre sonunda toplanmalıdır. Dişi muhabbet kuşları bu dönemde yumurtlarken kaybettikleri kalsiyumu karşılamak için yavrular yumurtadan çıktıktan sonra yumurta kabuklarını yerler. Ayrıca her gün verdiğiniz yumurta mamasına haşladığınız yumurtanın kabuklarını toz haline getirip ekleyebilirsiniz. Kuşların kalsiyum ihtiyacını karşılaması için kafeslerinde her zaman mürekkep balığı kemiği veya alçıdan yapılmış gaga taşları bulunmalıdır.

Üretim aşamalarında yuvalığın ve kafesin temizliği: Kuluçka sırasında ve yavrular yumurtadan çıktıktan sonra çekinmeden kafes temizliğini her zamanki gibi yapabilirsiniz. Üretim aşamalarında genelde akıllarda soru işareti yaratan konu yuvalığın temizliğidir. Üreticiler genelde yuvalığın içinde kullandıkları talaşı her kuluçkada değiştirirler. Yavruların tamamının yuvalıktan atlama süreleri olan yaklaşık 2 aylık süre zarfında yuvalığın içinde kullanılan talaşı hiç değiştirmezler. Çiftleriniz sizden ürkmüyorsa ve yavruları elinize almanızı yadırgamıyorlarsa 2 aylık süreçte 2-3 defa yuvalığın içindeki talaşı değiştirebilirsiniz. Eğer yuvalığın içinde talaş veya benzeri bir malzeme kullanmazsanız, yavruların ve dişi muhabbet kuşunun dışkısı yuvalığın içinin balçık gibi olmasına ve kokmasına sebep olur. Dışkılar yavruların ayaklarında kuruyabilir. Bu durumda yavruların ayaklarını ılık suda bekleterek kuruyan bu dışkıları kolayca temizleyebilirsiniz. Yuvalığın içinde talaş kullanılırsa yavruların kendi dışkıları talaşla birleşerek kurur ve yavruların ayaklarının pislenmesi engellenir. 

Dişinin yumurtlayacağını nasıl anlarız? Dişi muhabbet kuşu yuvalıkta daha fazla vakit geçirir, seyrek olarak, özellikle çiftleşmek ve dışkılamak için yuvalıktan çıkar. Dışkısının miktarı da normalde kat kat fazla olur. Yuvalığın zeminini kemirir. Normalde daha fazla mürekkep balığı kemiği tüketir
.

http://www.youtube.com/watch?v=02MFGO2nk-I

http://www.youtube.com/watch?v=rIswdt9wqFA

http://www.youtube.com/watch?v=bcRdOg1Vzrk

 
Beğenin Lütfen Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol